Yemen'de ateşkes tehlikede!

BM'nin Yemen elçisi İsveçli Hans Grundberg, "anlaşmaya varılamadığı için üzgün olduğunu" ve ateşkesin uzatılması için getirdiği önerisine çözüm bulmak için her iki tarafla birlikte çalışmaya devam edeceği mesajı vererek "Müzakereler devam ederken, BM elçisi olarak tarafları sakin olmaya ve şiddetin tırmanmasına yol açabilecek eylemlerden kaçınmaya çağırıyorum" dedi.
Geçen Nisan ayında yürürlüğe giren ateşkes, Yemen krizine siyasi bir çözüm bulma amaçlı uluslararası çabalara rağmen uzatılmadan Ekim ayının ikinci Pazar günü sona erdi. Yemen hükümeti, Birleşmiş Milletler'in ateşkesi altı ay daha uzatma önerisini kabul etti, ancak Husi grubu uzatmayı reddettiğini açıkladı ve Yemen'de faaliyet gösteren yabancı şirketlere, özellikle petrol şirketlerini doğrudan hedef alan tehditlerde bulundu.

BM elçisi Grundberg ateşkesin uzatılmasına yönelik önerisinde "memur maaşlarının ödenmesini, Taiz ve diğer vilayetlerde yolların açılmasını, Sanaa havaalanında daha fazla uçuşun gerçekleştirilmesi ve yakıt gemilerinin Hudeyde limanına engelsiz ulaşması" konuları yer alıyor.  Bu öneride ayrıca gerilimi azaltma mekanizmalarının oluşturulması ve tutukluların acilen serbest bırakılmasına yönelik bir taahhüt ve kapsamlı bir siyasi müzakere sürecinin yeniden başlatılması da yer alıyor.
Husilerin ateşkesin devamına ilişkin olumsuz tutumları, ateşkes antlaşması ile birlikte Hükümet'in, Husilerin kontrolündeki Sanaa tarafından verilen pasaportların kullanılmasına izin vermeyi kabul etmesine, Kızıldeniz'deki limanlara petrol türevleri yüklü daha fazla geminin girmesine izin vermesine ve Husilerin kontrolünde olan havaalanından uçuşlara izin vermesine rağmen, Husilerin ateşkesi istememesi şaşkınlık yarattı. Bu ateşkes antlaşması aynı zamanda Suudi liderliğindeki Arap koalisyon güçlerinin Husi kamplarına ve bölgelerine yaptığı hava saldırılarının tamamen durması anlamına da geliyor ve bu durum son 6 aydır halen geçerliliğini koruyor. 
Uzmanlar, Husilerin bu tavrı takınmasına sebep olarak bölgesel gelişmeleri gösterirken, İran ile yürütülen nükleer müzakerelerin Yemen dosyasına etki eden en önemli konu olduğunu belirtiyorlar.  İran tarafı, özellikle dünyanın Bab al-Mendab gibi önemli uluslararası koridorları etkileyebilecek saldırıların petrol fiyatlarında artışa neden olacağı korkusunu canlı tutuyor.

Son günlerde Husiler ülkedeki yabancı şirketlere yönelik açık tehditler yayınlayarak Yemen'de özellikle yabancı petrol şirketlerini hedef aldı. Bu tehditler  ülkenin kuzeyindeki vilayetlerde Husilerin düzenlediği askeri geçit törenlerinin ardından geldi.  Husi askeri sözcüsü Yahya Saree, "Yemen topraklarında faaliyet gösteren şirketleri uyarılarımıza ve talimatlarımıza uymaları konusunda uyarıyoruz" dedi. Bu açıklamalar ülkenin doğusundaki petrol sahalarında çalışan üç Batılı şirkette çalışanlar arasında korkuya neden oldu.  ve teröre neden oldu. 
Yemen hükümeti, İran'ı defalarca, balistik füzeler ve insansız hava araçlarıyla Husi grubunu desteklemek ve hükümet kontrolündeki illerdeki yerleşim yerlerini bombalamakla suçladı.