Merve Dağlı: ‘’Kelimelerin Gücünü Hafife Almamak Gerek!’’

Merve Dağlı: ‘’Kelimelerin Gücünü Hafife Almamak Gerek!’’
Bugün kitapları ilgi ile okunan ünlü yazar Merve Dağlı ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Kendisi yazarlık ve kariyer serüveni hakkında bizlerle çok değerli bilgiler paylaştı. Keyifle okumanız dileğiyle…

Merhaba öncelikle sizi biraz yakından tanıyabilir miyiz?

Merhaba, tabi. 1993 Adana doğumluyum. Aslen Mardin’liyim. Ortaokul ve liseyi İstanbul’da tamamladım. Bir süre hemşirelik yaptıktan sonra mesleği değiştirme kararı alıp üniversiteye hazırlandım. Bir senelik hazırlığın ardından İstanbul Üniversitesi Gazetecilik bölümünü kazandım. Bu bölümü okurken aynı zamanda hem kitaplarımı yazmaya devam ediyor hem de çeşitli gazete ve dergilerde çalışıyordum. Önce editör olarak başlayıp, daha sonra birkaç sene muhabirlik yaptım. Bir gün kendi haberlerimi veya keşiflerimi yazabileceğim bana ait bir yayın organı kurmak istedim ve Capsulmag projesini başlattım. Bu proje ile ilgilenirken aktif Gazeteciliği bıraktım tabi. Bütün emeğimi ve zamanımı Capsul için harcadım. Bu süreçte karşıma yeni fırsatlar da çıktı tabi. Dijital pazarlama ile tanıştım. Bu alana adeta aşık oldum. Bu alanda biraz kendimi geliştirip, Seo, dijital pazarlama gibi işler de yapmaya başladım. Ardından bu işlerle ilgilenen üç arkadaşımla birlikte Heym Agency isimli dijital pazarlama ajansını kurduk. Şimdilerde hem Capsul hem de ajansımızda aktif olarak çalışıyorum. Tabi, tüm bunları yaparken kitap yazmayı da asla ihmal etmedim. Çünkü hayatım boyunca bir şeyler yazmak beni daima besledi. Bu zor süreçte, kalemim en iyi yoldaşım oldu.

‘’Sosyal Medya, Geleneksel Medya Patronlarından Çok Daha Büyük Bir Güce Sahip!’’

Gazeteciliği Neden Bıraktınız?

Gazetecilik bırakılmaz. Yani, bir kere bu işi kalpten yaptıysanız, siz bıraktığınızı düşündüğünüzde bile o peşinizden gelir. Ben Gazeteciliği değil, çıkar uğruna yayın yapan medya organlarında çalışmayı bıraktım. Kendi kurduğum platformda haber de yapıyorum, keşiflerimi de yazıyorum. Bu benim ruhumda olan bir şey. Haber değeri taşıdığını düşündüğüm bir olay veya durumu insanlara aktarmak. Bu istekten hiçbir zaman kaçamadım, kaçmak da istemedim zaten. Şimdi sadece daha özgür ve iyi hissederek yapıyorum bu işi.

Yani Gazeteci Olmak İçin Herhangi Bir Kanalda veya Gazetede Çalışmaya Gerek Yok Mu?

Bu sorunun cevabı kesinlikle hayır! Asla bir medya organında çalışmak zorunda değilsiniz. Bugün sosyal medya diye bir şey var. Bu bütün medya patronlarından çok daha büyük bir güce sahip. Bu gücü kullanarak kendi hesabınızı adeta bir yayın kanalına çevirebilirsiniz. Ve emin olun haberlerinizle çok daha kısa zamanda çok daha az yıpranarak öne çıkabilirsiniz. Tabi, bu işi gerçekten yapmak istiyorsanız…

‘’Dünyamız Yeni Hikayeler Bekler!’’

Yazarlık Peki? Yazmaya Nasıl Başladınız? Şu An Yazdığınız Yeni Bir Roman Var mı?

Yazarlık benim için bir meslek değil. Ben bu meşgaleyi yemek yemek su içmek kadar doğal karşılıyorum. Elim kalem tutmaya başladığında ben de yazmaya başladım. Size tam olarak bir tarih veremem, çünkü çocukluğumda da çok yazan, hayal kuran bir çocuktum ben. Kendimi anlatırken de bahsettiğim gibi yazmak benim besinim. Onu bırakmayı hayal bile edemem. Bu aralar yeni romanım için araştırma ve kurgu aşamasındayım. Elbette en kısa sürede yazmaya başlayacağım. Dünyamız yeni hikayeler bekler. Malum, her şeyi çok çabuk tüketiyor ve sıkılıyoruz. Bu hıza ayak uydurmak lazım. Ama ben bu hızda bile anlatmak istediğim ne varsa kelimelerle anlatmaya devam edeceğim. Kelimelerin gücünü hafife almamak gerek!

En Son Meryem Adlı kitabınız yayınlandı. Ancak bu yeni bir eser değil araştırdığımız kadarıyla?

Evet, o benim aslında 2016 yılında çıkan Begonvil Kokusu adlı romanımın revize edilmiş hali. Gerçekten çok büyük bir deneyimsizlik ve aceleyle yazılan bir kitap olmuştu. Editoryal facialara da maruz kalınca, şimdiki aklımla yeniden yazabilirim deyip kolları sıvadım. Güzel oldu neyse ki. Bu hali içime sindi.

‘’Sadece Kendi Omuzlarınızda Yükselmeye Bakın. Gerisi Kolay.’’

Bunu yaparken tereddüt etmediniz mi? Daha önce bunun bir örneği yok çünkü. Tepki almaktan korkmadınız mı?

Hayır. Bence bu gayet doğal bir şey. Sonuçta yazı dünyanın sonuna kadar kalacak olan bir şey. Neden içime sinmeyen bir romanı o haliyle gelecek nesillere bırakayım? Yazık olurdu gerçekten. Şu an en azından içim rahat. Güvenle okuyabilirler! (Gülüyor)

Kariyer yaşamınıza baktığımızda çok fazla alan değiştirdiğinizi fark ettik. Bunun nedeni nedir?

Benim kariyer öyküme baktığınızda görebileceğiniz tek şey, kendini keşfetmeye çalışan bir insandır. Mutlu olabileceği hali bulmaya çalışan, arayan ve sonunda bulan bir insan. yani umuyorum ki öyledir. Umuyorum, bulmuşumdur…

Kitap yazmak isteyen veya gazeteci olmak isteyenlere söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Ne isterlerse istesinler, yapmaları gereken tek şey, birilerine sırtını yaslamadan tek başına var olabilmeyi ve bu varlıkla mutlu olabilmeyi başarmak için çalışmalarıdır. Varmak istedikleri yer için yol çok uzun ve yorucu olabilir. Ama emin olun seyahat esnasında amaç da yol da değişiyor. Ya da tahmin ettiğinizden daha kolay bir hal alıyor. Siz sadece kendi omuzlarınızda yükselmeye bakın. Gerisi kolay.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.