On bir ayın sultanı Ramazan 23 Mart 2023 tarihinde başlamış oldu. Hepimize mübarek olsun. Allah bu ayın feyz ve bereketinden ziyadesi ile istifade etmeyi bizlere nasip eylesin. Amin.
Ramazan bize sabrı öğretir. Normalde 15 saat bir açlık eğer sahura kalkılamamışsa 24 saat bir açlık nefsi kırma, fani şeylerden nefsini çekerek kanaat içinde yaşamak açısından çok önemlidir.
Fakirlerin acınacak acı hallerini bizzat tecrübe ederek görmeyi öğretir. İnsan durumu iyi ise, zengin ise fakirlerin halini düşünmek aklıma gelmeyebilir.
Ramazan Kur’an ayı olduğu için bu ayda bol bol kur’an okunur, hatimler indirilir
Ramazan nefis terbiyesini sağlar. Hadis rivayetlerinde vardır ki:
Cenâb-ı Hak nefse demiş ki: "Ben neyim, sen nesin?"
Nefis demiş: "Ben benim, Sen sensin."
Azap vermiş, Cehenneme atmış, yine sormuş. Yine demiş: "Ben benim, Sen sensin." Hangi nevi azâbı vermiş, enâniyetten, benlikten vazgeçmemiş.
Sonra açlıkla azap vermiş. Yani aç bırakmış. Yine sormuş: "Ben kimim? Sen kimsin?"
Nefis demiş: "Sen Rabbiye'r-Rahîm., Ve ene abdüke'l-âciz." Yani, "Sen benim Rabb-i Rahîmimsin. Ben senin âciz bir kulunum.
Ramazan içinde 1000 aydan hayırlı olan Kadir gecesini barındırdığı için 80 sene ibadet sevabını kazandırabilir.
Ramazan kuru bir parça ekmeğin ve bir bardak suyun kıymetini anlamayı sağlar.
Ramazan insanın kul olduğunu bir suya, ekmeğe “buyurunuz.” Emri gelmeden el uzatılamayacağını anlatır. Bu konu ile ilgili bir hikaye: Evdeki küçük, okul öncesi çocuk bakıyor ki sofraya kimse el uzatmıyor. Kimi bekliyorsunuz? Diye soruyor. Misafirler de çocuğa Allah’ın iftar vakti girmesi ile top atılması ile “Buyurunuz.” emrini bekliyoruz. Diyorlar.
Ramazan islamiyetin beş esasının en önemlilerindir, birincilerindendir. orucun emredilmesi ile bu şeairin büyüklüğünü ve bu emre uyanın ne kadar bahtiyar olacağını insanlara bildirir. Yeryüzünde çok nimetleri Allah neşretmiş. Ona mukabil, o nimetlerin fiyatı olarak şükür istiyor. O nimetlerin görünen sebepleri ve sahipleri, tablacı hükmündedirler. O tablacılara bir fiyat veriyoruz, onlara minnettar oluyoruz. Hatta, layık olmadıkları pek çok fazla hürmet ve teşekkürü ediyoruz. Halbuki Hakiki nimet verici, o sebeplerden hadsiz derecede, o nimet vasıtasıyla şükre lâyıktır. İşte Ramazan-ı Şerifin Ona teşekkür etmek, o nimetleri doğrudan doğruya Ondan bilmek, o nimetlerin kıymetini takdir etmek ve o nimetlere kendi ihtiyacını hissetmekle olur.
İşte, Ramazan-ı Şerifteki oruç, hakikî ve hâlis, azametli ve umumî bir şükrün anahtarıdır. (Ramazan Risalesinden faydalanılmıştır.)