Sessiz kalmayacağız
İYİ Parti Kadın Politikaları Başkanı Ayşe Sibel Yanıkömeroğlu, kadına şiddet konusunda hiçbir zaman sessiz kalmayacaklarını belirterek, "Şiddeti mazur görmeyecek ve normalleştirilmesine engel olacağız" dedi.
İYİ Parti Kadın Politikaları Başkanı Ayşe Sibel Yanıkömeroğlu Gaziantep'e gelerek, önceki gün eşi tarafından bıçaklanarak tedavi altına alınan Güldane Yırtıcı'yı, İl başkanı Av. Oğuz Hocaoğlu ve yönetim kurulu üyeleriyle hastanede ziyaret etti. Hastane yetkililerinden ve ailesinden hastanın durumu hakkında bilgiler alan Ayşe Sibel Yanıkömeroğlu olayın takipçisi olacaklarını söyledi.
Son günlerde kadın cinayetlerinin arttığını dile getiren Yanıkömeroğlu, "Emine Bulut cinayeti, Türkiye'de kadınların nasıl bir risk altında olduklarının ispatıdır. Emine Bulut cinayeti, kadın bedeni üzerinden yapılan siyasetin, cehalete verdiği cüretin bir örneğidir. Kaybettiğimiz yalnızca Emine Bulut değil, insanlığımızdır" dedi.
İYİ Parti Kadın Politikaları Başkanı Ayşe Sibel Yanıkömeroğlu genel bir açıklamada bulunarak sözlerini şöyle sürdürdü;
"Türkiye bugün vicdanları sızlatan bir cinayete daha gözyaşı döküyor.
Emine Bulut, bitmek bilmeyen kadın cinayetlerine yeni bir halka olarak eklendi.
Genç bir kadın, hem de evladının gözleri önünde katledildi.
Bu çağda çoktan geri bırakmış olmamız gereken bu denli ilkel hadiseler, maalesef ülkemizin gündeminden düşmüyor. Çünkü, her fırsatta 'pozitif ayrımcılıktan' söz edenler, kadına yönelik şiddet konusunda caydırıcı olabilecek en sert tedbirleri almaktan kaçıyorlar.
"Bir insanı öldürmek, bütün insanlığı öldürmektir" diyen yüce dinimizin bu kıymetli uyarısına bile kulak asmayanlar, lafa gelince herkesten daha Müslüman.
Kur'an'ın hükmüne bile aldırış etmeyen bu cehalet, artık Türkiye'nin gündeminden çıkmak zorundadır.
Kadını, sistematik olarak, toplumdan ve sosyal hayattan uzaklaştırmaya çalışan siyasi iktidar ve onun uzantılarının zihniyeti değişmediği sürece, Emine Bulut cinayetinin son olmayacağını anlamak zorundayız.
Sayın Genel Başkanımızın da her fırsatta vurguladığı gibi;
"Kadın bedeni üzerinden ahlaksızca siyaset yapan zihniyetin ülkemizi getirdiği nokta maalesef budur."
Bu cinayetlerin önünü alabilecek adımlar, İstanbul Sözleşmesi ile mevcuttur. 6284 sayılı kanunumuz, bu uluslararası sözleşme gereği ve kadını korumak için çıkarılmıştır.
Fakat kadını yok sayan odaklar bu kanundan rahatsız olduklarını her fırsatta dile getirip, ortadan kaldırmaya çalışmaktadır.
Bugünün iktidarı, kendi dönemlerinde kadın cinayetlerindeki ciddi artışı görmezden gelmekte, bu yüzden de, gerekli ve ciddi adımları atmaktan aciz kalmaktadır.
İlan ediyoruz ki;
-Sessiz kalmayacağız.
-Şiddeti mazur görmeyecek, ve normalleştirilmesine engel olacağız.
-Kadınlarımıza sahip oldukları hakları, her fırsatta, her ortamda anlatacağız.
Bu mesele sadece hukuki ve ahlaki bir mesele değildir.
Kadınların üretim ilişkileri içerisindeki konumları, şiddet karşısındaki ezilmişliklerini doğrudan belirlemektedir. Bu nedenle, gizlenmeye çalışılan kadın işsizliğini açığa çıkaracağız, eşit çalışma hakları için mücadele edeceğiz.
Kadın Cinayetlerini dur demek, yalnızca bir siyasi duruş değildir.
İnsan olmanın, var olmanın ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasa'sı tarafından korunan yaşama hakkının bir gereğidir."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.