23 Yaşında öldürülen Feray Şahin, doğum günü nedeniyle ailesi tarafından mezarı başında anıldı. Ailenin tek kızı olan Feray, yaşasaydı bugün 27 yaşında olacağını söyleyen baba Bekir Şahin, “Açmamış gonca gülümüzü, bir tanemizi, yavrumuzu katlettiler. Ve o katile bugün sokakta hiçbir şey olmamış gibi geziyor. 23 yaşında üniversite son sınıf öğrencisi gencecik bir kızı katletmenin cezası bu olamaz? İnsan öldürmenin cezası bu olamaz. Kadın katillerini böyle cezalarla ödüllendirenler, öldürülen her kadın cinayetinden sorumludurlar, vebal altındadırlar.
Çünkü Feray kadın cinayetlerinin ne ilki nede sonuncusu oldu.
Çünkü katiller ödül gibi cezalarla sokakta geziyor ve bu yüzden, her gün kadınlar öldürülüyor. Yeter analar ağlamasın Feraylar ölmesin, katillere en ağır cezalar verilsin istiyoruz” dedi.
Yargılama sürecinde Mersin 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, ne yok edilen delileri, nede eksik toplanan, karartılan delilleri değerlendirmediğini ifade eden Şahin, “Mahkemedeki yargıçlar, bunların hiçbirini sormadı, sorgulamadı, araştırılması talebinde bulunmadı. Katile neden öldürdün, suçu neydi? diye tek bir soru bile sormadılar. En önemlisi de Adli Tıp Kurumu raporu uzaktan atışla Feray’ın öldürüldüğünü tespit etmesine rağmen, o Mahkeme bu raporu da yok sayarak, bir hukuk cinayetinin altına imza atarak katilden yanan karar verdi. Gencecik kızın kanını yerde bıraktılar” diye tepki gösterdi.
Mersin Toros Üniversitesi Mimarlık Fakültesi son sınıfta okurken 19 Eylül 2017 tarihinde öldürülen Feray Şahin’in katili Fatih Burak Aykul’a mahkemenin 5 yıl 3 ay indirimli ceza vermesinden buyana ailenin hukuk mücadelesi devam ediyor. Feray Şahin’in katili 2 yıl 6 aydır sokakta gezerken, dava dosyası ise 2 yıl 5 aydır Yargıtay’da bekliyor.
Baba Bekir Şahin:Katili Kim Koruyor?
“Bunun neresi hak, hukuk, adalet. Katili kim koruyor. O katil başka kadınları, kızları, öldürmeyeceğinin garantisini kim veriyor. Kanun katili korumak için mi var. Mağdurun hakkını hukukunu kim koruyacak. Biz adaleti nerde arayacağız. Bu hukuk cinayeti karara karşı, sonuna kadar mücadele edeceğiz, katil en ağır şekilde caza alana kadar asla davının peşini bırakmayacağız” dedi.
Anne Aysel Şahin: Bunun neresi adalet, neresi hukuk?
Anne Aysel Şahin, kızı 23 yaşına girerken aldığı doğum günü hediyesi oyuncak kuzu ile mezara geldi. Adalet isteyen anne Aysal Şahin, “Evlat acısını ancak yaşayan bilir. Feray yaşasaydı bugün ülkesini, insanları, hayatı seven pırıl pırıl bir kadın ve mimar olacaktı. Ama evimizin gülünü çiçeğini genç yaşta toprağa verdik. Dünyamızı, hayatımızı kararttılar. Katil kızımın yaşı kadar bile ceza almadı. Bir insan canı, bu kadar ucuz mu? İnsan öldürmenin cezası böyle komik bir ceza olamaz. Bunun neresi adalet, neresi hukuk?
Ben şimdi kızımın yerine ona hediye ettiğim oyuncak kuzuya sarılıyorum. Kızımı özledikçe bu kuzuyu öpüp kokluyorum. Biz bu acıyı yaşarken acıyı bir tarafa bırakıp adalet peşinde koşmaya başladık. Ben buradan Adalet Bakanı’na sesleniyorum. Bizim sesimizi ne zaman duyacak? Katilleri ödüllendirmekten ne zaman vazgeçecekler. Kızımı toprağın altına koyduğum günden beridir adalet peşinden koşuyoruz. Bu acıyı başka kimseler yaşamasın. Gencecik kızımı bir hiç uğruna kaybettim. Adalet yerini bulana dek mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Başka Feray’lar ölsün istemiyorum. Gözünü kırpmadan çocuğumu öldüren katil şuan sokakta geziyor. Başka bir kızı öldürmeyeceğinin garantisini kim verebilir. Sonu nereye giderse gitsin bu mücadeleden vazgeçmeyeceğim. Ben her gün kızımın mezarına geliyorum. Her gün hastanelik oluyorum. Ama katil nerede? Suçsuz, savunmasız, masum bir kızı katleden katil bugün sokakta ve hiçbir şey olmamış gibi geziyor” dedi.
Anne Şahin şöyle devam etti;
Feray, kadın cinayetlerinin ne ilki, ne de sonuncusu oldu. Türkiye’de ne yazık ki artarak devam eden kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddet karşısında, suçlulara gereken en ağır ceza verilmeyerek meşrulaştırılmakta, katiller ve suç işleyenler böyle cezalarla cesaretlendirilmekte. Birçok kadın katili gibi Feray’ı öldüren ve o sırada polis olan Fatih Burak Aykul da, maalesef gencecik bir kızı öldürmenin cezası olarak ödül gibi bir cezayla, maalesef bugün aramızda ve hiçbir şey olmamış gibi geziyor. Batsın böyle adalet, böyle hukuk sistemi. Bu kanun kimin için var? “