Covid 19 ve Bankalar....!

Covid 19 yada Corona...!
Kahveleri kapattı.
Lokantaları kapattı.
Berberleri, Kuaförleri kapattı.
Okulları kapattı.
Kantinleri kapattı.
Otobüsleri kapattı.
Uçakları kapattı.
Fabrikaları kapattı.
Şehirleri ve ülkeleri birbirlerine kapattı.
Kısaca her şeye kilit vuruldu.
Ama bu süreçte özel ve devlet bankaları bırakın kilit vurmayı, insanların market ve fırıncılardan sonra en çok akın ettiği yer haline geldi.
Çünkü insanları yaşamak, aç kalmamak, ısınmak, aydınlanmak, benzin almak, tekrar ödeme yapmak için bu bankalara muhtaç hale getirdiler.
Her banka ve atm'nin önünde kuyruk var, hemde ağızlarında maske, sosyal mesafe hikayesi ile saatlerce yaşlı, genç, ihtiyar, anne, teyze, dayı, amca, nine herkes yalvar, yakar güvenlik görevlisine içeri girmek için, sonra para için, erteleme için, kredi için bankoların önünde itile, kakıla bekliyorlar.
Neden bu duruma geldik...?
Çünkü evlerin gösterişine aldandık, ömrümüzden tam 20 yılı yani 240 ayı, 7200 günü, 172 bin 800 saati bankaya rehin koyduk.
Bir araba almak için 10 yılı yani 120 ayı, 3600 günü, 86 bin 400 saatimizi gösterişli arabaya verdik.
Veya bireysel, ihtiyaç, düğün, tatil, okul ve benzeri adlar altında herkese para dağıttılar, böylece 7'dan 77'ya herkesi bu sisteme müşteri yaptılar.
Şimdilerde özel ve devlet bankalarının reklamları her kanalda dönüyor.
Öyle etkileyici, öyle duygusal, öyle ihtişamlı müzikler, hikayeler, senaryolar, mesajlar var ki ?
Zannedersiniz ;
Yapı Kredi Bankası Anafartalar..!
Garanti Bankası Çanakkale...!
Ziraat Bankası İnönü meydan muhaberesi...!
Halk Bankası Sakarya...!
Vakıfbank Afyon .....!
Yani utanmasalar cumhuriyeti bu bankalar kurdu senaryosu yazacaklar.
Kahramanmaraşlı Sütçü İmamın, Gaziantepli Şahinbeyin, Karayılanın, Şehitkamilin torunları şimdi savaşı, İtalyan, Fransız, İngilize değil bu bankaların Londra, Frankfurt, Paris, New York merkezli buradaki şubelerinin önünde savaş veriyor.
Şimdilerde herkesin ağzında bu söz var.
" Artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak "
Evet ;
Hiç bir şey eskisi gibi olmayabilir ama lütfen bu satırların yazarı dahil hepimiz eskilerdeki gibi sabır, şükür ve ayağını yorganına göre uzat mantığı ile hareket edip, gençliğimizi, yaşlılığımızı, umutlarımızı, yıllarımızı, hayallerimizi bankalara ipotek etmeyelim, rehin vermeyelim....!