Kupaya veda eden, Sumudica’nın gözyaşı ve yalvarışlarına aldırmayan Gaziantep, Erdül Güneş ile yola devam ediyor.. Öyle yada böyle, kupayı unutup lige konsantre olma zamanı dedik. Tabi, kupa maçından sonra çok sayıda papatya falları açanlar, Erdal Güneş’e inanmayanlar ve bu takım için düşüş başladı diyenler oldu. Hafta sonuna kadar çok şey söylendi, yazıldı ve çizildi. Ama, bizler inandığımız, güvendiğimiz ve başarılı olmaması için hiçbir nedenin olmadığını söylediğimiz Erdal Güneş, takımını en iyi şekilde hazırladı Kayseri maçına.. Rakip, ligde alt sıralardan kurtulmak isteyen Kayserispor, hocası Rumen, takımın durumu belirsiz… Gaziantep FK ise ideal kadrosuyla sahada. Erdal hoca öyle bir takım çıkarmış ki sahaya, tek yol kazanmaktan geçiyor. Allah var, savunmadaki eksikliğe çözüm bulmuş olacak ki Erdal hoca, Olkowski’yi geriye çekerek buna çare bulmuş.. Doğru da yapmış. Maxim, Mirallas ve Muhammet ile gol arıyor, Kenan gizli golcü olarak yine sahada.
Ve üstelik, maçın başından sonuna kadar futbolcuların hepsinin de Erdal hocaya inandıkları ve kenetlendiklerini gördüm. Bu aile ortamının maçı kazanmaması için hiçbir neden yok. Rakip pozisyon bulamadan maçı tamamladı. Gaziantep, Mirallas ile öne geçti, farklı kazanır derken rakibin kapanması skorun artmasını önledi. İkinci yarının başında beraberliğin olması, kimseyi korkutmadı, endişelendirmedi. Çünkü, Gaziantep kazanmayı çok istiyordu. Tribünde bulunan başkanıyla, yönetimiyle, basınıyla ve futbolcularıyla bu maçı almayı istiyordu. Ve kazanmayı da bildi Gaziantep FK… Önemli bir galibiyet ve önemli bir sonuç… Erdal Güneş için çok ciddi bir sınav idi ve dönüm noktasıydı. O ise takımına güven vermiş ve inanmış çıktı sahaya.
Hatta takımın galibiyet gollerine imza atan Mirallas, Maxim gibi isimler oyundan alınırken dahi hiç küsmedi, darılmadı ve üstelik Erdal Güneş’in yanına kadar giderek tokalaştılar… Çünkü, inanan bir topluluk vardı sahada.
Ve.. Bundan sonra… Bu takım küme düşer mi? dedim yukarıda. Hayır.. 34 puan ve ligin en rahat takımı Gaziantep Futbol Kulübü. Bu saatten sonra kazanmaya da devam eder. Çünkü, Kayseri maçını kazanmak önemliydi. Bundan sonra yönetime iş düşüyor. Gidipte para tuzağına düşmemek gerekiyor. Milyon TL’ler verip teknik direktör getirmeye gerek bile yok. Siz, inanırsanız, güvenirseniz bizler sonuna kadar Erdal Güneş’in arkasındayız. Yanına da Mehmet Polat gibi iki teknik adam getirin ve ondan sonra oturup kahvenizi yudumlayın. Haa, Erdal hocanın şu anda yanında olanlarla bu işin olmayacağını sizde biliyorsunuz bizlerde. O insanların kendilerine güveni yok ki, Erdal hocaya katkı sağlasınlar. Onun için bugünden tezi yok, onlar futbolun duayeni ve kitabını yazan (!) Alman’ın yanına gitsinler, salla başı al maaşı yapsınlar sizlerde Erdal hocanın yanına 2-3 isim getirin ve Türk futboluna genç birini kazandırarak tarihe isimlerinizi yazdırın… Benden söylemesi… Çok para vermekle, yabancı veya yerli getirmekle bu iş olmaz.. İşte ise öneri…