Prof. Dr. Sıtkı Göksu
Gerçek Başarı Nedir?
Bu konuda kestirmeden cevap vermek çok güçtür. İnsanların hayatında farkında olsunlar ya da farkında olmasınlar çok çeşitli başarılar bulunmaktadır. Bizler hayattaki başarısızlıklarımıza, tökezlenmelerimize, ayağımızın sürçmelerine çok takılmaktayız. Halbuki başarını yolu başarısızlıktan geçer. Hiçbir kimse başarı merdivenlerine elleri cebinde çıkmamıştır. Başarılı insanları hayatlarına baktığımızda ne çok sıkıntı, meşakkat, aşılması gereken dağlarının olduğunu görürüz.
Gerçek Başarı:
Sağlığımızın yerinde olmasıdır.
Kendimizi ve bizi Yaratanı bilmektir.
Huzurlu bir ailemizin olmasıdır.
Evli isek çocuklarımızı, bekar isek yeğenlerimizi yetiştirmektir.
Ailemizle, dostlarımızla, arkadaşlarımızla, komşularımızla bir arada olmak; iyi dostluklar arkadaşlıklar kurmaktır.
İnsanlarla iyi geçinmektir.
İnsanlara, dünyaya veya ahirete ait yararlı işler yapmaktır. Boş durmamaktır.
Yunus Emre'nin:
"Gelin tanış olalım, işin kolayın tutalımÂ
Sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz." dediği gibi İnsanları Allah için sevmek, Allah için düşmanlık etmek, buğzetmektir.
"İnsan için ancak çalıştığının karşılığı vardır." (Necm Sûresi, 53:39.) Kur'an hükmüne göre hem dünya hem ahiret için çalışmaktır.
Arkamızdan hayırlı bir eser bırakmaktır. Bu hayırlı bir evlat, hayırlı bir bilimsel yayın-kitap, hayırlı bir cami, köprü, han-hamam, kervansaray vb. olabilir.
"Hepiniz çobansınız; hepiniz güttüğünüz sürüden sorumlusunuz. Devlet reisi de bir çobandır ve sürüsünden sorumludur. Erkek ailesinin çobanıdır ve sürüsünden sorumludur. Kadın kocasının evinin çobanıdır ve sürüsünden sorumludur. Hizmetkâr efendisinin malının çobanıdır; o da sürüsünden sorumludur. Netice itibariyle hepiniz çobandır ve güttüğü sürüden sorumludur." Hadis-i şerifi muktezasınca aldığımız sorumlulukları yerine getirmektir.
"Her yeni gün, sana, hem herkese bir yeni âlemin kapısıdır." Hakikati sırrınca her günün kıymetini bilmektir. Her gün taze bir başlangıçtır.
"Evet, ümitvar olunuz. Şu istikbal inkılâbı içinde, en yüksek gür sada İslâmın sadası olacaktır!" müjdesinden hareketle ümitli olmaktır, ümidimizi hiç kaybetmemektir.
"Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin."( Zümer Sûresi, 39:53.) İlahi Rahmetten ümidinizi kesmeyiniz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.