Geçtiğimiz sezon Boluspor ile iki tane unutulmaz playoff yarı finali oynamış ve iki maçta da özellikle deplasmanda harika oynayarak final için Bursa'ya geçmiştik.Â
Bu kez yine artık çok uzakta olsada ilk iki olmadı playoffu garantileme adına yine Boluspor deplasmanındayız ama bu kez şartlar çok farklı.Â
Geçen yılın aksine hem saha dışında hemde saha içinde ortam çok soğuk. 21 Nisan da karlar altında Bolu 'ya stada ulaştık. Boluspor taraftarları başarısız sonuçlardan sonra takımlarına sırt çevirmiş ve başkanlarına protesto için stada gelmiyor.
Bu ortamda maça yüzde yüz bir pozisyon ile başladık. Popeon maalesef boş kale yerine direğe vurunca gol kaçtı. Sonra al gülüm ver gülüm ama oyun ve top bizdeydi. Igor ve Oğuz ile kanatları kullandık. Ama maalesef ilk yarı futbolun altın kuralı bize işledi ve devre biterken bir korner ve yan topta golü yedik ve demoralize bir şekilde soyunma odasına gittik.
İkinci yarı gol için atak, şut, yan top denedik, rakip kapandı, savundu, yarı alanından çıkamadı ama Gökhan sanki Buffon oldu. Direndi, kurtardı, çıkardı da, çıkardı. Biz ise gol için Del Walle, Kenan ve Sow'u aldık. Tüm atıcılar sahada ama gol bir türlü gelmedi. Son 15 dakikası Boluspor ceza sahası civarında ve içinde oynanan bir maçta topu bir türlü iki direğin içine atamadık.
Benim üzüldüğüm böyle bir rakibe yedek kulübesinde Sow, Del Walle, Bıarnason, Yalçın Kılınç ve Kenan Özer 'li takımın mağlup olması. Ama önemli olan mağlubiyet değil kaliteyi sahaya yansıtmamak.
Yazık bu takımın kadro derinliği ve kalitesi ile buralarda olması acı ve ızdırap verici.
Kalite ve gerçek. ...
Kalite ve gerçek. ...