Ukrayna'dan sonra sıra Polonya da mı? Büyükelçilik daha fazla sessiz kalamadı "Çatışmaya katılacağız başka seçenek yok!"

Kısa süre önce Polonya'nın Fransa büyükelçisi Jan E. Rosciszewski ateşli bir konuşma ile “Rusya'ya karşı her an hazırlıktayız savaşa dahil olabiliriz” açıklamasında bulundu. Açıklama yakın zamanda Rusya’da ilan edilecek bir savaşın yaklaştığının habercisi olarak görüldü. Halk paniğe kapıldı fakat hükümet bu konuyu yalanlayıcı yeni bir paylaşımda bulundu. Karşılıklı açıklamaların gündem konusu ise Ukrayna'nın yerine sırada Polonya'nın da Rusya'ya karşı savaşa girip girmeyeceğiydi.

 “ZORUNDA KALINIRSA…”

Geçtiğimiz yılın başlarında patlak veren Ukrayna ve Rusya arasındaki savaş süreci yalnızca iki ülke arasında kalmamış gerilen tüm siyasi bağlar küresel çaplı krizi tetiklemişti. Bu sancılı süreç birinci yılını doldururken bu kez Polonya bir çıkışta bulundu. Polonya'nın Fransa Büyükelçisi “Zorunda kalınırsa Rusya Ukrayna savaşına doğrudan girilebilecektir.” açıklamasında bulundu. Konuşmanın devamında Büyükelçi Rusya'nın Ukrayna topraklarını gasp ettiğini ve onlarca insanı öldürdüğünü ifade ediyordu.

 “İFADELERİM YANLIŞ ANLAŞILDI!”

Büyükelçi: “Ukrayna bağımsızlığını savunuyor savunacaktır. Eğer bunun zıttı bir durumla karşılaşılırsa bizim de temel değerlerimiz tehdit altında olduğu için çatışmaya katılmak zorunda kalabiliriz. Başka bir seçeneğimiz olmayacaktır” dedi.

Akşam saatlerinde yaptığı bu açıklama sonrası gündem epey karıştı. Halk endişe içerisindeyken hükümet bunu tepkiyle karşıladı . Büyükelçi ardından geri adım attı. “İfadelerim doğru anlaşılmadı. Büyük Rus tehdidinin varlığını vurgulamak istemiştim” dedi.

 “SORUMSUZ VE TEHLİKELİ”

Polonya'da yaşayan hem asker hem de siyasetçi unvanına sahip olan Adrian T. sosyal medya hesabı üzerinden konuyla ilgili karşıt bir paylaşımda bulundu:

“Polonya'nın durumu ile ilgili Fransa Büyükelçisi sorumsuz ve tehlikeli bir açıklama yapmıştır. Kendisi var olan savaşa yönelik hiçbir şey bilmiyor ve bu nedenle bu tarz bir saçma konuşmada yer almıştır” diyerek Başbakana yönünü çevirdi: “Lütfen çok geç olmadan bu adam hakkında bir şeyler yapınız.”