Önce bir tespitle başlayalım.

Merhaba ey kendi hastalığını teşhis edebilen bahtiyar doktor, samimî ve aziz dostum,

Biliniz ki, mevcudat içinde en kıymettar, hayattır. Ve vazifeler içinde en kıymetlisi, hayata hizmettir. Ve hayata hizmetler içinde en kıymetlisi, fani hayatın baki hayata değişmesi için çalışmaktır. Şu hayatın bütün kıymeti ve ehemmiyeti ise, baki hayata çekirdek ve başlangıç ve kaynak olması yönündendir. Yoksa, ebedi hayatı zehirleyecek ve bozacak bir tarzda şu fâni hayata bakıp dikkat etmek, ânî bir şimşeği daimi bir güneşe tercih etmek gibi bir deliliktir.

Hakikat nazarında herkesten ziyade hasta olan, maddî ve gafil doktorlardır. Eğer Kur'ân’ın kudsi eczanesinden ilaç gibi imanî ilâçları alabilseler, hem kendi hastalıklarını, hem insanlığın yaralarını tedavi ederler, inşaallah. Senin şu uyanman senin yarana bir merhem olduğu gibi, seni dahi doktorların hastalığına bir ilâç yapar.

Hem bilirsin, meyus ve ümitsiz bir hastaya manevî bir tesellî, bazan bin ilâçtan daha ziyade faydalıdır… (Tarihçe-i Hayat, Bir doktora yazılan mektup)

Tıp Doktorluğu

Uzun ve zorlu eğitim süresi gerektirir. Gözünü bile kırkmadan saatlerce acilde, serviste veya yoğun bakımda hasta bakmayı gerektirir. Nöbetleri vardır. Bunlara rağmen tıp doktorluğu gençlerin en cazip bulduğu meslekler arasında yer alıyor. Yapılan farklı çalışmalarda tıp doktorluğu ülkemizdeki en itibarlı meslekler sıralamasında başı çekmeye devam ediyor.

Pratisyen ve uzman hekim arasındaki fark nedir?

Tıp eğitimini başarı ile bitirenler “pratisyen hekim” unvanına sahip olur. Eğer, bir hekim, kardiyoloji, beyin cerrahisi, çocuk hastalıkları, anestezi, göz veya nöroloji gibi bir alanda uzmanlaşmak isterse, tıpta uzmanlık sınavına girmek ve bu zorlu sınavı kazanmak durumundadır. Asistan doktor ise, tıp fakültesinden mezun olduktan sonra girdiği tıpta uzmanlık sınavını kazanmış, kendi branşında ihtisas yapan hekimi ifade eder. 3-5 yıl süren asistanlık eğitimini başarıyla tamamlayanlar ise “uzman doktor” olarak tanımlanırlar. Artık mecburi hizmete gidebilirler.

Tıpta uzmanlaşma ve yan dallar…

Günümüzde tıpta uzmanlaşma yan dallarla zenginleşmektedir. Uzmanlık eğitimi aldıkları alanda ek olarak 2- 3 yıllık yan dal ihtisası yapan hekimlerin amacı, spesifik konulara odaklanmak. Örneğin toplumda “ağrı bilimi” olarak bilinen algoloji alanında uzmanlaşmak için anesteziyoloji ve reanimasyon, nöroloji veya fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzmanı hekimlerin ek olarak o uzmanların iki yıl daha eğitim almaları gerekmektedir. Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanları da üçer yıllık eğitimlerle çocuk nefrolojisi, çocuk gastroentorolojisi, çocuk nörolojisi gibi alanlarda uzmanlaşmaktadır.

Artık herkesin bir aile hekimi var

Sağlık Bakanlığının uygulaması ile aile hekimliği devreye girdi. Aile hekimleri, koruyucu sağlık hizmetleri ile birinci basamak teşhis, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetleri veriyorlar

Aile hekiminizi; e-Devlet veya e-Nabız uygulaması üzerinden aile hekimi sorgulama yaparak öğrenebilirsiniz. Tatil, iş gibi sebeplerle kısa süreliğine başka bir şehre gittiğinizde bulunduğunuz kentteki aile hekimine “misafir hasta” uygulamasıyla muayene olabilmeniz de mümkündür.