16 Mart’ta ertelenen Süper Lig, bu hafta başladı. Üç aydır ha bugün, ha yarın derken Koronavirüs gölgesinde start aldı maçlar.
Haa.. Bundan sonra böyle. Yeni sosyal hayata uymak zorundayız. Maske, mesafe ve hijyene önem vermek zorundayız... Böyle bir ortamda önce Covid-19 testi yaptırdık, ardından stada ambulans kapısında muayene yaptırarak girdik. Ateşimiz ölçüldü, testler kontrol edildi ve öyle girdik tribüne. Tabi tribünde sadece 5 kişiyiz... Bizler taraftarımız, izleyenlerimiz için görevimizin başındayız. Futbol aynı Futbol ama, taraftar olmazsa bu işin tadı olmuyor valla. Futbolcuların konuştukları, bağıranları rahat duyuluyor. Maçtan önce hakemler, takımlar ve Kulübeler önlemlerini alarak sahaya çıktı. Temas bir tarafa sosyal mesafe biraz zor gibi. Çünkü futbolda sosyal mesafe olmaz...
Koronavirüsün gölgesinde başladı maç. Tabi maç başlamadan sarı kart gören Sumudica şaşırtmadı bizleri. Sumudica ne yapsa yeri dedik ve izlemeye başladık. İlk yarım saatte sazı çalan ve oynayan ev sahibi oldu. Ehhh birde Maxim'in penaltı golü olunca tadından yenmez oldu. Golden sonra rölantiye alan ev sahibi Gaziantep FK, ilk yarıyı böyle bitirirken rakip Ankaragücü ikinci yarıda oyunun şeklini değiştireceğinin mesajını pozisyonlarla verdi. Nitekim ikinci yarıya iyi başlayan ve oyunu istediği gibi yönlendiren konuk takım üst üste pozisyonlar buldu. Bunu gören Sumudica üç oyuncu birden değişirken bu kez daha kötü oldu ve adeta tekere çomak soktu Ankaragücü beraberlik golünden sonra Gaziantep FK'nın kalesini sık sık yoklarken Günay takımını farktan korudu. Tabi alt sıradan kurtulmak isteyen Ankaragücü galibiyet için varını yoğunu ortaya koyarken Gaziantep FK idare etti. Bir puan iyi puan diyerek maçı tamamladı. Tabiki iyi puan. Hem korona gölgesinde oynanan bir maç, hemde eleğini asmaya hazırlanan bir Gaziantep FK. Bencede böyle oyuna bir puan yeter...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.