Kan donduran ifade! Damattan korkunç açıklamalar! Önce nikah sonra cinayet!
Olay, 12 Temmuz tarihinde gece saatlerinde Kocaeli’nin Darıca ilçesi Kazım Karabekir Mahallesi Sokullu Caddesi Yeni Devir Sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, boşanma aşamasında olduğu eşiyle tartışan Z.E. (37) bir süreliğine Eskişehir’de yaşayan babası Cafer Tayyar Akçay’ın (65) yanına gitti. Babası çifti barıştırmak için kızı Z.E. ile birlikte damadının yaşadığı Darıca ilçesindeki evine geldi. Burada damat M.E. (40) ile eşi ve kayınpederi arasında tartışma çıktı.
Tartışmanın daha da büyümesi üzerine M.E. eline geçirdiği keserle eşinin başına vurarak ağır yaraladı. Gözü dönen koca, daha sonra da bıçakla kayınpederini öldürdü. Cinayetten saatler önce eşiyle dini nikah tazelediği ortaya çıkan cani koca, polis ekipleri tarafından yakalandı. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanan M.E.'nin verdiği ifadeler ortaya çıktı.
BÜYÜ İDDİASI
İfadesinde, yaklaşık 20 yıldır evli olduğu eşi Z.E.'nin 15 yıldır kendisini aldattığı ile ilgili çevreden duyumlar aldığını söyleyen M.E., “Aynı zamanda ben işteyken de çocuklarımın evde olmasına rağmen eşim eve erkek alıyormuş. Ben bu konuyu eşimle konuştuğumda bu hususu her zaman reddediyordu. Aynı zamanda eşim kör etme büyüsü, uyutma büyüsü ve delirtmek için yemeklerime zehir kattığını düşünüyorum. Eşimin bunları yapmasının sebebi tamamen beni aldatması ile ilgilidir. Ben yokken eve adam alıp almadığını çocuklarıma sorduğumda bu hususu çocuklarım da reddediyorlardı. Ben uyuşturucu madde kullanırım ancak alkol kullanmam. Eşimle de ara ara beraber uyuşturucu madde içerdik. Yaklaşık 15 gün önce de eşimle beraber uyuşturucu madde içmiştik. Yaklaşık 15 yıldır eşimin beni aldattığını düşündüğümden dolayı en son 10 gün önce eşimle şiddetli bir şekilde tartıştık. Hatta eşime bir tane tokat attım ve eşimin sol gözaltı morarmıştı. Bu kavga esnasında kendi isteğimle eşimi dini olarak sözlü bir biçimde boşadım. Akabinde eşime babanın evine giderek bir süre kafa dinle dedim. Daha sonra eşim babasının Eskişehir’de bulunan evine gitti. Bu süreçte eşimle telefonla ara ara konuşuyorduk. Bu konuşmalarda ben eşimin ailesine eşimin beni aldattığı ile ilgili sözler kendilerine söylediğimde eşimin ailesi bu durumu kesinlikle kabul etmiyorlardı. Huzursuzluğun sebebinin benim uyuşturucu madde kullanmam olduğunu düşünüyorlardı” dedi.
CİNAYETTEN SAATLER ÖNCE DİNİ NİKAH TAZELEDİLER
Eşinin ailesinin kendisine uyuşturucu maddeyi bırakması gerektiğini söyleyen M.E., “Ben de 11 Ağustos günü eşimle ve babasıyla telefonla konuşarak kendilerine uyuşturucu madde kullanmayacağımı, evde huzursuzluk çıkarmayacağımı, eşimi sevdiğimi söyledim. Eşim ve ailesi de her şeyin düzeleceğine inandılar. Akşam üzeri saat 18.00 sıralarında Darıca'ya eşimle birlikte ikamet ettiğim eve geldiler. Ben, eşim ve çocuklarım yatsı namazına kadar kendi evimizde vakit geçirdik. Hatta bir ara ben eşimle birlikte 1 buçuk saati aşkın bir süre ikametimin yakınlarında bulunan ormanda dolaştık. Ormanda dolaştığımız esnada eşimle aldatma meselelerini hiç konuşmadık. El ele göz göze mutlu bir şekilde dolaşıp vakit geçirdik. Eşim Eskişehir’e gittiğinde ailesine benim kendisini sözlü olarak boşadığımı söylemiş, ben de kendi aileme bu hususu söylemiştim. Ailelerimizin inançlı olmasından dolayı eşim ve babası dün Darıca'ya geldiğinde bizim tekrardan dini nikahı kıymamızı istemişti. Bu sebeple ben eşimle birlikte bir süre ormanlık alan olan mesire alanında dolaşıp geldikten sonra eşimle birlikte ikametimizde dini nikahı kıydık. Dini nikahı yatsıdan sonra imamla birlikte eve gelerek saat 23.00 sıralarında ikametimizde kıydık” diye konuştu.
"KESERİ RASTGELE SALLADIM"
Çatı katında eşiyle birlikte 1 saat sohbet ettiklerini dile getiren M.E., “Bu sohbet esnasında her şeyi açıkça ortaya koyduk. Eşim bana aldatma meselesi ile ilgili istediğini sorabileceğimi söyledi. Benim eşimle bu aldatma meselesi hariç ailevi, ekonomik hiçbir sorunumuz yoktur. Benim açımdan sorun yalnızca bu aldatılma meselesidir. Bu sebeple eşimle yaklaşık 1 saatlik konuşmamızda aklıma takılan bu aldatılma meselesini konuştuk. Ben kendisine ısrarlı bir şekilde eşime beni aldatıp aldatmadığını sordum. Eşim de en son sinirlenerek bana ‘Bunları kim söylüyor, böyle bir şey kesinlikle yok. Tamam, ben hayat kadınıyım, çocuklar da senden değil’ diyerek sinirli bir şekilde bağırdı. Bu sebeple ortam bir anda gerildi, bağırmaya başlayınca ben de eşime ‘Sus yeter artık herkes bizi duyacak, rezillik çıkacak’ dedim ve ardından eşime tokat attım, bu sırada o da bana vurmaya başladı. Akabinde eşim yattığımız yatağın yanında bulunan kovanın içinde bulunan keseri eline aldı ve bana vurmaya fırsat kalmadan ben hemen eşimin eline uzandım ve keseri elinden aldım. Bu sırada eşimle bağrışmalar devam ediyordu. Ben eşime ‘Demek sen uyuşturucu madde kullandığımı söyleyerek bana iftira atıyorsun, benim seni dövdüğümü ve sana bakmadığımı söyleyerek ve bana bağırarak aldatmana bahane arıyorsun’ dedim. O an gözümün dönmesi sebebi ile elimdeki keseri rastgele şu an hatırlayamadığım kadar kendimi savunma amacıyla eşime salladım. Bu esnada eşimin başından kan aktığını gördüm ve korkarak aşağıya indim” şeklinde konuştu.
"SALONDA BİR SÜRE BOĞUŞTUK"
Bu sırada bağrışma seslerinden kayınpederi Cafer Tayyar Akçay’ın uyandığını kaydeden M.E. “Kayınpederimle mutfağın önündeki koridorda karşılaştık. Kayınpederim benim üstümdeki kanları gördü ve kızını öldürdüğümü düşünerek mutfağa girdi. Eline tezgahta bulunan bıçağı alarak üzerime doğru yürüdü, bu esnada kayınpederimin bana zarar vereceğini düşünerek çocuklarımın yattıkları odalara gittim. Bu sırada çocuklarım benim kendilerine zarar vereceğimi düşünerek kendi odalarının kapılarını kilitlediler. Ben çocuklarımın odalarına birer tane tekme atarak açmaya çalıştım ancak kapılar açılmadı. Kapılar açılmayınca ben de salona kaçmak zorunda kaldım. Bu sırada kayınpederim beni kovalıyordu. Salondan başka kaçacak yerim kalmayınca kayınpederimle karşı karşıya geldik. Bu sebeple kayınpederimle salonda bir süre boğuştuk. Ardından birlikte kayın pederimin yattığı yatağın üzerine düştük. Bu sırada elindeki bıçağı bana saplamaya çalıştı. Ben de kendimi savunmak amacıyla kayınpederimin elini tuttum ve bıçağı elinden aldım. Bu sırada kayınpederim hala bana yumruk ve tekme sallıyordu. Bu sebeple ben de kendimi korumak amaçlı bıçağı rastgele salladım. Rastgele salladığım bıçak, kayınpederimin neresine geldiğini hatırlamıyorum. Bu sırada ben bir fırsatını bularak kayınpederimin elinden kaçıp kapıya doğru gittim. Arkama baktığımda kayın pederimin ayakta olduğunu ve bana baktığını gördüm. Bu sebeple hala benim peşimden geldiğini sanarak hızlıca çelik kapıyı açarak ikametimden çıktım” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.