Evlilik, evliliğin önemi ve birleştiriciliği nedir? Tüm bunlar günümüz şartlarında, birbirini iyi tanıyan ve birbiriyle iyi geçinen iki insanın mutlu bir yaşantıya evet demesi olarak tanımlanabilir. Binaenaleyh eski zamanlarda güçlü yönetici aileler arasında; yaş farkı, aşk veyahut dulluk olgularına pek kıymet gösterilmeden yapılan evlilikler genelde politik maslahatlara uygun olarak tertip edilirdi.
Savaş bitirme, krallık birleştirme ve hatta toprak takası amaçlarına özgülenmiş bu evlilikler özellikle Avrupa tarihinde kendisine pek büyük bir yer edinmiştir. Öyle ya, bugün dahi pek çok soylu Avrupa ailesinin şecereleri ve hısımlıkları kayıtlar sayesinde bin yıl öncesine kadar tespit edilebilmektedir.
Bu evlilikler arasında bir dizi evlilik vardır ki bu evlilik zinciri etkileri bugüne kadar ulaşan fevkalade önemdeki olaylar silsilesinin doğumuna sebep olmuştur. Peki nedir bu evlilik zinciri, gelin etraflıca okuyalım.
Dönemin zengin ve müreffeh arazilerinin sahibi olan Burgundiya Dükü Cesur Charles, sadakat yeminiyle bağlı bulunduğu Fransa Kralına karşı isyan bayrağı açar ve fakat isyanını göz alıcı bir başarıyla yürütürken İsviçre üzerine yaptığı bir seferde talihsizce ölür. Dük’ün ölümünü müteakip toprakları, Fransa Krallığı ve Kutsal Roma-Cermen İmparatorluğu arasında pay edilir.
O günkü Avrupa şartları okuduğunda Fransa Krallığı, merkezi bir yönetim hususunda rakiplerinden katbekat öndedir ve bu durumun gereği olarak sahip olduğu imkanları çok daha efektif şekilde kullanabilmektedir.
Zaten dağılmış ve birbirine düşman olmuş bir imparatorluğa hükmeden III. Friedrich, Fransızların Burgundiya Düklüğünün kalan topraklarını da zapt etmesine engel olmak için Cesur Charles’ın kızı Zengin Mary ile oğlu I. Maximilian’ı evlendirir. Bu evlilik Avrupa’nın o dönemdeki en bereketli arazileri olan Zelanda ve Flandre Kontluklarını, Avusturya’da bazı fakir arazilerin kontrolüne sahip olan Habsburg Hanedanına bağlayarak Habsburgları bir daha para sıkıntısı çekmeyecek şekilde zenginleştirir ama Napolyon’a kadar sürecek olan Fransız-Habsburg çekişmesine de önayak olur.
İmparator III. Friedrich’in ölümüyle birlikte eşinin sahip olduğu zenginlikleri kullanarak imparator seçilen I. Maximilian, sahip olduğu gücü ve kudreti evlilikler yoluyla büyütme amacını gütmektedir. Bu amaca uygun olarak evvela oğlu Yakışıklı Philip’i, Gırnata Emirliğini de fethederek İspanya’daki Müslüman varlığına tamamen son veren Kastilya Kraliçesi I. Isabella ve Aragon Kralı II. Ferdinand’ın kızları Joanna ile evlendiren I. Maximilian, kızı Margaret’ı da yine Isabella ve Ferdinand çiftinin oğlu olan John ile evlendirir.
Ama sanılmasın ki; Yeni Dünya olarak bilinen Amerika’daki kolonileri sayesinde zenginleşen İspanya Krallığını da evlilik yoluyla ailesine bağlayan Maximilian’ın ailesinin kudretini genişletmek için sadece evlilik yolunu tercih etmiş olsun. Bilakis kendisi savaşarak boyun eğdirdiği pek çok düşmanıyla arasında tesis ettiği barışı evlilik birliğiyle güçlendirecektir.
Oğlu Philip ve gelini Joanna’nın çocukları doğmaya başladığı zaman, I. Maximilian zaten daha önceden kurduğu evlilikler sayesinde ziyadesiyle zenginleşmiş ve güçlenmiş olduğundan torunlarının evliliklerinde en parlak başarılarını sergileyecek, her bir torununu ayrı bir kral çocuğuyla evlendirecektir.
Portekiz Kralı I. Manuel’in kızı ve Avrupa’nın gelmiş geçmiş en güzel prensesi olarak addedilen Isabella’yı, zengin bir çeyizle birlikte torunu ve gözbebeği 5. Charles’a eş olarak alan I. Maximilian, torunu Eleanor’u bizzat I. Manuel ile evlendirir. I. Manuel’in erken ölümüne binaen I. Manuel’in oğlu yeni kral II. John ile Eleanor’un kız kardeşi Catherine evlenir.
Eşi Zengin Mary’de ölen İmparator I. Maximilian, Milan’ın yönetici ailesi Sforzaların kızıyla kendisine bir evlilik ayarlar ve artık ölümün kendisine doğru yaklaştığını hissederek tabutunu yanında taşıtmaya başlar.
Ama çözemediği son bir sorun hala mevcuttur. Doğu Avrupa’nın en zengin arazilerine ve güçlü ordularına sahip Polonya, Bohemya ve Macaristan’ı yöneten Jagiellon Hanedanı, Habsburglar için çok ciddi bir tehdittir. Doğu’daki durumunun çok kırılgan olduğunun farkında olan I. Maximilian, ivedilikle gerçekleştirdiği birkaç seferden sonra Jagiellon Hanedanından Kral II. Vladislav’ı bir evliliğe rıza gösterecek kadar korkutmayı başarır.
Vladislav’ın oğlu Louis -tarihimize Lajos olarak geçen ve Mohaç Muharebesinde ölen son Macar Kralı- I. Maximilian’ın torunu Mary ile evlenirken karşılığında da Mary’in erkek kardeşi Ferdinand’ın, Louis’in kız kardeşi Anne ile evliliği gerçekleştirilerek Habsburgların Macar toprakları üzerindeki iddialarına da meşruiyet kazandırılır. Bu evliliklerden birkaç ay sonra da İmparator I. Maximilian ölür.
Dedesi ve babası ölen 5. Charles, ailesinin yönetimini üstlenir. İspanya, Burgundiya ve dahi daha nice ülkeye hükmeden Charles, 1519’da gerçekleştirilen İmparator Seçiminde verdiği sınırsız rüşvetler sayesinde rakipleri İngiltere Kralı VIII. Henry, Fransa Kralı I. Francis ve Saksonya Elektörünü saf dışı bırakır ve Kutsal-Roma Cermen İmparatoru olarak taç giyer.
Veraset konusunda muhtemelen Avrupa tarihindeki en şanslı kral olan V. Charles; atalarının evlilikler yoluyla ilmek ilmek işlediği, sınırları Amerika’dan Polonya’ya kadar uzanan eşsiz bir mirası devralacaktır ve bu mirası aldığını genişletmek için ilk adımları kız kardeşi Isabella’yı Danimarka, Norveç ve İsveç Kralı III. Christian’a eş, I. Manuel’in dul karısı ve öteki kız kardeşi Eleanor’u Fransa Kralı I. Francis’e eş olarak verir.
Ve I. Maximilian’ın yüksek bir hırsla başlattığı mücadelesinde bin türlü yokluktan ve imkansızlıktan nasıl da tüm Avrupa’nın kaderini değiştiren bir hanedan kurduğunun hikayesi işte böyledir. Burgundiya’yı Fransız baskısından korumak için tertip edilen o ilk evlilik bugün dünyanın en saygın hanedanının doğumuna vesile olmuştur ki tüm bu evlilikler Avusturya’nın tüm Avrupa’da evlilik yoluyla nasıl da baskın duruma geldiğini anlatan şu dizelere çok güzel bir örnektir.
Bella gerant alii tu felix Austria nube
Nam quae Mars aliis, dat tibi regna Venus
Bırak başkaları savaşsın, sen ey mutlu Avusturya, evlen
Başkalarına savaş tanrısının verdiğini sana aşk tanrısı verir