KEREM KOCALAR - Daha 4 yaşındayken kendi başına okuma yazma öğrenen, okul döneminde ise ailesi tarafından "canı sıkılmasın" diye piyano kursuna gönderilen Gaziantepli Hamit Erdem Özpolat, 2 yıl gibi kısa bir sürede uluslararası başarılara imza attı.
Gaziantep'te yaşayan 8 yaşındaki Hamit Erdem, 2 yıllık piyano geçmişinde Almanya'daki Musical Fireworks In Baden, Newyork'ta düzenlenen Sempre Music'de, Ukrayna'da yapılan Harmony of Talents, ABD'deki South Florida Internatinol Piano Competition'da, İspanya'da düzenlenen Golden Talents'da birincilik, İspanya'da yapılan Stars at Tenerife'de üçüncülük ödülü alan Hamit Erdem Özpolat, son olarak geçen günlerde Gürcistan'da düzenlenen International Mozart Competition'da "en iyi Mozart yorumu" ödülünün sahibi oldu.
8 yaşındaki Hamit Erdem Özpolat, 3. sınıf öğrencisi olduğunu, Bilim ve Sanat Merkezine devam ettiğini, 6 yaşından bu yana da piyano çaldığını söyledi.
Piyano eğitiminin altıncı ayından itibaren katılmaya başladığı uluslararası organizasyonlardan ödüllerle döndüğünü söyleyen Özpolat, "Kendime Martha Argerich ve Lang Lang'ı örnek alıyorum. Onlar gibi dünyaca ünlü bir piyanist olmak istiyorum. Bunun hayalini kurmak bile çok hoşuma gidiyor." dedi.
- "Allah ona çok farklı bir yetenek vermiş"
Piyano eğitmeni Renata Popovych Çavdar ise Hamit'in çok yetenekli bir çocuk olduğunu ve 2 yıldır beraber ilerlediklerini kaydetti.
Hamit'in yaşıtlarına göre farklı bir yeteneğinin daha olduğunu anlatan Çavdar, şöyle devam etti:
"Hamit sadece piyano çalmada yetenekli değil aynı zamanda Allah ona çok farklı bir yetenek vermiş. Hamit, absolut kulağa sahip. Bu kulağa çok az sayıda, çok nadiren sahip insanlarla karşılaşabiliyoruz. Mesela her notayı duyuyor. Bu özellik, duyulan bir notayı bir referans almadan, başka bir notayla karşılaştırmadan tanıyabilme yeteneğidir. Bu özelliği çok iyi değerlendirmeliyiz. Bir öğretmen olarak bende de böyle bir özellik yok. "
- Aile heyecanlı
Anne Kiraz Kübra Özpolat da oğlunun küçük yaşlardan itibaren meraklı ve öğrenmeye açık bir çocuk olduğunu aktararak, şöyle konuştu:
"Hamit, 4 yaşındayken kendi kendisine okumayı yazmayı öğrendi. Piyanoya olan yeteneği gibi kimsenin yardımı olmadan okuma yazmayı öğrenmesi de bizim için büyük bir sürpriz olmuştu. Okul çağına geldiğinde, okuma yazmayı biliyor, temel bazı işlemleri yapabiliyordu. Dolayısıyla okulda sıkılacağını düşündük. Biz de aslında öğrenme içgüdüsünü biraz meşgul etsin diye piyanoya yönlendirmiştik. Kısa bir eğitimin ardından kulağının çok iyi olduğu bize söylendi ve yarışma süreçleri başladı."
Oğlunu yarışmalarda gördükçe çok heyecanlandığını ifade eden Özpolat, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yarışmalara katılırken çok heyecanlı oluyoruz, yarışma sonrasında dereceyi beklemek daha heyecanlı oluyor açıkçası. Tabii sonuçlar açıklanınca da evde bir bayram havası yaşanıyor. Hamit bizim için büyük bir gurur kaynağı. Aslında ailemizde müzikle uğraşan kimse de yok. Hobi olarak bile ailemizde bir enstrüman çalan yok. Hamit dolayısıyla bizim ailemiz için ilk ve tek oldu."