Trafik Gaziantep'te gerçekten 15 yıldan beri keşmekeşlikten bir türlü kurtulmadı. Benim yaptığım araştırmada Gaziantep'te motosikletleri de sayarsak 1.5 milyona yakın araç bulunmaktadır. 6 Şubat depremlerinden sonra ve buna Suriye uyrukluları da eklediğimiz de sayıyı net olarak görmüyoruz.

Gaziantep'in yolları gerçekten de hangi master planına göre yapıldığını da bu kadar bilgim olmasına rağmen çözemiyorum. Şimdi size iki örnek vereceğim Kuzeyşehir ve Güneyşehir'de hem toplu konut hem de büyükşehir belediyesinin yeni bölgeleri var. Bu iki yerin yeni yapı olduğu için en çok ulaşımının önemli olduğunu söylemek istiyorum. Büyükşehir ve Şahinbey Belediyeleri ulaşım master planında Güneyşehir için güzel bir plan yapmışlar. Aynı şekilde Şehitkamil ile Büyükşehir Kuzeyşehir'de bu uygulamayı başarı ile yapmış. Hem sosyal hem de ulaşım sorunları olmaması gerekiyor.

Ama Kuzeyşehir Gaziantep Aktoprak üzeri ve OSB'ye topluca hareket edilmesi halinde trafikte büyük sıkıntılar yaşanıyor. İşçi -okul servisleri ve diğer araçlar yolları tıkamaya başlıyor. Bir de buna motosiklet eklenince trafik allak bullak oluyor. Aynı zamanda şehir nüfusu ve araç sayısı motorlularla birlikte birbirine yakın rakamlardan oluşuyor. Gaziantep'in nüfusu doğru mu yanlış mı bilmiyorum ama 2.5 milyon tabela, 1 milyon Suriyeli ve 500 bine yakından 6 Şubat depremlerinde sonra Adıyaman, Malatya, Urfa, Maraş ve Kilis'ten gelenlerle birlikte 4 milyona yaklaşıyor. Pazartesiden bu yana Gaziantep'te okullar açılınca başta İpekyolu, İbrahimli 1-2'den gelen araçlar Karataş, Üniversite, Onkoloji ve bunun tersi olarak da Gazikent, Beykent, Perilikaya ile havalimanı tarafından bir anda binlerce araç trafiğe katılıyor. Her yerde acayip bir trafik tıkanma oluşuyor. Bir de solda araç kullanan sürücülerde kurallara uymayınca ve motorları da ekleyince Gaziantep trafikte yaşanmaz bir şehir haline geldi. Ben hep şunu söylüyorum ortak aklın bu sorunu çözmesi lazım. Bu sorun çözülmediği müddetçe Gaziantep, İstanbul gibi yaşanmaz bir kent haline gelir. Bir de eli sopalı magandaları eklersek vay Gaziantep'in haline.

Geçtiğimiz pazartesiden bu yana Gaziantep'te hasarlı trafik sayısına 5 bin kaza var desek hepiniz bana gülersiniz. Ben tamirciler ve kaportacılara sorduğumda 5 binin az olduğunu söylüyorlar. Buradan bir şey daha çıkıyor sürücüler gerçekten de ehliyetlerini hak ederek mi yoksa başka türlü mü alıyorlar. Ayrıca Gaziantep'te taksicilere de bir sözüm vardır. Sayın Gaziantep Şoförler Odası Başkanı Ünal Akdoğan, aynı İstanbul'da ki gibi Gaziantep'teki taksiciler yoğun trafik olan yerlere yolcu almıyorlar. Çoğu yerde taksimetre bile açmıyorlar. Tek kelime ile taksiciler bildiğini okuyorlar. Onun için diyorum ki sayın Akdoğan'a taksiciler trafikte de çok hızlı ve kötü araç kullanıyorlar. Bir çok kazada da etkin rol oynuyorlar. Taksicilerin yanı sıra halk ve belediye otobüsleri de ayrı bir dert. Trafikte, bu kadar yoğunlukta biz yolların sahibiyiz diyorlar. Kısacası tüm araç kullananlar olarak Gaziantep trafiğini kendi ellerimizle çökertiyoruz.

TRAFİK POLİSLERİ GÖREVLERİNİ YAPIYORLAR!

Okulların açılması ile birlikte Gaziantep'te trafik keşmekeşliğini engellenmek için emniyet müdürlüğüne bağlı trafik ekipleri ile aynı zamanda büyükşehir trafik zabıta görevlileri tüm ana kavşaklara yerleştirilmiş. Kendi çabaları ile Gaziantep'teki trafik yoğunluğunu engellemek için çalışıyorlar. Benim gördüğüm Gaziantep'te ki hem taksi hem belediye-halk otobüsleri, trafik polislerinin yönlendirmelerini dikkate almıyorlar. Yolcuları bir an önce hedefe ulaştırmak için büyük sorunlar yaratıyorlar. Her şeye rağmen trafik polisleri başta olmak üzere bütün Gaziantep Emniyetini kutluyorum. Gaziantep trafiği polisiye tedbirleri ile değil eğitimle çözülür, eğitimsiz toplumlar trafiği de kitlerler.