Koltuk sevdası mı? Güç zehirlenmesi mi? - Müge Anlı İle Tatlı Sert değil, Müge Anlı İle Gaziantep!

Kim güzel ve rahat bir koltuktan kalkmak ister ki? Geleceği parlak önü açık bir koltuk o… Öyle basit bir şey değil. O koltuğa oturan kendini bir şey sanır, egoları ön plana çıkar ve “Ne oldum” havasına girer.. Koltuk sevdası ve koltuk merakı insanların aslında gerçek yüzünü ortaya koyar.. Kendi çıkarları doğrultusunda her şeyi mübah sayar. Sözünde durmaz, üçkağıtçı, düzenbazdır koltuk sevdalısı olan. Liyakat tanımının tam tersidir o kişi ve kişiler… Nedense ülkemiz genelinde olduğu gibi Gaziantep’te de bir koltuk sevdası aldı başını gidiyor. Ama, işin başına geçen o koltuğa oturan kişinin değişmemesi, oraya gelene kadar verdiği mücadelesinde olduğu gibi görevdeyken de mütevazi olmasını bilmeli insan… Ama ne hikmetse günümüzde koltuk sevdasına ulaşanlar bir bakıyorsun güç zehirlenmesi yaşıyor. Yıllarca o koltuktan nedense kalkmak istemiyor. Hatta kendini kaf dağında görüyor… Yaşı artık emekliliğini geçmiş olsada, sağlığı el vermesede maalesef o koltuktan kalkmak istemiyorlar. Aslında, 1-2 dönem kaldığı yerde gençlerin önünü açacaksın ki, onlarda yenilik getirsin ve geleceğimizle ilgili kafamızda soru işaretleri olmasın. Bununla birlikte koltuğun verdiği rahatlık ve özgüven zaten açıkca güç zehirlenmesini ortaya çıkarıyor. Zannediyor ki, kendisinden güçlü kimse yok.. Ama öyle değil.. Zaman herşeyin ilacıdır. Bir gün gelir o kişide bırakır gider..
Bulunduğu mevkiinin, makamın hakkını veremeyen zaten zamanla kaybolup gidecektir. Eğer o koltukta oturma sevdası nedeniyle ve pembe gözlükle etrafına bakmaya devam ederse zaten zaman onu da o koltuktan edecektir.. Haa, iş işten geçmeden güç zehirlenmesi olmadan bunu iyi görmek gerekiyor. Göremeyende zamanla kendini belli edecektir…

MÜGE ANLI İLE TATLI SERT DEĞİL, MÜGE ANLI İLE GAZİANTEP!


Gazetelerde okuyorum, Tv’lerde izliyorum.. Müge Anlı ile Tatlı Sert programı ATV ekranlarında hemde çok izleniyor. Ama, orada dikkatimi çeken sadece Gaziantep.. Son haftalarda bakıyorum Müge Anlı’nın programında gündem Gaziantep oluyor.. Burada yaşananlar maalesef şehrimiz adına kötü bir reklam oluyor.
1- 3 yaşındaki Meyrem’in ölümü
2- Tokyo’dan Gaziantep’e uzanan kadının öyküsü
3- Lina Nazlı’nın öldürülmesi


Ve daha neler neler.. Yani, Gaziantep olmasa belkide bu programlar bu kadar dolu dolu olmayacak. Fakat, Gaziantep’te bu kadar olay neden yaşanıyor çözemedim. İnsanlarımızın psikolojik sıkıntıları olduğu ortaya çıkıyor. Üstelik bu tür programlarda Gaziantep isminin sık sık geçmesi dışarıda yaşayanlar tarafından, “Gaziantep nasıl bir şehir” diyebilir. “Bu kadar olay mı oluyor” diyede ekleyebilirler. Aslında şehrimizin reklamı kötü yapılıyor. Siz burada festivaller düzenleyin, konserler verin, sosyal faaliyetleri ağırlık verin ama gelin bu tür olaylarla gündemde kalın. Twitter’de hemen hemen bir kaç günde bir Gaziantep nedense gündem oluyor. Bunun biran önce önüne geçmek gerekiyor. Gaziantep, baklavasıyla, fıstığıyla, gastronomi şehri olma özelliğiyle ve tarihi kültürüyle yaşanabilir şehir. Bu tür konular tabiki zarar veriyor ama, Gaziantep orada görüldüğü gibi değil.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri