Şöyle düşünün;
Bir çocuğunuz var.
Bunu hayata hazırlamak ve iyi bir eğitim için. Okul öncesinden başlayarak maddi manevi hiç bir şeyden kaçınmadan ilk ve orta öğretim, lise, üniversite yetmedi ön lisans, yüksek lisans, özel hocalar, dersler, tıp fakültesi sonra branş ve 30 yıllık süreç sonrası gururla doktor diplomasını alıyor.
Beklentiniz artık teşhis, tedavi, ameliyat ve sahada çalışma.
Ama oda ne bir bakıyorsunuz siyaset olmadı para olmadı girifit ilişkiler devreye girip hayatında top okumamış beyaz önlük giymemiş birisi yerde kalp krizi geçiren ölüm kalım savaşı veren birine müdahale ediyor. Bu işin uzmanı ve profları elleri kolları Kalpar, Sağlam, Şahan, Güneş , Demir , Azgın, Süral, Savcılıoğlu, Özsayıcı ve diğerleri bekletiliyor.
Gaziantep futbolunda durum aynen bu.
Onun için her sezon kümede kalma savaşı, 10 yılda 200 transfer, alt yapıdan en son 15 yıl önce çıkan futbolcu çıkmaması sizin için sürpriz olabilir ama benim için asla.
Çünkü bizim antepte şunu derler " ekmeği ekmekçiye ver, bir ekmek üste ver "
Biliç ise bizim Türk Futbolu ve kulüpleri kısa sürede şöyle tahlil etmişti. " Bilgisi olanların yetkisi yok, yetkisi olanların bilgisi yok "
Zaman zaman Kalpar, Sağlam, Şahan, Güneş, Savcılıoğlu ve Özsayıcı ile sohbetlerimizden çıkardığım dersler.