Sanayiciyi çileden çıkartmayın

Sanayiciyi çileden çıkartmayın
Sanayiciyi çileden çıkartmayın

Son günlerde sosyal medyada yapılan propagandalar sanayiciyi patlama noktasına getirdi. Varını, yoğunu, parasını, pulunu işletmeye yatırarak üretmek ve istihdam yaratmak için çırpınan Gaziantep sanayicisi sosyal medyadaki iki kelimeden rahatsız oluyor. Yakınen tanıdığım bir sanayi ile diyalogumuz aynen şöyle gelişti. “Ben atadan, dededen sanayiciyim. Fabrikama sabah 7’de gelir, akşam 5’te çıkarım. Ama gece sabaha kadar aklımda yarının hesaplarıyla yatarım. Sanayicinin dertlerinin başında faiz, kredi fabrika yangını, makine bozulması, işçi sağlığı ve ödeme sıkıntıları gelirken, bu sıkıntılara şimdide sosyal medya eklendi. Sözde işçi hakkını savunduğunu söyleyen ve işçinin sırtından lüks arabalarla keyif süren bazı temsilciler, her gün internete bir şeyler atarak iş yaptıklarını zannediyorlar. Biz buraya bir işçi alırken referansına, iş geçmişine ve çalışkanlığına bakarak işe alıyoruz. Bu süreç zorlu bir süreçken bir bakıyorsunuz ki sosyal medyada yazılan iki olumsuz eleştiri bizi işçi çalıştırmaktan sıkıntıya sokuyor. Kardeşim işe girmek için binbir çile çekersin sonra bir işçi sitesine çalıştığın işyerini şikayet edersin. Böyle giderse sanayici sana yoksa bana da yok diyerek işletmelerini küçültmeye gider. Bugün sosyal medyada fabrikaları, çalışma şartlarını, patronların yaşam tarzlarını eleştiren işçiler yarın işsiz kalınca maaşlarını o olumsuz haber yaptırdıkları siteden mi alacaklar? Ben işçinin yerinde olsam bu memlekette taş taş üstüne koyanın hizmetkarı olur, çalıştığım iş yerinin kapasitesinin yükseltilmesine yardımcı olarak hem iş yerimin, hem de şahsımın büyümesini isterim. Kovid-19 sürecinde sosyal medyada yapılan olumsuz paylaşımların en kısa sürede son bulmasını istiyorum. Yoksa bu sanayici başka şehirlerde örnekleri olduğu gibi bir küserse, bir daha geri gelmez. Sanayi kenti diye övündüğümüz Gaziantep atık makine merkezi ve boş fabrikalarla anılan bir şehir olur. Bizim emek ortağımız işçilerimizin akıllı hareket edip, sosyal medyayla yıpratma politikasına alet olmamalarını diliyorum.”

İşte bu yukarıdaki diyalog sanayicinin gerçek sesi. Sosyal medyadan fabrikada virüs var çığırtkanlığı yapan tek ülke değil, tek şehiriz. Koskoca Amerika’da, Çin’de çok büyük üretimler yapan fabrikadaki işçiler paylaşım yapmak yerine kendi tedbirlerini alarak, ekmek kapılarının kapanmaması için mücadele ederken her nedense Gaziantep’teki büyük firmalara sosyal medya saldırısı moda oldu. Gemi batarsa, bizde batarız. Herkes aklını başına almalı. Dünyanın uğraştığı bi virüs sürecinde en az zararla süreci atlatmalıyız. Ben sanayiciyede Allah yardım etsin derken, emekçi kardeşleriminde kimsenin kötü niyetine alet olmamasını istiyorum.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.