Gaziantep Futbol Kulübü adına lig Erzurumspor maçında bitti. Zaten rahat çalışamayan bir yönetim ve başkan, futbolcuları Sumudica zihniyetinden kurtaramayan bir teknik direktör var Gaziantep’te. Kayseri deplasmanına giderken de, başkanın bırakacak olması, teknik direktörün “Siz yoksanız bende yokum” açıklamasından sonra bu maçtan üç puan alsanız ne olur, almasanız ne olur? Yani, herkes canı gönülden değil, elinin ucuyla sarılıyor sanki takıma… Tahmin ediyorum bir çok kişide bu maçı değil, derbiyi izlemiştir. Çünkü, Gaziantep’te kimsenin beklentisi kalmadı.
Bir tarafta kümede kalma savaşı veren Kayserispor, diğer tarafta her yıl aynı senaryo ile yoluna devam eden bir Gaziantep FK var… Kayseri can derdinde, Gaziantep yeni yönetim oluşturma derdinde… Durum böyle olunca, günlük başarılarla avunur durur bu takım. Bu şehirde başarıyı, ilk 5’i veya bilemediniz şampiyonluğu rüyasında bile göremez…
Geçtiğimiz günde söyledim, tekrar söylüyorum… Bu kulüpte istikrar olmadığı takdirde ve kendine özerk olmadığı sürece başarı mümkün değil. Milyon TL’ler harcanırsa belki… Ama, geleceği karartılmış, 10 değil 20 yılda geçse alt yapıdan bir tek oyuncu bile çıkaramayacak olan Gaziantep Fk’nın umudu sadece yurt dışından alt yapıya getirilen yabancılar.. Yerliler derseniz, hepsinin boynu uçurulmuş durumda…
Neyse konumuz bu değil. Gaziantep Fk’nın geleceği.. Bugün Kayserispor maçı bitti, kimse konuşmuyor. Çünkü, konuşacak birşey yok, yeni bir başkan, yeni bir yönetim ve yeni birileri gelecek buraya. Haa, uzun vadeli kalacak bir teknik adam getirilmeli. Yok, “O bizim evladımız, o birilerinin gönderdiği isim, alalım” denirse o zaman vah bu kulüp haline.. Tecrübesi olmayan isimlere umut bağlarsa bu kulüp, lig başlamadan umutları kırılır bu şehrin..
Üstelik bu kulüp özerkliğini elde edemezse, kendi kendini yönetemezse başa gelenler yürekleriyle yönetmezler bu kulübü. Nihayetinde de yaşadık ve gördük. Onun için, bugün bırakın, bu takımı şehirle nasıl bütünleştiririz, bu kulübün başarısını nasıl kalıcı hale getiririz ona bakalım.