Çin atasözünde “en büyük seyahatler bir adım ile başlar.” denir.
İnsan değişik yerleri, değişik kültürleri, değişik sanat eserlerini, değişik iklimleri, değişik coğrafi yapıları görmelidir.
Hem çok yaşayan hem de çok gezen daha çok bilir. Olayları daha iyi yorumlayabilir.
Peygamberimiz “ Seyahat ediniz sıhhat bulunuz.” Buyuruyor.
İnsan çok değişik kültürleri tanıyınca daha anlayışlı ve sabırlı olmaktadır.
Dünyanın sadece kendi bulunduğu şehirden ibaret olmadığını görmektedir.
Dünyanın insanın kendi etrafında veya kendi şehri, ülkesi etrafında dönmediğini öğrenmektedir. Başka dünyaların da olduğunun farkına varmaktadır.
Çok seyahat eden çok yer görür ve ufku çok genişler.
Seyahat sayesinde teenni ile hareket etmeyi öğrenir.
İnsanların diğer insanları yakından tanıması için üç yol vardır.
Bunlardan biri de seyahattir. İnsanları daha iyi tanıyabilmek için o insanla birlikte; yolculuk-seyahat yapmaktır. İkincisi komşuluk yapmaktır. Ve üçüncüsü alış-veriş yapmaktır.
Seyahatten önce çok araştırma yapmak, gitmeden önce gidilecek yer hakkında kaynaklardan yeterince okumak, daha önce oraya gitmiş arkadaşların fikirlerini almak gerekir.
"Çok yaşayan değil, çok gezen bilir." "Tebdil-i mekanda hayır vardır." Canlı tarih olan ayrıca açık hava müzesi olarak sanat eserlerinin yaşadığı, sergilendiği yerler insanın daha çok ilgisini çekiyor. “Sanatlı bir eser sanatkarı icap eder.” Sanat varsa mutlaka bu sanatın sanatkarı vardır, sanatkar olmaksızın sanatın olması mümkün değildir.
Bir seyahate çıkarken gerekli olan malzemeleri mutlaka yanımıza almalıyız. Yoksa konforumuz bozulur. Bazen almayı unuttuğumuz şey bizim için çok önemli olabilir ilaçlar, telefon şarjı, terlik gibi.
Yurt içi ve yurt dışı seyahatler için mutlaka önceden hazırlık yapılmalıdır. Bu hazırlık son dakikaya bırakılmamalıdır. Son dakikaya bırakılırsa bazı şeyler gözen kaçabilir.
Hazırlık yapınca iş bitti mi? Hayır. Mutlaka İngilizce tabirle “Check list” Türkçe tabirle “Kontrol listesi” hazırlanıp, bütün gerekli malzemeler alındı mı? Kontrol edilip sonra yola revan olunmalıdır. Yoksa gittiğiniz otel veya misafir olduğunuz evde canınız sıkılır. Konforumuzdan fire vermiş oluruz.
Yazımı yolculukla ilgili bir vecize ile bitireyim.
“İnsan bir yolcudur. Çocukluktan gençliğe, gençlikten ihtiyarlığa, ihtiyarlıktan kabre, Kabirden haşre (öldükten sonra dirilme), haşirden ebede kadar yolculuğu devam eder.
Her iki hayatın ihtiyaçları, bütün mülkün gerçek sahibi Allah tarafından verilmiştir.”