İzleyiciyi ekranlara kitleyen tarihi dizilerden Star Trek (Uzay Yolu) ilk kez ABD’de 8 Eylül 1966 tarihinde yayınlandı. Kaptan Kirk yönetimindeki Atılgan Yıldız Gemisi daha önce kimsenin gitmeye cesaret edemediği yerlere gitmekle ünlü. Türk halkının diziyle tanışması ise 1972 yılıdır. Peki neden uzay filmi çekilmesine gerek duyuldu ? Aslında mesele uzayı tanımanın ötesinde merak duygusu gibi keşiflere yol açan o müthiş duygunun tatminidir. İşte bu keşif duygusu bir kez daha sanatçıları ve film sektörünü harekete geçirmiş olmalı ki bu sefer set ortamı uzaya taşınmış. Rusya Ekim 2021 tarihinde dünyaya taa 250 mil uzaklıkta tarihin ilk filmini çekiyor. Film setinin uzay olduğunu düşünebiliyor musunuz ? Ben düşünebiliyorum. Ama bize hep gösterilen çöl dışında farklı bir atraksiyon olur mu bilmem. Belki kulağı uzun ve sivri insansı yaratıklar başrolde olursa güzel olur. Ve müstakbel filmin adı geliyor…”Vyzov”. Klasik Rusça ve “ov” ile bitiyor Türkçemize “Sınanma” olarak çevrilmiş. Rus oyuncu Yuliya Peresild ve yönetmen Klim Şipenko ile kozmonot Oleg Novisky başkanlığındaki Soyuz MS-18 uzay aracı Kazakistan’a 17 Ekim’de iniş yaptı. Filmde bir kozmonotun hayatını kurtarmak için verilen mücadele anlatılıyor.

İphone Psikyatırınız oluyor

Nasıl mı ? Wall Street Journal haberi geliyor. Biliyorsunuz giyilebilir teknoloji ürünlerinden artık bir çok kişinin bileğine takılı olan akıllı saatler var. Bu saatler uyku düzeninizden, yürüyüş alışkanlığınıza yüz ifadelerinize, tansiyonunuza kadar birçok şeyi sizi veri tabanı olarak görüp bilgilerinizi depolayabiliyor. E tabi depolanan bu bilgiler bir şekilde analize tabi tutulup muhatap kişileri harekete geçirebiliyor. İşte bu noktada iphone apple watch ürünü ile öne çıktı ve dedi ki “iphone kullanıcıların depresyonda olup olmadığını anlayabilecek” depresyon, demans gibi hastalıkların teşhisi için bu saat kullanılacak. Araştırmacılar da böyle ciddi problemlerin erkenden tespit edilmesinin önemine vurgu yapmakta. Iphone sensörlerin nelere kadir ? Sensörlerden gelen veriler bir algoritmayla işleniyor ve insan dediğimiz o muhteşem yaradılışlı insanın vücudunda ortaya çıkan ve muhteşem işleyişi bozan durumu tespit ediyor. Bu çalışmalar California Üniversitesi (UCLA) ve Biogen isimli şirket ile birlikte yürütülüyor. Kamera, klavye ve mikrofondan gelen verilerin incelenmesi sonucu stres, kaygı, depresyon belirtilerine göre gerekli işlemler yapılıyor. Hareket, uyku ve yaşamsal diğer belirtiler ilgili verilerle birleştiriliyor. Tabi deneklerin ki artık dijital dünyada verileri depolanan tüm insanlar artık bir denek bana göre yazma hızı, yazım hatalarının sıklığı, yazdıkları içeriklere de bakılıyor. Apple Watch kullanan 20 bin katılımcıdan elde edilen veriler bilişsel bozuklukları tanımlamak için kullanıyor. İşin güzel tarafı şu, risk tespit edilen kişiler erkenden tedavi edilmeleri için uyarılıyor. Peki işin kötü tarafı ne ? Bilgileriniz kullanılıyor, mahremiyetiniz, güven duygusu ?, bilgilerin daha sonra kötü amaçlarla kullanılabilmesi ihtimali ???