Buhari de geçen bir hadiste Cabir R.a.şöyle anlatıyor;
Efendimiz bir gün uyurken melekler başına toplanıyor.Kendi aralarında konuşmaya başlıyorlar. Onlardan bir grup Efendimizi işaret ederek uyuyor galiba diyor,diğer grup melekte yok sadece gözleri uyuyor gönlüne baksanıza kalbi dipdiri.Sonra soruyu soran ilk grup diğer meleklere Efendimizi kast ederek O'nu teşbihen neye benzetirdiniz deyince cevaben, Düşünün ki bir padişah bir saray inşa etti,o sarayda bir ziyafet tertiplendi ve insanlara bir ulak gönderdi ve dedi ki ey insanlar yetişin hayalini kurduğunuz o sarayda bir ziyafet var kaçırmayın diye bir teşbihte bulundular soruyu soran Melek devam etti .Şimdi bu tesbihi açın, anlatın ki efendimizi kast ederek O'da anlasın vazifesini,konumunu ..
Melekler şöyle devam etti.O saray cennettir, ziyafet İslamdır.O ziyafete davet eden ulak ise şurda yatan zattir dedi.Kim o ulağın sav davetine uyarsa o sarayın sahibine yani Allahın cc davetine icabet etmiş, kim sırt çevirirse Allahin davetine sırt çevirmiş olur.Melekler sonra Efendimiz için şöyle bir cümle kurdular O sav insanlar içindeki farktır.Herseyi birbirinden ayıran bir mihenk taşıdır.Onu farklı kılan şey kuran ile Efendimiz arasındaki en bütünsel ilişki Cebrail as vahyi peygamberimizin kalbine indirmesinin Mahiyeti ve sonuclaridir. Kalbine inen her ayet bir sıfata dönüştü, şahsiyetine tecelli etti.O kuran ki Aziz olan Allahin indirdiği izzetli bir kitap Peygamberimizi aziz kıldı, O kuran ki Rahim olan Allahin indirdiği merhamet yüklü bir kitap Onu Rahmetenlilalemin kıldı.Onun kalbine inince o fark oldu.Sunnete uyan bir kişi O farka yakınlaşir. Görür, hisseder ,anlar aleme bakışı değişir külli perspektiften bakar nefis değil nefes olarak görür eşyanın mulk değil emanet olduğunu anlar farkındalığı artar. Allah alemlere rahmet olarak gönderdiği Efendimizin
hatrına idrakimizi artırsın Kuran'a, Dinimize Peygamberimize sav gecenin Sahibi ulu Allah'a cc layık eylesin bizleri. Amin.
HAYIRLI KANDİLLER
HAYIRLI CUMALAR dilerim