Dün kongrede yaşananları, stratejileri, yol haritasını, transfer ve Gaziantep FK, Adil Konukoğlu olayını kısa, kısa anlatacağım.
1 - Mehmet Büyükekşi, Müslüm Özmen ve Mahsun Altunkaya vedaları.
Öncelikle iki yıllık biri final, biri şampiyonluk sonrası Adil Konukoğlundan boşalan koltuğu doldurmak, spor kamuoyuna, şehre, basına, taraftara kabul ettirmek kolay değildi. Bunun için şehrin üst akılları dediğimiz daha önce Gaziantep Valiliği yapmış, şimdi İstanbul Valisi olan Ali Yerlikaya'nın yanında Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, milletvekilleri ve vali Davut Gül'ün kafasındaki tek isim Mehmet Büyükekşi oldu.
TİM ve THY başta olmak üzere sivil toplum örgütlerinde başkanlık yapmış, üst düzey görevlerde bulunmuş bir isim idealdi. Ama sorun dayısı ve kayınpederi rahmetli Ahmet Ziylan'ı ikna etmekti. Çünkü Ziylan Grupun başındaki isim Büyükekşi, aynı zamanda FLO ve diğer markalar ili 150 ülkeye ihracat yapan dev
holdingin tepesindeki isimdi. Ama sıkı ve günler süren yoğun markaj sonrası Ahmet Ziylan ikna edildi ve Mehmet Büyükekşi takımın başına geçti.
Pandemi nedeniyle bir yıl denen görev mecburen iki yıla çıktı. Bu süreçte Müslüm Özmen futboldan sorumlu iç işleri, Mahsun Altunkaya ise ekonomiden sorumlu maliye bakanı gibi üçlü görev yaptılar.
İlk iki yılda yeni çıkan takımların bir çoğunun ertesi yıl yeniden paraşütsüz düşmesine karşın Gaziantep FK bu yapılanma ile hiç küme düşme ve ekonomik sorun yaşamadan iki yılı rahat yerlerde bitirdiler. Üstelik 1,5 yılını Sumudica megaloman ve deli bir teknik direktörü idare ederek. Dün kongreye katılarak devir teslim işlemini gerçekleştiren Büyükekşi ve Özmen ile uzun sohbetler yaptım. Buradan çıkardığım Büyükekşi ve Özmen'in aslında takımla ilgili bir çok projesinin yarım kaldığı, takımın ve futbolun başına zorla getirilsede bu işi sevdiklerini gözlemledim. Ama bu bir bayrak yarışı düsturu ile görevi devredeceklerini belirtirken bende espriyi patlattım . " Allah her başkan ve as başkana böyle devir, teslim nasip etsin " dedim. Birlikte güldük, helalleştik ve ayrıldık. Her ikisine ve kongreye şehir dışında olduğu için katılmayan Mahsun Altunkaya'ya bu şehir adına teşekkürler.
2 - Adil Konukoğlu ;
Saat 14.00'te başlaması gereken kongre onursal başkan Adil Konukoğlu'nun yurt dışından gelen konukları ile yaptığı yoğun proğram ve görüşmeleri nedeniyle geç gelmesi nedeniyle saat 15.00'e doğru başladı.
Ama kimse bu bir saatlik aksama, beklemeden sıkılmadı, homudanmadı aksine herkes derin sohbet ve kulis yaptı.
Adil konukoğlu girdiğinde kongrenin havası zaten değişti, herkesten kusura bakmayın deyip yerine selam verip geçerken bu arada bana alt yapı ve asker arkadaşı muhabbeti ile takılarak " Kenan sen yaz, asker arkadaşım " dedi, gülüşmeler arasında kongre başladı.
Sonra güzel konuşmalar, birbirlerine teveccühler ile kongre bitti. Biz başkanlar Adil Konukoğlu ve Cevdet Akınal, Erhan Özmen, Sezer Cihan, Fikret Kileci, Cihan Koçer ile ile uzun süre konuştuk. Takımın geleceği, transferler, strateji hepsini.
Buradan çıkardığım sonuç şu.
Nasıl ki Amerikalı, Japon, Arap Ülkeleri, Çin ve benzeri uluslararası holdingler spora girip kulüp satın alarak bu işe yatırım yapıyorlarsa.
Bu takım artık Adil Konukoğlu başta olmak üzere bu holdingin takımı.
O zaman endişeye gerek yok. Çünkü Gaziantepspor ve Türk futbolunda nice asırlık kulüpleri, şehir takımlarını fıstık gibi soyup, soğana çevirdikten sonra Kocaeli, Sakarya, Erzurum, Mersin, Malatya, Diyarbakır gibi kapılarına kilit vuranlara karşın böylesine bir ismin futbolun içinde olması hepimiz adına müthiş bir özgüven.
Mancester, Liverpol, Paris, Sevilla gibi muhafazakar ülkelerin takımlarının başındaki isimler diğer ülkelerden holdingler, Ceo'lar olup benimsenirken bu şehrin çocuğu, bu şehrin evladı, bu şehrin sanayicisi ve her türlü ekonomik teşviğe rağmen illa Gaziantep deyip burada yaşayan Adil Konukoğlu'na ve " Dünyada Türkiye, Türkiye'de Gaziantep " diyen bir Gaziantepliye sahip çıkmak hepimizin görevidir.
Erol Bulut ile sohbeti yarın....!