Ligin ilk yarısı
20 maç, 9 galibiyet, 8 beraberlik, 3 mağlubiyet, 34 atıp, 24 gol yemiş ve 35 puan ile 4. sıradayız.
Puansal açıdan müthiş bir başarı öyküsü.
Ama şehirde, spor camiasında bir mutsuzluk, bir karamsarlık havası hakim. Bu başarıyı kutlamak yerine, ne zaman alta ineriz hesabında bir çok kesim. Hatta eminim aralarında küme düşme hattındaki takımlarla aramızdaki puan farkını hesap edenler ve acaba diyenler bile var.
Oysa Trabzonspor'un iki puan önünde cuma günü Galatasarayı yenersek, ensesine bineceğiz. Uzatmanın uzatmasındaki golü kendi kalemize atmasak 37 puanlı biz, 39 puanlı Galatasaray ile kıran kırana bir final maçı havasında oynayacaktık.
Yine aynısı olacak, Cuma günü !
Aylar sonra ilk kez basın toplantısı için tesislere gittim. Biraz espri biraz güncel yaratıcılık ile Portekiz'li Pinto'ya " Ola sinyor Pinto, Bem vindo a Gaziantep,
me evento mídia esportes escritor kenan yücel " dedim, sadece Pinto as başkanlar Müslüm ve Erhan Özmen değil, basın mensupları arkadaşlarımda şaşırdı, ortalık espriler, gülüşmeler ile samimi ve sıcak bir atmosfer oluştu.
Daha sonra Pinto gelişi, Türk futbolu, hedefleri, transferi ile sorulara içten, portekizli sıcaklığı ve samimi şekilde yanıtladı. Toplantı bitene kadar iki as başkanda ayrılmadı, onlarda soruları yanıtladılar. Daha sonra hep birlikte resimler çektirildi, sohbetler yapıldı, güzel bir atmosferde basın toplantısı bitti.
Gayet doğal olan, olması gereken başkan, yönetim, teknik adam, yönetici, basın normal ilişkisini bile özlemişiz.
Gelelim Morais konusuna ;
Aslında Morais'i bitiren ne oynadığı futbol, ne kendi kalesine attığı gol. Sosyal medyada kendisi aleyhine inanılmaz yorumlar, küfürler, hakaretler üzerine birde bu gol gelince ben gidiyorum dedi.
Burası mahalli takım değil, patagonya hiç değil, nasıl ki gelirken transferin kuralları varsa, giderken de kuralları var. Onun için hatasını anladı, özür diledi ve takımda kaldı. Bu Maksim, Tosca ve Kana için de geçerli.
Burası profosyonel bir dünya buraya çağdaş'ta yemek, Güllüoğlunda baklava için gelmiyorlar, çakıl taşıda almıyorlar.
Sumudica'yı çok seviyorlarsa, burada kalmak istemiyorlarsa, getirirler parayı giderler.
Ama burada kaldıkları sürece oynayacaklar.
Lütfen taraftarımızda komplo senaryolarını bir tarafa bırakarak, geçmişe sünger çekerek artık hep birlikte bu başkanın, yönetimin, teknik heyetin, futbolcuların arkasında duralım, çünkü onlar bu şehri temsil edip, bu renkleri ve armayı taşıyorlar.
Dikkat edin artık Sumudicasız yazı yazmaya alıştım. Çünkü o futbol ahlakından, fair playden yoksun olduğunu daha yeni takımının başına geçmeden, imza atmadan bizim futbolculara gayri ahlaki mesajlar attı, rize maçının devre arasında soyunma odasına bağlanıp zoom yaptı, ahlaksızca teşvik primi verdi.
Onu ben dünyamdan çıkardım, sizde çıkarın.
Gaziantep FK ve İlk yarı!
Gaziantep FK ve İlk yarı!