Yasak Çare Olmadı mı..?

Yasak Çare Olmadı mı..?

HABERİN VİDEOSU

Pandemi sürecinde virüsün bulaş riskini en aza indirmek için alınan tedbirlerin başında gelen hafta sonu ve akşam 21.00’den sonra sokağa çıkma kısıtlaması Gaziantep’te gördüm kadarıyla suistimal edilen en çok illerin başında geldi. Gaziantep Valisi Davut Gül’ün çiftçiler için, tedarik zincirinde yer alan işletmeler için ve üretimi durdurmamak için esnek davranması ve gösterdiği iyi niyet sanki suistimal edildi.

Yasak sürecinde gözlemlediğim tablo çokta iç açıcı değildi. Pastane, fırın önleri ve saat 17.00’de kapanan marketlere gitmek için sokağa çıkanların sayısı hiçte az değildi. Cumartesi günü akşam saatlerinde sanki yasak yokmuş gibi bir tablo gördüm. Polis ekiplerinin önemli noktalarda kontrol yaparken sadece araç plakası ve ehliyet sorgusu yaparken, izin kağıdı ve kimlik sormaması oldukça dikkatimi çekti.

Hastanelerde, yoğun bakımlarda ve evde tedavi gören hasta sayısında düşüş olması için uygulanan tedbirlere uymayanlara yaptırım biraz daha ağır olmalı. Vali Davut Gül ve ekibinin virüsle mücadele döneminde yaptıkları çalışmalar takdire şayan ise de bu çalışmaları baltalamak isteyenlere para cezasının çokta yeterli olmadığını gördük. Koyulan yasakların halkın sağlığı ve normale dönüşe daha hızlı ulaşmak için olduğunu idrak edemeyenler daha ağır cezaya maruz kalmalı. Birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi haftalar süren bir yasak Türkiye’de olmadı. Ticaret durmasın, ekonomi baltalanmasın diye kısmı tedbirlere geçirilmeye çalışılan bu süreçte yasakları ihlal edenler bence adli cezalarla cezalandırılmalı. Para cezasını ‘Nasıl olsa bir af çıkar’ sözü ile geciktirerek başkalarının can güvenliğini hiçe sayan sorumsuzların öldürmeye teşebbüs etmiş gibi ceza alması gerekir. Böylece yasak tam uygulanır, tedbirler sonuç verir ve normale dönüşümüz daha çabuk gerçekleşir.

Yoksa, maske dağıtmak, mesafe bırakma söylemleri ve temizlik kurallarını tekrar tekrar anlatmak bir yere kadar geçerli olacak. Ama, taşıyıcı olarak dolaşan, karantina tedbirine uymayan, HES kodu okutmayan insanların içimizde dolaşması vaka sayısının artmasına engel olmayacak.

Bana gelen söylemlerden de biraz bahsedeyim: Örneğin, mesafe kuralına otururken uyulması gerekiyor ama uçak yolculuklarında toplu taşıma araçlarında ve birçok özel sektör çalışanlarında çalışma alanlarının ve oturma mesafelerinin hiçte kurallara uygun olmaması dikkatimi çekti.

Tedbirler uygulanırken, yasakları denetleyen birimler GAZDAŞ, Ptt ve banka önlerindeki kuyruklarda ne gibi gönlemler alıyor. Ekmek fırınlarında ilk etapta uygulamaya konulan eldivenle bir kişinin para alması ve diğer kişinin ekmek vermesi kuralı ne kadar uygulanıyor. Büyük marketlerdeki eldiven ve temizlik ürünlerinin kontrolü nasıl yapılıyor, her markette yeterli eldiven dağıtılıyordu..?

Bunun gibi birçok başka yasak olan sonra sanki günlük yaşamın parçasıymış gibi alıştırıldığımız bazı kuralların denetimi ne şekilde yapılıyor. Çokta ekip edemiyoruz ve vaka sayısındaki artışında tedbirlere uyulmadığından kaynaklandığı söylememiz yanlış olmaz. Yasaklar çiğnenmek veya esnetilmek için konulduysa ve birilerine imtiyaz tanınacaksa biz bu virüsle daha çok süre yaşamaya alışmalıyız. Yasağı koyanların işin ciddiyetini bildiği kadar denetim mekanizmasını da sıkı tutmaları gerekmez mi. Sadece Resmi daire girişlerindeki kontrollerle ve çarşıda birkaç kişiye maske denetim cezası yazmakla pandemi sürecini geçirmek bence çözüm değil. Yasak her yerde her zaman uygulanmalı, cezalar ağır olmalı, caydırıcı olmalı ki insanlar Avrupa ülkesindeki gibi kurallara uyabilsin. Yoksa yasaklarla, virüsle, pandamı tedbiriyle yaşamaya alışmaktan başka çaremiz kalmayacak.

Ben burada kimseyi zan altında koyarak veya çalışmaları baltalamak, karalamak adına bireyler söylemiyorum. Sadece kurallara uyan, aylardır evinden çıkamayan, tüm tedbirleri alan vatandaşların haklarına saygısızlık etmemek adına sorumsuz davranan kişilere cezanın ağır olmasını bekliyorum. Şakası olmayan ve kronik hastalarda ölüme neden olan virüsün bulaş riskinin minimuma indirilmesi için çaba gösteren başta Gaziantep valisi Davut Gül ve ekibine, siyasilere, sivil toplum kuruluşu temsilcilerine, sağlıkçılara ve denetim ekiplerine görevlerinde başarılar dilerken 2021 yılına yasaksızve virüssüz girmeyi temenni ediyorum.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.