Kenan Yücel
Olimpiyatlar, Filenin Sultanları, 657 ve Gaziantep Beden Terbiyesi, Belediyeler...!
Okçuluk : Mete Gazoz
Boks : Busenaz Sürmeli
Boks : Buse Naz Çakıroğlu
Karate : Eray Şamdan
Taekwondo : Hakan Rençber
Güreş, yüzme, cimnastik kısaca Tokyo olimpiyatlarında 18 branşta 13 madalya alarak rekor kırdık.
Gelelim filenin sultanlarına ;
Tokyo'da hepimizi ekranlara kilitlediler, şimdi Avrupa şampiyonasında onlarla birlikte hop oturup, hop kalkıyoruz ekran başında. Herkes evlerinde, büyük şehirlerde meydanlarda dev ekranda yarı finaldeki mücadeleyi ve büyük ihtimalle Sırbistanı bekliyoruz.
Peki Gaziantep'te neler oluyor ?
Gaziantep'te olimpiyatlarda, Avrupa Şampiyonalarında, Türkiye Şampiyonalarında sporcumuz var mı ?
TOHM ( Türkiye Olimpiyatlara Hazırlama Merkezi ) var. Buraya olağanüstü bütçeler akıtılıyor yıllardır, üretim var mı ?
Gaziantep'in her tarafı kapalı salonlar, yüzme havuzları, sentetik çim sahalar ile doldu.
Ama neden ?
Bu şehir Bir Mete Gazoz çıkaramıyor ?
Bir Buse Naz çıkaramıyor ?
Bir Hande, Tuğba, Ebrar, Eda, Meliha, Zehra çıkaramıyor ?
Çünkü Gaziantep'te saha içinde verilmesi gereken savaş, saha dışında müdürlük koltuklarında, başkanlık koltuklarında kalmak için daha çok veriliyor.
Onun içindir ki Amatör futbol 40 yıldır başpınarın ötesine geçemiyor. Haberlere her yıl başarı ve oyuncu üretimi hikayeleri yerine saha içi kavgaları çıkıyor.
Gaziantep'te diğer amatör spor branşlarındaki yönetenler, hocaları kendilerine ait bir fasif mutluluk dairesi çizip, bölge ve tanıdık hocaları, yöneticileri ile her iki, üç ayda çeşitli adlarla turnuva düzenleyip kendi aralarında habire şampiyon deyip ekranlara, gazete manşetlerini süsletiyorlar. Peki bu kadar şampiyon çıkaran şehir neden Avrupa'da, Olimpiyatlarda, Dünya şampiyonalarında yok ?
Bunu sorgulayan yok ?
Belediyelerin her yıl özellikle yaz aylarında çocuklara, öğrencilere malzeme dağıtıp, belediye başkanları, siyasetçiler ve aileleri önünde görkemli açılışlar ve şov yapıp
sonra saldım çayıra mevlam kayıra der mantığı ile iki ay gel, git.
Ortada bir başarı yok, sporcu üretimi yok.
Ama pardon 40 ve 50 yaş üzeri Djkoviç ve Federer olma umuduyla şehrin elitlerine verilen Tenis derslerini, kortlarını unuttum.
Esas sorun 657'li hoca zihniyeti.
Profosyonel futbol ve diğer branşlarda görevde kalmak için başarı en önemli kriterdir. Onun için hocalar, teknik direktörler, başkanlar, yönetimler sonuçlarla gelir, giderler.
Bizim Gaziantep'te bakın amatör branşlardaki isimlerin istisnasız hocalarına, yönetenlerine hepsi 30, 40, 45 yıl çalışmakla övünürler.
Oysa övünmeleri gereken ne kadar kaldıkları değil, ne kadar başarılı oldukları ve ürettikleridir.
Bunu da sorgulaması gereken spor basını, işlem yapması gereken mercii ise Gençlik ve Spor İl Müdürümüz Muhittin Özbay'dır.
Değil mi sayın müdürüm ?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.