AYRIK OTLARI...

AYRIK OTLARI...
AYRIK OTLARI...

Makamlar insanlara değil, insanlar makamlara şeref kazandırır.... Konumuz makam, kendi emeği ile mi; el eli ile mi oturtuldu iddiası. El de öyle sıradan bir el değil, bildiğinemperyalmaşaların eli...Bugün ülkemizin gündemi yoğun yine... Gündemler arasında; bu konu çok ilgimi çekti. İyi Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, "Buğra Kavuncu İyi Parti'ye gelmeden önce Meral Akşener'i FETÖ'cü olabileceği konusunda uyardım" açıklamasında bulundu. Buğra Kavuncu, İstanbul İYİ parti İl başkanı...Kıyamet de bundan koptu... Doğru mudur, yanlış mıdır bilmem ama sayın Ümit Özdağ'ın analizlerine çok güvenirim, doğru saptamalarda bulunan bir fikir adamıdır öncelikle, iyi bir siyasetçi kimliğinin yanında..."Meral Hanım, güvenlik konusunda devletin en önemli kişisiyle görüştüğünü ve Buğra Kavuncu hakkında olumsuz bir bilgi olmadığını bana söyledi. Ben de kendisine devlet elindeki her bilgiyi vermez dedim" açıklamalarında bulundu.Birincisi MeralAkşenerbu olayların olmasını hiç istemeyen başarılı, siyasette öncü kadındır. Erkek egemen bir toplumda, olması çok zor olan siyasi liderliğe soyunmuş kişidir.Birisi kurduğu partiyi, diğeri kurucusu olduğu partiyi koruma peşinde... Yanlışta direnmek neden? Doğruyu kabullenmek neden bu kadar zor. Bazı makamlara gelen kişilerin korunaklı ve elleri ile koymuşlar gibi yüksek mevkilere konulduğuna tanık olmakla geçti ömrümüz... Maalesef, Buğra Kavuncu örneğinde olduğu gibi diyemeyeceğim, ama iddialar o yönde...Hiç bir alt yapısı ve donanımı olmadığı halde her türlü makamların altın tepside sunulduğu insanlardan geçilmiyor etrafımızda... Sadece kendi adamı olduğu için, bütün dikenli yolları açılan bir dolu insan biliyorum, gerek Gaziantep'de, gerekse Türkiye'de... Sadece uzaktan kontrol ile yönetebileceklerikişilere o koltukları verenleri biliyorum.... Aslında sizler de biliyorsunuz...Bir insanın hür olup olmadığını anlamak için mevkisine bakma, iş tersinedir, makam yükseldikçe o makamın sahibi, daha çok esir olur.Çok dikkat ederim. Kişi kendini tanıtırken mesleğini ön plana çıkarıyorsa, demek istiyordur ki; Aslında ben malın önde gideniyim ama her ne hikmetse mevki sahibi oldum...Mutluluğu neye bağlarsan onun yoksunluğu mutsuz eder; insanı... Para çok iken mutlu oluyorsa, azalmaya başlayınca kişi mutsuz olmaya başlar. Makam mutlu ediyorsa, kariyer basamaklarını birer birer inen insan mutsuz olur. Kenara çekilip şu soruyu sormak istiyorum: Hayat, sadece bu mudur, böyle mi yaşanır? Acı duymak, ıstıraba kapılmak, sevdiğini ya da önemsediği bir şeyi kaybetmek, yenilmek, alın teri dökmek, yenilmek ve sonra bir daha yenilmek, başarısız olmak, bazen gülünç duruma düşmek, yoksulluk çekmek, yalnız kalmak ve terk edilmek… Bunlar son derece insani duygular değil midir? Hayatıntaaaakendisi değil midir? Dertsiz tasasız bir hayat yaşamak için kişinin hiç aciz duruma düşmemesi mi gerekiyor? Hiç yanlış yapma hakkımız yok mudur?Olmalıdır aslında, hayat bir savaş halidir. Ne kadar efor sarf eder direnç gösterirsen, hayat o kadar güzelleşir. Spor yaparken, spor eğitmenleri "acı güzeldir "derler bazen, acı güzel olur mu dersin içinden... Olmaz ki! Aslında kasların direnç kazanırken duyduğun kısa acının sonucu çok mükemmeldir. Kasların dayanıklılığı artar. Güçlenir, bir daha aynı hareketi yaptığında anlarsın o acı sana verimli olacaktır. Spor eğitmenleri işte ondan acı güzeldir derler."Dünyanın en önemli şeyi, insanın kendi kendisi olmayı bilmesidir. İnsanı soylu kılan, makam, mevkinin ayrıcalığı, yeteneği değil, kişiliğini korumayı ve kendine özgü biçimde yaşamayı başarma ölçüsüdür." StefanZweig"Yüksek tepelerde maalesef hem yılana, hem kuşa rastlayabilirsiniz, biri sürünerek, öteki uçarak yükselmiştir. Bunu hiç tartışmayalım bile bence...Fakat asıl acı olan; çoğu rütbeler, makamlar, mevkiler, kariyerler roller, ne derseniz deyin. Ayrık otu gibi yaşam bahçemizi kaplıyor ki, onlar sökülüp gittiğinde, artık ekilip biçilmeyen bir bahçe, işe yaramayan bir ömür kalıyor elimizde.... Olan yine bize ve bizlere oluyor.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.