Teknoloji ve sosyal medya dünyasının en popüler konusu, sanal gerçeklik ile fiziksel gerçekliği birleştirerek alternatif bir evren oluşturan Metaverse.
“Metaverse” terimi ilk kez, bilim kurgu yazarı Neal Stephenson’ın 1992 tarihli siber punk romanı, Snow Crash’ta karşımıza çıktı.
Geçtiğimiz on yıllar boyunca bu kavram, romanların, bilim kurgu dizi ve filmlerinin ya da oyun endüstrisinin bir parçası oldu.
Bu kısma kadar her şey eğlence dünyasının bir parçasıydı.
Ancak Facebook’un metaverse’ü gerçekten inşa etmeye başladığını açıklaması ya da Microsoft’un kurumsal meta veri toplamaya çalışması işin rengini değiştirmeye başladı.
Peki metaverse gerçekten ne anlama geliyor, neler vaat ediyor ve geleceği nasıl değiştirecek?
Gelin cevapları metaverse evreninden verelim.
Sanal dünyada yeni bir kapı açılacak
Metaverse’ü tüm dijital dünyaların birleştirildiği, yani internette yapabildiğiniz her şeyin tek bir alanda toplandığı paralel bir evren olarak tanımlamak mümkün.
Facebook’un CEO’su Mark Zuckerberg de metaverse kavramını "sadece bakmak yerine içinde bulunduğunuz bir internet" olarak tanımlıyor.
Bu evreni tasvir etme konusunda en ikonik çalışmalardan biri, 2018 yılında beyaz perdeye de uyarlanan Ready Player One isimli kitap.
Bu kitapta insanlar, sanal gerçeklik yoluyla dijital bir dünyada gerçek dünyada yaptıkları gibi zaman geçirebiliyor, etkileşim kurabiliyor ve istediklerini gibi görünebiliyor.