Bilgisayar Görme Sendromu (Computer Vision Syndrom) hakkında bilgiler veren Dr. Ersin Arslan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mustafa Berhuni, ‘‘ Bilgisayar, tablet ve akıllı telefonlar gibi cihazlar, hayatımızın tüm alanlarında vazgeçilmez bir şekilde kullandığımız bir iş, iletişim ve eğlence araçları haline gelmişlerdir. Bu cihazların kullanımı, çeşitli sağlık sorunlarını da beraberinde getirmiştir. Buna bağlı en sık görülen sağlık problemleri, baş ağrısı ve göz yorgunludur. Bununla beraber uzun süre aynı pozisyonda oturmaya bağlı olarak boyun ve omuz ağrısı şikayetleri de görülebilmektedir’’ dedi.
( http://saglikdunyasidergisi.com/ haber-bilgisayar-gorme-sendromu-5859.html)
Herkesin bildiği ve sık kullanılan bir deyimle göz kalbin aynasıdır. Yani gören göz değildir. Ya nedir? Gören ruhtur. Onun için “Göz bir hassedir ki ruh bu alemi o pencereden seyreder.
"Gözü veren Zat, hem gözü görür, hem ince bir mânâ olan gözün gördüğünü görür, sonra verir." Gören göz değil, ruh olduğu halde, biz gözlerimizi kapadığımızda göremiyoruz. Kısacası görmek için göze ihtiyacımız vardır. Gözsüz göremeyiz. Ancak sadece göz olması yeterli değildir.
Görmek, yorumlamak, değerlendirmek ve anlam çıkarmak için gözün yanında ruha, akla ve diğer hassalara ihtiyaç vardır. Açık bir gerçektir ki, 'göz' bir et parçasıdır ve kendi başına görme işlevini yapacak bir gücü yoktur. Aynı şekilde bir ağacı kesen balta değil, o baltayı kullanan güçtür. Balta olmadan, farklı bir aletle de o ağacı kesebiliriz.
Gözü gözü veren Zat’ın rızası istikametinde çalıştırmak gerekir. Yoksa dünyada ve ahirette zarar görürüz.
Zaten göz insana verilmiş ki güzel manzaraları görsün, tefekkür etsin, kainat kitabını okusun.
Mesela göz, bir arı gibi bir çiçeğe konduğu zaman, yani o çiçeğe nazar ettiği vakit, o çiçek üstünde Allah’ın tecelli eden bir çok isminin nakış ve manalarını akla ve kalbe nakleder, akıl ve kalpte bu naklolunan verileri iman ve hidayet formülü ile marifet ve muhabbete çevirip güzel bir iman balı oluşturur.
Gözün beyazının ayrı siyahının ayrı özellikleri vardır. Gözün gündüze benzeyen beyazı, geceye benzeyen siyahlığıyla beraber olmazsa, göz, göz olmaz.
“Bir göz hatırı için çok gözler sevilir” bu söz insanın sevdiği biri için her türlü fedakarlığa katlanacağını ve onun zahmetini çekeceğini vurguluyor.Güzelliğin bütün mertebelerini çok farklı bir yaratılışı olduğu için insan gözü fark edebilir.
Göz konumuzu Namık Kemal’le bitirelim.
Kimse takdir edemez alemde/Kendi mahiyetini reyi ile/Münferit vasıta-i rüyet iken/Göremez kendini dide bile
(Kimse kendi niteliğini kendi görüşüyle algılayamaz. Tek görme organı göz olduğu halde gözün kendini göremediği gibi.) Namık Kemal