Bir tarafta yukarıda kalmak isteyen Gaziantep FK, diğer tarafta Hakan Kutlu ile kurtuluş mücadelesi veren Denizlispor… Her iki takımda kazanmak istiyor, her iki takımında eksikleri var. Hele hele Gaziantep’te Kana, Djilobodji, Güray, Mirallas ve Jefferson gibi isimler yok.. Sıkıntı büyük.. Neden derseniz? savunma dörtülüsü çöktü adeta. Kaldık Miranda ve Tosca’ya… Teknik Direktör Pinto ise savunmada çıkabileceği ve elinde kim varsa onlarla sahada. Maçın ilk 45 dakikasında atak var, rakip kaleye gitme var ama sonuç yok. Bu kez 4-4-2 taktiğini deneyen Pinto, rakibi yenme derdinde. Çünkü, bu maçı kazanması, hem takımın hemde kendisinin rahatlaması açısından hayati önem arzediyor. Dicko ve Kenan ile gol arayan Gaziantep ilk yarıda istediğini alamazken ikinci yarıda ne olur? diyerek papatya falları açıktık. Gaziantep ekibi, maçın başından sonuna kadar oyunun hakimiyetini elinde tutunca, rakip ise etkisiz kaldı. İkinci yarıda Pinto hamleleri ardı ardına geldi. Baktı gol gelmiyor, üst üste yapılan değişiklikler takımın ahengini ve havasını değiştirdi. Ve… Değişiklik sonrasında Maxim’in muhteşem ortası ve Dicko’nun altın sarısı kafasıyla attığı golle rahatladı Gaziantep. Tabi, dururmu Pinto, bunun üzerine yine hamlelerini yaptı. Değişkliklerine gitti ve haftalar sonra Muhammet’i sahaya aldı. Eh.. birde penaltı kazanıldı, önce Cenk’e takıldı Muhammet, ardından ikinci vuruşunda gol… Ve Gaziantep haftalar sonra bir nebzede olsun nefes aldı…
Ve… Eksiklere rağmen…
Gaziantep için artık bu saatten sonra alacağı her puan yada puanlar çok önemli. Çünkü, zirvede kalmak için, yukarılarda kendine yer edinebilmek için önemli. Gaziantep bu kadar eksiğine rağmen bu maçı kazanıyorsa, ayakta alkışlamak gerekiyor. Çünkü, her takım artık oynuyor, kazanmak istiyor ve gercek güçler ortaya çıkıyor. Eh.. böyle bir ortamda eksiklerin olduğu bir dönemde, savunmanın çöktüğü bir ortamda kazanmak önemli…