Nafaka, boşanma davası devam ederken ya da davanın sona ermesi ile maddi anlamda zorluğa düşecek tarafın, diğer taraftan kendisi için veya velayeti altındaki ortak çocukların geçinebilmesi için talep etmiş olduğu para demektir. Mahkeme tarafından ödenmesine hükmedilecek olan bu nafaka türleri; tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası olup nafaka miktarı ve ödeme şartları mahkeme tarafından takdir edilmektedir. Bunlar içerisinde boşanma davasının açılmasıyla birlikte hâkim tarafından hükmedilen ve dava sonucu kesinleşinceye kadar devam edebilen, tarafların boşanma sürecinde zorluğa düşmemesi için verilen nafaka türüne tedbir nafakası adı verilmektedir.

Velayet hakkı kendisine verilmeyen tarafın, çocuğunun bakım ve eğitim giderlerine destek olmak amacıyla ödeme gücü doğrultusunda vermiş olduğu nafaka türüne ise iştirak nafakası adı verilmektedir. Söz konusu bu iştirak nafakasının miktarının belirlenmesinde çocuğun yaşı , eğitim giderleri, ihtiyaçları ile tarafların kazançları gibi hususlar dikkate alınmaktadır. Yoksulluk nafakası ise boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın, diğer taraftan daha fazla kusurlu olmamak kaydı ile almış olduğu nafaka türüdür. Taraflar açısından dilekçelerinde boşanmaya sebep teşkil eden olaylarda her ne kadar karşı tarafın kusurlu olduğu konusunda iddia ortaya atılmış olsa da mahkeme sürecinde dinlenen tanık beyanları, tarafların kendi beyanları birlikte değerlendirilerek karar verilmektedir.

Kanunda, nafaka ile ilgili olarak nafaka alacaklısı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkacağı ; aynı şekilde nafaka alacaklısı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde de mahkeme kararıyla söz konusu ödemenin kaldırılacağına ilişkin hüküm bulunmaktadır. Bu hükümden de anlaşılacağı üzere boşanmış olduğunuz eşinizin resmi olarak bir başkasıyla evlenmesiyle birlikte nafaka ödeme yükümlülüğünüzde son bulmaktadır. Bu durumda boşanmış olduğunuz eşinizin , nüfus kaydını çıkartarak hakkınızda başlatılmış olan icra dosyasına sunmanız halinde, hakkınızda başlatılmış olan icra takibinin son bulmasına ilişkin talep hakkınız bulunmaktadır.

Dava sürecinde taraflar nafaka ile birlikte kendilerine maddi ve manevi tazminat ödenmesine karar verilmesini de talep edilmektedir. Süreç açısından boşanmaya sebep olan olaylarda kusurlu olan ya da daha ağır kusurlu olan tarafın aleyhine olacak şekilde karşı tarafa tazminat ödemesine karar verilmektedir. Tarafların her ikisinin de boşanma davasına sebep olan olaylarda eşit kusurlu olması halinde ise; tazminat talepleri ret edilmektedir. Tazminat miktarının belirlenmesinde, hakim takdir hakkını kullanırken tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmadaki kusur oranları ve tazminat ödemesine karar verilen tarafın ödeme gücü gibi hususları da göz önünde bulundurmaktadır.

Boşandığınız eşinizin mahkemenin hükmettiği nafakayı tarafınıza ödememesi halinde eşinize karşı icra takibi başlatarak alacağınızı tahsil edebilmeniz yine mümkündür. Başlattığınız icra takibinde söz konusu nafaka alacağı öncelikli alacaklardan sayıldığından ötürü nafaka borçlusu eşinizin taşınır ya da taşınmaz mallarının icra yolu ile satılması durumunda satış parasından nafaka alacağınız öncelikle tarafınıza ödenecektir. Bu süreçte, aylık olarak ödenmeyen nafaka borcuna ilişkin icra takibi başlattıktan sonra nafaka yükümlüsü eşiniz ödeme yapmamaya yine devam ederse; nafaka alacaklısı olarak İcra Ceza Mahkemesi’ne vereceğiniz bir dilekçe ile nafaka ödemekle yükümlü olan eşinizden şikayetçi olarak kendisinin üç aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasını talep edebilmeniz mümkündür.