Tebessümler ve Harika Anılar.! Zenga ve I Kill You.!

Walter Zenga, İtalyan Futbolunun efsanevi 1 numarası Dino Zoff'tan sonra milli takım kalesini teslim alan iki metrelik cüssesi, yakışıklılığı ile entellektüel bir isim.
Bülent Mamatoğlu bir dönem Gaziantepspor'da as başkanlık ve dış ilişkiler sorumlusu olarak özellikle yabancı transferlerinde öne çıkan bir isim. Zenga'yı da bulan, öneren, getirende o.
Neyse Zenga ismi gündeme geldiğinde ulusal basın filan aspragas, kim getirebilir hele bir Anadolu takımı diye gündeme dahi almadı, yerel basın zaten ne oluyor bile demedi. Ben Bülent Mamatoğlu'nu takip ediyorum, konuşuyorum derken hayaldi gerçek oldu. Haberi, resimleri, karşılama derken patlattık. Bizde Spor Müdürümüz Mustafa Teke ile takip ediyoruz. Herkes Celal Doğan Tesislerinde Zenga'yı beklerken onu getiren araba havaalanından sonra ani bir manevra ile peşindekileri atlattı ve Gazimuhtarpaşa'daki finansbanka gitti. Orada çalışan bir arkadaşım beni aradı ve " Kenan Zenga bizim bankada, imza atmadan önce paranın hesaba geçip, geçmediğine bakıyor, yani tesisten önce imzayı burada bize attı " dedi.
Bende imza töreninde " Zenga neden önce bankada imza, sonra tesiste imza bu güvensizlik neden " deyince ortalık buz kesti. Herkes buz ve Zenga, menejeri, ekibi şokta. Eveleyip, gevelediler ama istihbarat ve haber doğru.
Ondan sonra Zenga ve ekibi ile adeta düşman kardeşler gibiyiz. Her basın toplantısı ve antremanlarda adeta soğuk rüzgarlar, kampta, deplasmanlarda bize düşman gibi. Biz ise görevimizi yapmaya, yazmaya, resim, haber kovalıyoruz. Eleştirileri, köşemizde cesurca yazıyoruz.
Bir Antalya deplasmanı, oruçluyuz, ramazan maç bitti basın toplantısında herkes soruyor, ben sordum, tercümanı aracılığı ile " Sana cevap vermiyorum " deyip tehditvari davrandı.
Neyse basın toplantısı bitti ve havaalanına Mustafa ile gittik ve bir cafede uçak saatini bekliyoruz. O zamanlar Antalya havaalanı küçük Zenga ve ekibi geldi, beni görür görmez herkesin içerisinde " I Kill You " yani " seni öldüreceğim " diyerek üstüme geliyor. Gaziantepspor kafilesi şokta, havaalanındakiler herkes ne oluyor derken o bana doğru geliyor, bende ona doğru lügatımda bildiğim tüm küfürler ile kendine doğru yürüyorum, adam dev filan, hiç gözümde değil, tırsmak, kaçmak, ürkmek yok çok çok üç tane yersem, bir tanede çakarız modundayım.
Neyse takımdakiler, polisler, orada çalışanlar araya girdiler. O bağırıyor, ben bağırıyorum. Bu arada başkan ve yönetime " Kenan Yücel Gaziantep uçağına binerse, Ben Roma uçağına binerim " demiş.
Benim yanıma geldiler olayı anlatıyorlar. İstersen sen ve Mustafa'nın biletlerini bir başka sefere alalım, arabayla gönderelim filan. Ben asla olamaz ben o uçağa binerim, gocunan binmesin dedim. Derken o uçağın bir tarafında ben, bir tarafında Zenga arada bayağı güvenlik önlemleri ile aynı uçakta geldik.
Sonra mı ;
O Roma'ya gitti, biz şehrimizde sevdamızla, formamızla, armamızla, Kamil Ocak'ımızla, Sakıp Özberk, Hüseyin Kalpar, Nurullah Sağlam, Ali Güneş, Mehmet Şahan, İsmet Savcılıoğlu, Faik Demir, Bünyamin Süral, Erol Azgın ile kaldık.
Çünkü Biz hep Zenga gibiler gibi önce Banka sonra imza diyenlerin arkasında durmadık. Önce Gaziantep, Kırmızı, Siyah diyenlerin yanında sonuna kadar savaş verdik.
Kalın sağlıcakla....!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kenan Yücel Arşivi