Prof. Dr. Sıtkı Göksu
Cehennem Nerededir?
Başımıza gelen, istenmeyen ve bizleri üzen hadiseler “Zalimler için yaşasın cehennem.” dedirtiyor. “Cennet ucuz değil, cehennem dahi lüzumsuz değil.” kaidesi sırrınca cennet için ciddi çalışmak gerekmektedir.
Dünyada zalim izzetinde mazlum ise zilletinde bu dünyadan göçüp gitmeleri bir büyük mahkemenin olacağına ve zalimin cezalandırılıp, mazlumun mükâfatlandırılacağına açık işarettir.
Gelelim Cehennem’in nerede olduğu konusuna.
Cehennem nerededir?
Cevap: Cehennemin yerini, “Gaybı Allah’tan başkası bilmez.” Neml Sûresi, 27:65; Ayeti doğrultusunda düşünmeliyiz. Bazı hadis-i şerif rivayetlerinde Cehennem için “yerin altı” denilmiştir. Dünya, senelik hareketi ile ileride haşirde, toplanma yeri olacak bir meydanın etrafında bir daire çiziyor.
Cehennem ise, dünyanın güneş etrafındaki bir yıllık yörüngesi altındadır demektir. Görünmemeleri ve hissedilmemeleri, perdeli ve nursuz ateş olduğu içindir.Dünyanın seyahat ettiği büyük mesafede pek çok mahlûklar var ki, nursuz oldukları için görünmezler. Kamer-ay, nuru çekildikçe vücudunu kaybettiği gibi, nursuz çok küreler, mahlûklar, gözümüzün önünde olup göremiyoruz. Cehennem ikidir. Biri Küçük, biri Büyüktür. İleride, Küçük Büyüğe değişecektir. Küçük Cehennem büyük Cehennem’in çekirdeği hükmündedir. İleride küçük büyükten bir menzil-yer olur. Küçük Cehennem, yerin altında, yani merkezindedir. Yerkürenin altı, merkezidir. Jeoloji ilmince malûmdur ki, ekseriya her otuz üç metre hafriyatta-yeri kazmada, ısı 1 derece artar.
Demek, yerin kabuğundan merkeze-magmaya kadar yerkürenin yarıçapı, altı bin küsur kilometredir. Yerin merkezinde yani magma tabakasında iki yüz bin derecelik ısı vardır. Yani iki yüz defa dünyevi ateşten şiddetli (dünyada demir gibi metallerin erimesi için gerekli ısı 1000 derece civarındadır.) ve Peygamberimizin hadîsine muvafık bir ateş bulunuyor. Şu Küçük Cehennem, Büyük Cehenneme ait çok vazifeleri, dünyada ve âlem-i berzahta-kabir aleminde görmüş ve hadislerle işaret edilmiştir. Ahiret aleminde, dünya nasıl ki sakinlerini dünyanın güneş etrafındaki bir yıllık yörüngesindeki haşir meydanına döker. Öyle de, içindeki Küçük Cehennemi dahi Büyük Cehenneme Allah’ın emri ile teslim eder. Ehl-i sünnet dışı Mutezile mezhebine mensup bazı imamların “Cehennem sonradan yaratılacaktır” demeleri, hâlihazırda tamamıyla genişleme olmadığından ve sakinlerine tam münasip bir tarzda gelişmediğinden yanlıştır ve ahmaklıktır.
Hem manevi alemleri gözümüzden saklayan perde içindeki ahiret alemine ait yerleri dünya gözümüzle görmek ve göstermek için, ya kâinatı küçültüp iki vilâyet-il derecesine getirmeli, veyahut gözümüzü büyütüp yıldızlar gibi gözlerimiz olmalı ki, yerlerini görüp tayin edelim.
“Gerçek ilim Allah katındadır.” kaidesince ahiret âlemine ait yerler bu dünyevî gözümüzle görülmez. Fakat bazı hadis rivayetlerinin işaretleriyle, âhiretteki Cehennem bu dünyamızla alakalıdır. Hadis’te yazın sıcaklığının şiddetine “Muhakkak ki yaz sıcağının şiddeti Cehennem sıcağındandır.” denilmiştir.
Demek, bu dünyevî, küçücük ve sönük akıl gözüyle o büyük Cehennem görülmez. Fakat Allah’ın Hakîm isminin nuruyla bakabiliriz. (Mektubat’tan faydalanılmıştır.)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.