Şarkıcı Barbaros Hayrettin'nin şarkısında söylediği gibi, "Ben ne dersem o olur, ben sizin babanızım" aynen öylee..
Süper Lig’de olanlarda tam böyle. Kulüpler Birliği ve Başkanlar ne derse o oluyor. Türkiye Futbol Federasyonu var ama, kararı kulüpleri yöneten başkanlar veriyor. Para diyorlar tık hesapta, hakem diyorlar istedikleri hakem atanıyor veya kızağa çekiliyor. Yayıncı kuruluş diyorlar, istedikleri ödemeyi alıyorlar. Yabancı transferine engel istemiyorlar ve öyle oluyor. Örneğin Gaziantep FK'nın kadrosunda 14 yabancı var, kadro dışında 3-4 yabancı daha var. Bu tüm kuüpler için aynı. Kısacası yabancı transferi yöneticilerin işine geliyor. Milli takımı, yerli çocuklarımızı düşünen yok. Alt yapılar oyuncak gibi birilerinin tatmin olacağı oyun alanlarına çevrilmiş ve bir tek oyuncu çıkmıyor. Geçtik bunları kulüpler ne hikmetse hep borçlanıyor. Pamuk eller hiçbir zaman ceplerine girmiyor.
Ve gelelim asıl büyük plana. Başkanlar bir araya gelip ligden düşme kalksın, lig 21 takımlı olsun diye TFF ve Nihat Özdemir'i göreve çağırdılar. Ve aynı gün karar alınıp düşme kaldırıldı ve lig 21 takımlı oldu. Plan ve program yapıldı mı çokta önemli değil. Başkanlar istedi böyle oldu. Ankaragücü, Kayserispor ve Malatyaspor'a şans doğdu.
Peki adama sorarlar;
Pandemi devam ederken, ülkemizde koronavirüs riski artmışken ve sosyal mesafeye dikkat edin diyerek çağrılar yapılırken 8 maç neden oynatıldı. Bari böyle bir karar alınacaktı, kulüplerin maddi kaybı neden oldu. Het maç öncesi binden fazla test yapıldı ve ülke ekonomisine bu kitlerle neden zarar verildi. Haaa, bazı takımlar hedefine ulaşması için böyle bir plan yapıldıysa çok söyleyecek bir şey yok. Vatana millete hayırlı olsun.
Başkanlar ve kulüpler Birliği varken gerisi boş. Biz ne dersek o olur, biz sizin babanızız... Derler ve düzeni sağlarlar..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.