Gaziantep Futbol Takımı ligden çekilince biz de adeta zorunlu izine çıktık. O günden bu güne köprülerin altından çok sular aktı. Cevdet Akınal görevi bıraktı, başkanlık papatya falına döndü. Fır döndü, döndü dolaştı Memik Yılmaz’da durdu.
Saatli bombayı kucağında bulan çiçeği burnundaki başkan; önce yönetici bulmaya, sonra futbolcuları geri dönmeye, akabinde Erdal Güneş’i ikna etmekle uğraştı. Onun ötesinde kulübün piyasaya ve futbolculara olan borçlarını ödeme çilesine düştü.
Doğrusunu isterseniz Başkan Memik Yılmaz ve ekibi; bizim spor adamları hafızamızda yer almayan isimler. Hep “bu kim? Bu ne iş yapıyor.?” la uğraştık bir süre. Yönetimden çok ön plana çıkan olmasa da başkan alçakgönüllü davranışları, güler yüzü ve sempatik tavırları ile içerde ve dışarda güven duygusu yarattı.
Bu yıl dört takımın düşeceği, İstanbul takımları çoğunlukta olduğu ligde Gaziantep Futbol Kulübünün işi çok zor. Dört büyüklerin transfer çılgınlığı yarattığı ortamda mütevazi bütçesi ile kulübün nasıl bir rotada yol alacağı doğrusu herkesin kafasında soru işareti. Hazırlık karşılaşması sonuçları tam bir hayal kırıklığı idi.
İlk beş karşılaşmanın üçü dışarda ve ikisi Kanarya ile Cim bom. Kalecini ve golcünü kaybetmişsin. Batuhan yeni bir Günay olur mu? Cevap meçhul. Alınan golcülerden İlker oynamadan emekli oldu, Brayan Riascos açılmadık sandık. Defansın göbeği duruyor ama sağ bek yok, sol bek gelecek miş…Ümit edelim Gradel Sivas formunu aratmasın.
Pazara karşılaşma var, ortada sayabileceğimiz bir on bir yok. Gaziantep Futbol Kulübü devler ülkesinde Güliver gibi kaldı. Zincirlerini kırabilir mi..? Evet demek o kadar zor ki…!