Ali Babat
Teknofest’in ardından Gelecek Teknofest’e şimdiden hazırlanalım!
Teknofest, şüphesiz ki; dünyanın en büyük teknoloji festivali. İlki İstanbul’da düzenlenen festivalin ikincisi Gaziantep’te gerçekleştirildi. Bu durum Gaziantep için bir şans olmaktan öte büyük bir fırsattı. Ancak festivalin pandemi sürecine denk gelmesi de şansızlığımız oldu. 2 Milyon kişinin katılımının planlandığı Teknofest’e, pandemi nedeniyle sadece yarışmacılar katıldı. Gaziantep pandemi ortamında bile böylesine büyük bir organizasyona başarı ile ev sahipliği yaptı.
Türkiye’nin geleceğinin yazıldığı bu festivale 100 bin genç başvurarak Milli Teknoloji Hamlesi’ne omuz verdi. 5 Bin genç finale kaldı. Gaziantep festivale ev sahipliği yapmanın yanında yarışmalarda başarı ile yerini aldı. Vali Davut Gül’ün verdiği bilgilere göre, Gaziantep’ten Teknofest’e 3 bin 892 genç başvurdu. Gaziantepli gençlerden 100’ü finallerde yarışmaya hak kazandı.
Gaziantep’ten 100 gencin finallerde yarışmasını şehrimiz adına umut verici olarak görüyorum. Sanayi ve ticaretteki başarısı ile gündeme gelen Gaziantep’in gelecekte bilim ve teknoloji alanındaki başarılarla da adını duyurması şehrin ortak hedefi olmalıdır. Bu nedenle daha çok zaman var deyip beklemek yerine şimdiden bir sonraki Teknofest için çalışmalar başlamalıdır. Ev sahibi olarak Teknofest’e damgamızı vurduk ama bundan sonra başka kentlerde düzenlenecek Teknofest’lere bilim ve teknoloji alanındaki başarılarımızla damga vurmalıyız.
Gelecekte uluslararası alanda daha güçlü bir şekilde sesimizin duyulması için bilim ve teknolojiye yatırım yapmalı, yetenekli gençlere destek olmalıyız. Çünkü Dünyanın geleceğini bilim ve teknolojideki gelişmeler şekillendirecek. Bunun için de teknolojiyi iyi kullanan nesillere ihtiyacımız var. Özellikle de öğretmenlerimizin bilim ve teknoloji ile barışık, araştırmaya ve öğrenmeye açık, dünyadaki gelişmeleri takip eden bireyler olması gençlerimizin daha donanımlı bir şekilde yetişmesine büyük katkı sağlayacaktır.
Öğretmenlerinde Bilgisayara İhtiyacı Var
Maalesef şu anda eğitim ve öğretim büyük ölçüde “Uzaktan” devam ediyor. Dolayısıyla eğitim almanın birinci koşulu, televizyon, tablet ya da bilgisayar sahibi olmanızdır. Bilgisayar veya tabletiniz olsa da internet bağlantınız yoksa yine eğitim alamazsınız.
Ancak, bir evde birkaç öğrenci olunca işte orada sorun başlıyor. Çünkü her çocuğa bilgisayar ya da tablet lazım. Dar gelirli ailelerin çocuklarının uzaktan eğitimde fırsat eşitsizliği yaşamaması için kampanyalar başlatıldı. Tüm öğrencilerin bilgisayar veya tablet sahibi olması hedefleniyor. Gaziantep’te de böyle bir kampanya devam ediyor. Herkesin bu kampanyaya destek olması geleceğimiz olan çocuklarımızın iyi bir eğitim alabilmeleri için büyük önem taşıyor.
Burada gözden kaçan bir noktaya dikkat çekmek istiyorum: Öğrencilerimizin bilgisayar veya tablet sahibi olması için çaba gösterirken öğretmenlerimizi unuttuk.
Her öğrenci gibi öğretmenlerimizin de bilgisayara ihtiyacı var. Büyük ihtimalle her öğretmenin evinde bir bilgisayar var ama o öğretmenin okula giden çocuğu varsa o evde birden fazla bilgisayar ya da tablete ihtiyaç var. Maalesef bilgisayar ve tablete olan talep fiyatların da artmasına yol açtı. Bugün en basit bir bilgisayar bir öğretmenin maaşı kadar. Böyle bir ortamda öğretmenlerimizin de mağdur olmadan uzaktan eğitimi verebilmeleri için onların da bilgisayar sahibi olmalarını sağlamak faydalı olacaktır.
Mutlu haftalar dileğiyle
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.