Gecenin karanlığında ince dar bir yokuştan koşarak çıkarken, önüne çıkan koca koca taşları bir hamlede alıp yolun kenarına koyuyor,bir yandan da koşmaya devam ediyor. Tepeye vardığında karanlık bir sofadan geçip bir kapıdan giriyor . Şömine ışığıyla aydınlanan loş bir oda. Sedirin üzerinde biri oturuyor başında siyaha yakın yeşil bir sarık arkası dönük. Ayaktaki iki kişiyle konuşuyor.Çok zamanı yoktur seslenir, beni duymak zorundasınız bana yardım edin.! O derin ve yakıcı bakış...zamanın durduğu an...! Onlar seni daha varolmadan seçti ve dünyada yaşadığın müddetçe seni koruyan mânâ aleminden gelen sadık dostlar.Zamanı belirsiz buluşma anı için onu ara, bulursan tuttuğun ellerini sakın bırakma. Ona tam mânasıyla güven ki seni karşılaşacağın tehlikelerde ve hatalarında yanlız bırakmasın.
Kim mi onlar kim bilebilir ki; Kimi zaman genç bir delikanlı, Kimi zaman da meczup kılığında gezen çoluk çocuğu peşine takıp olur olmaz sözler söyleyen biri. Belki de mağripli? Seni irşada gelmiş ilahi bir memur olduğunu kim anlayabilir ki.Onlar hak teâlânın izniyle hem zahiri, hem batıni ilimleri, olayların öncesinde ki ve sonrasına ki gizlilikleri bilebilen farklı niteliklerde bir yaratılışa sahip kişiler.Bu hayat denizinin kader gemisine binmeyen yok,eğer kalbi selim'sen sende saadet ehlinden olursun.
Hayat, Ruhun çıktığı ölümsüzlük yolculuğunda andan ibaret değil mi zaten. Yükselmek, herşeye rağmen yükselmek peki buna değermi. Asla Onunla karşılaşma şansını kaybetmeye değmez.. Nefsani ve şeytani hırslarımızın peşinden koşarken elimize geçenin aslında bir dolu ayıp ve utançtan başka bir şey olmadığıdır.Her nefes Insana acziyetini bildirir de! etrafındaki kuru kalabalıkların laubaliliklerinden utandıracak bir edep aynasına baktırır.
Geleceğin anahtarı, Geleceğe ümitle bakmak, dünle bugünü buluşturup manevi bir nizam ve üslupla kendine yönelme, hakikate erme ihtiyacıdır.
Niceleri Geldiler ve geçtiler, ancak halen geriden gelenler var ve onlarda haberdar olmalılar.
HAYIRLI CUMALAR dilerim.
HAZIRLAYAN :YASEMİN AYDINER