Gaziantep’in kamu yatırımlarında en fazla payı aldığı dönemlerden birini yaşıyoruz. Kentin su problemi çözüldü. Ölüm yolu olarak bilinen Gaziantep-Nizip karayolu bir aya kadar tamamlanacak. İki yeni OSB kuruluyor. Gaziray’da önemli aşama kaydedildi. Gaziantep’in hızlı trene kavuşması için yoğun bir çalışma var. Eğitim yatırımları tam gaz devam ediyor. Beykent’e 500 yataklı yeni bir devlet hastanesi yapılacak. Bu projelere çok sayıda devam eden veya planlama aşamasında olan mega projeyi eklemek mümkün.

Adeta tsunami gibi gelen 2020’nin sona ermesi ile birlikte birbiri ardına güzel haberler alıyoruz. Gaziantep için en güzel haberlerden birini de geçtiğimiz hafta bir imza töreninde aldık. Gaziantep’in valisi, belediye başkanı, il müdürleri ve TMMOB’a bağlı odaların başkanları “Deprem Master Planı” protokolüne imza attı.

Bu imzaları çok değerli görüyorum. Çünkü deprem, depremden depreme hatırlayacağımız bir konu olmaktan çıkmalı. Daha doğrusu her an bir depremle karşı karşıya kalacağımız gerçeği hiçbir zaman aklımızdan çıkmamalı.

Gaziantep Modeli’yle geliştirilen Deprem Master Planı ile şehirde meydana gelecek olası bir deprem durumunda; haberleşme, ulaşım, barınma, yardım dağıtımı gibi zaruri ihtiyaçların yol haritası belirlenecek, afetin beraberinde getireceği yangın gibi olası tehlikelerin önüne geçilecek.

İçişleri Bakanlığı 2021 yılını Afet Eğitim Yılı olarak ilan etti. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da, 81 il için İl Afet Risklerini Azaltma Planlarının bu yıl içinde tamamlanması talimatını verdi. Gaziantep, bu çalışmalara Türkiye’de ilk başlayan şehir oldu. Çünkü Gaziantep’in ortak aklı, Deprem Master Planı Çalıştayı ile çok önemli bir çalışmaya imza atmıştı. Şimdi o çalıştay sonunda ortaya çıkarılan yol haritasına göre deprem master planı hazırlanacak.

Gaziantep Valisi Davut Gül, protokolün önemini şöyle anlatıyor: “Bu protokolde çok büyük emek var. Gaziantep Modeli var. Herkesin sorunun değil çözümün bir parçası olduğu bir yöntem var. Bu anlamda da emeği geçen bütün kurumlarımıza tek tek teşekkür ediyorum. İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’nun söylediği de tam olarak buydu; gönüllülük, herkesin bu meseleyi bir sorun olarak kabul etmesi, farkındalık oluşturulması, eğitim verilmesi. Bu sene Gaziantep’te herkesi eğitmemiz lazım. İlk altı saatte yapılması gerekenleri topluma yerleştirmemiz gerekiyor. Afetler sadece deprem olarak bakmamak lazım, afetlerin türleri çok geniş, bizim yıkılmayacak binalar yapmamız gerekiyor. Burada da kamu kendinden başlaması lazım. Hastaneler, okullar vb. tüm kamu kurum ve kuruluşları başta olmak üzere hepsinin deprem dayanıklılık testini tekrardan gözden geçireceğiz.”

Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, hemen her konuşmasında “Gaziantep Modeli”ne dikkat çekiyor. Başkan Şahin’e göre, Deprem Master Planı protokolü de birlikte iş yapabilme modeli olarak tanımladığı Gaziantep Modelinin ürünü.

Proje önemli olduğu kadar çalışmanın kapsamının büyüklüğü, süresi ve maliyeti açısından son derece büyük bir proje. Başkan Şahin, projenin getireceği bilançonun ağırlığına bakmadan imzaları attıklarını belirtiyor ve “Her şeyden önce Deprem Master Planı ile önümüzü görmemiz gerekiyor. Bundan daha da önemlisi ilgili başkanlarımız gönüllü bir şekilde ‘biz de bu işin içindeyiz’ dediler. Olağanüstü bir kıymetli bir şey. En önemli gücün yetişmiş insan gücü olduğuna yine şahitlik ettik. Bizi yetiştiren bu memlekete biz hizmet borçluyuz. Yarın deprem olduğunda insanımıza en ufak bir şey olursa bunun sorumluluğu hepimizin üzerinde. Bizim bu bilinçle çalışmalarımızı yürütmemiz gerekiyor” diyor.

“Deprem Master Planı” projesi, Gaziantep Valiliğince görevlendirilecek kamu kurum ve kuruluşlarda çalışan personeller ve sahada yer alacak mühendisler aracılığıyla geliştirilecek. Projenin öncelikli amacı; deprem öncesi kısa ve uzun vadeli tedbirleri belirlemek olacak, meslek odalarının katkılarıyla da öncelik verilmesi gereken çalışmalar detaylandırılarak son halini kazanacak.

2021 yılı ve sonrasında hep güzel haberler vermek dileğiyle mutlu haftalar…