Milletvekili Uzer, yaptığı açıklamada, “Katil devlet İsrail’in Mescid-i Aksa’ya ve masum Filistinli kardeşlerimize yaptığı zulme karşı, Türkiye-Tacikistan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı olarak, mevkidaşım
Rustam RAHMATZODA’ya bir mektup göndererek insani ve vicdani görüşlerimizi belirttik.”dedi.
AK Parti Gaziantep Milletvekili Türkiye Tacikistan Parlamentolar arası dostluk Grubu Başkanı Ahmet Uzer’in gönderdiği işte o mektup;
Ankara, 21.05.2021
Sayın Başkan,
İsrail'in Mescid-i Aksa'da ibadetlerini eda etmekte olan Filistinli sivillere yönelik sergilediği şiddetle başlayıp Gazze'ye yönelik ağır saldırılarla devam eden ve masum sivillerin hayatına mâl olan çatışmaların, sağlanan ateşkes ile 21 Mayıs tarihi itibarıyla durmuş olmasından memnuniyet duyuyoruz. Üç semavî din için kutsiyet arz eden mekânları barındıran Kudüs'ün husumet, gözyaşı ve çatışmalarla değil hoşgörü, huzur ve barış ile anılması gerektiğini düşünüyor, geçmişte de gördüğümüz bu gibi acıların bir daha tekrarlamamasını can-ı gönülden temenni ediyoruz.
Adil ve kalıcı bir barış ortamının ivedilikle temin edilmesi için, İsrail'in iki devletli çözüm hâricinde bir ihtimalin olmadığını ve güç kullanmak suretiyle Filistin halkının meşru hak ve taleplerini bastıramayacağını idrak etmesi gerektiği kanaatini taşıyoruz. İsrail'in saldırgan eylemlerinden dolayı uluslararası camiada sorumlu tutulmasını ve işlediği suçlardan dolayı hesap vermesini ve bu çerçevede, İsrail'e karşı tüm hukuki ve siyasî tedbirlerin hayata geçirilmesini bekliyoruz.
Ne evrensel hukukun temel ilkeleri ve cari uluslararası hukuk normları ne de temel insan hakları ve insanlık vicdanı bakımından meşru kabul edilebilecek şiddet olaylarına karşı uluslararası toplumun sessiz kalmayıp sivillere yönelik şiddeti kınamasının ve yaşanan acıları sona erdirmek için harekete geçmesinin ihmal edilemez bir sorumluluk olduğuna inanıyoruz.
Türkiye olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da dost ve kardeş Filistin halkının yanında olmaya, haklı davalarına kararlılıkla sahip çıkmaya ve kendilerini her şartta desteklemeye devam ederken, bölgede kalıcı huzur ve barışın hâkim kılınması için elimizden gelen her türlü gayreti göstermekten imtina etmeyeceğiz.
Türkiye - Tacikistan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı olarak şahsım ve grubum adına, ülkelerimiz arasındaki mevcut görüş birliği zemininde Zât-ı Âlinizin ve grubunuzun da söz konusu insanî ve vicdanî meselede hakkâniyetli bir duruş sergileyeceğine, dünyanın bu bölgesindeki yangının sönmesine katkıda bulunacağına yürekten inanıyorum.
Bu vesileyle, Zât-ı Âlinize ve şahsınızda Tacikistan Parlamentosunun değerli üyelerine en iyi dileklerimi sunuyor, barış ve huzur dolu günler diliyorum.