OKUL MÜDÜRÜ-VELİ KAVGASININ GERÇEĞİ, HOŞGELDİN SAYIN ZEYBEK

OKUL MÜDÜRÜ-VELİ KAVGASININ GERÇEĞİ, HOŞGELDİN SAYIN ZEYBEK

KÖŞE YAZISINI DİNLEMEK İÇİN TIKLAYIN

https://youtu.be/B-1ugy2E7VA

Biz her zaman Olay Medya olarak gerçek haberi ortaya çıkarmak için çalışırız. Ajanstan gelen kulaktan duyma habercilik yapmayız. Haberin ne olduğunu yansız şekilde vermeye çalışırız. Hep de öyle olacağız. Biliyorsunuz, Gaziantep'in en iyi okullarından biri olan Sebiha Rıfat Kaleoğlu ilköğretim okulunda yaşanan "Müdür-Veli kavgasının" gerçeğini ve perde arkasını yazacağım. Ayrıca, Gaziantep'e komşu il doğumlu bizim dertlerimizden anlayacak, kapısının 24 saat açık olacak ve halkla iç içe olan bir Emniyet Müdürü olacağına inandığımız Cengiz Zeybek'in, Gaziantep'te bekleyen sorunların ne olduğunu anlatacağız. Ve bu hafta bu iki konuyu sizlerle paylaşacağım.

VELİ Mİ, YOKSA MÜDÜR MÜ HAKLI? DOĞRUSU NE?

Tabi biz genellikle yerel basın ekonomik sıkıntı yaşadığı için her olaya eskisi gibi muhabir gönderemiyoruz. Muhabirlerimiz genellikle özel haber ağırlıklı çalışıyorlar. Ajanstan gelen haberleri sayfalarımıza yansıtıyoruz. Doğru olup olmadığını tam tespit edemiyoruz. Kulaktan dolma bir habercilik yolu izliyoruz. Halbuki bir haberin doğruluğu çok önemlidir. Bu nedenle, geçtiğimiz Cuma günü Gaziantep'te veli-müdür kavgası kamuoyuna damgasını vuran haberin perde arkasını en iyi şekilde bizim muhabir arkadaşlarımız ilgililerle görüşerek, doğrusunu buldular. Doğrusu nedir derseniz? Geçtiğimiz Cuma günü Şehitkamil bölgesinde bulunan Sebiha Rıfat Kaleoğlu ilköğretim okulunda "Bir velinin okul müdürünü" dövdüğü iddiasıyla gündeme geldi. Halbuki olayın gerçeği; "Veli Erdinç Kuzucu, 10 yaşındaki oğlu Utku Kuzucu'nun (Disleksi) raporunu yenilemek için okula geldi. Okula geldiğinde oğlu Utku Kuzucu'yu arkadaşlarına sordu. Arkadaşları da teneffüs sırasında oğlunuza okul müdürünün çok kızdığını ve aşağıladığını söylediler. Bunun üzerine Veli Erdinç Kuzucu hızlı bir şekilde oğlunun da (Okuma güçlüğü çekme), (Disleksi) hastalığına sahip olduğu için birden paniğe kapıldı. Okul müdürü Fatih Şahin'in makam odasına hızlı bir şekilde girdi. Okul müdürü Fatih Şahin'e, "Sayın müdürüm. Oğlum biliyorsunuz hasta. Hastalığının raporunu yenilemek için okula geldim. Teneffüs sırasında gördüğüm sınıf arkadaşları sizin çocuğuma aşağılama yönünde laflar söylediğini söylediler. Oğlumu bulamıyorum. Ne yaptınız? bana yardımcı olun." demesi üzerine okul müdürü Fatih Şahin, birden kükreyerek, "Hasta çocuğunuzu okulumdan alın. Bizim düzenimizi bozuyor." diyerek tepki göstermesi üzerine veli Erdinç Kuzucu, müdür Fatih Şahin'in üzerine yürüyerek, herhangi bir darp izi yapmayarak, sözlü tartışma yaptılar. Haberin gerçeği budur. Kamuoyuna bu haber yansıdı? Şöyle yansıdı, "Müdürü veli dövdü" şeklinde yansıtıldı. Haberin gerçeği veli Erdinç Kuzucu'ın çocuğu okuma özürlü bir hasta olduğu için baba birden paniğe kapıldı. Bu paniğe kapılma sonucunda ne yapacağını şaşırarak, okul müdürünün yanına gitti.

ALİ KIRAN BAŞ KESEN MÜDÜR İSTEMİYORUZ

Müdüründe veliyi teskin edeceği halde, "Sert cevap verince" sözlü tartışma çıktı. Birden bizim medya bilirsiniz? sanki maden bulmuş gibi iki taraflada konuşmadan "Pireyi deve" yaparak, haberi gündeme taşıdı. Benim buradan sayın Valim Davut Gül ile sayın Milli Eğitim Müdürü Cengiz Mete ile sayın Şehitkamil ilçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Yağcı'nın bu konuda okul müdürlerini "Ali kıran, baş kesen" yapısından kurtarmalıdırlar. Kendini "Kral" zanneden genellikle imarlı kesimdeki okul müdürleri davranış bilimlerini değiştirerek ve aynı okulda 3 yıldan fazla kalmamaları gerekiyor. Bu okullarda fazla kalan müdürler adeta makamlarını babalarının malları gibi zannederek, veli ve öğrencilere farklı davranmalarına neden oluyor. Yani tek kelime okul müdürleri arasında bu olaylar rotasyonuda gerektiğini söylemem gerekir. İşte veli-müdür kavgasının gerçek yüzünü de size tüm çıplaklığıyla anlattım.

HOŞGELDİN ZEYBEK MÜDÜRÜM, SİZİ BEKLEYEN SORUNLAR NEDİR?

Gaziantep'e komşu il doğumlu Cengiz Zeybek müdürüm atandı. Görevede hemen başladı. Geldiğini de hemen belli ederek, asayiş uygulamaları yaptırdı. Bir günde yaklaşık 10 bin dolayında insanın GBT'sini sorguladı. "Cengiz Müdürüm" geldiğini hemen hissettirdi. Bizde kendine "Hoşgeldin Cengiz Müdürüm" diyoruz. Cengiz müdürüm kim derseniz?, samimiyetten kendisine Cengiz Müdürüm diyorum. Cengiz Müdürüm "Adana doğumlu" olup mesleğe 1980 yılında Polis Kolejini bitirerek, Polisliğe ilk adım atmış. Daha sonra sırasıyla bir çok ilde çeşitli görevlerde bulunmuş. 2009 yılında Kars il Emniyet müdürlüğü yolculuğuna sırasıyla, Adana, Balıkesir'le başlayıp ve Gaziantep'e geçtiğimiz hafta atanarak, göreve başladı. Sayın Cengiz Müdürüm, bir çok dallarda doktora eğitimi aldı. En önemli Doktora eğitimi aldığı dallar arasında Asayiş Suçları geliyor. Asayiş konusunda bilgisi tartışılmaz. Bir özelliği daha var Adli olayların meydana gelmeden önce önlenmesi konusunda da iyi bir bilgi sahibidir. Zaten bir Emniyet müdüründe en büyük aranan özellikler başında 'Olay olmadan' önlemesi sağlanmasıdır. Bunun için de en iyi İstihbarat ekibi olması lazım. İstihbarat önce alınırsa, olayda önceden önlenmiş olur. Olay olduktan sonra Polisin yapacak tek işi vardır. Adli yönden araştırarak, Cumhuriyet Savcılığına göndermesidir. Gelelim bizim Cengiz Müdürümden Gaziantep için taleplerimize. En başta en büyük isteğimiz Uyuşturucu ile mücadeledir. Okullarda özel şebekeler, çocukları genellikle Ateş-Buz gibi ucuz uyuşturucu ile buluşturuyorlar. Bunun mutlaka önlenmesi lazım. Asayiş olaylarının başında da Hırsızlıklar çok fazla. Suriye ve Türk gençlerinin birbirlerine kavga etmelerinin mutlaka engellenmesi lazım. Cinayetler konusunda daha titiz yol izlenmesi lazım. Biliyorsunuz Gaziantep bir çok ilden fazla cinayetler işleniyor. Bu cinayetler konusunda önleyici tedbirler alınması lazım. Bir de en büyük isteğimiz, biliyorsunuz artık çağımızın en büyük konuşma aleti olan telefonlardır. Telefonlarda hırsızlıklar büyük bir boyuttadır. Bunun kaynağının kurutulması lazım. Telefoncuların sürekli denetimlerini istiyoruz. Bir de genellikle bazı meslekler adı altında tefecilik yapanlara fırsat verilmemesidir. Benim bildiğim kadarıyla Cengiz Müdürüm, Gaziantep'e gelmeden önce de bir "Fizibilite" yaptırmıştır. Tabi ki Gaziantep'in polis açısından eksik nüfus oranına göre polis eksikliği olabilir. Bunu da sayın Valimiz Davut Gül ile çözebileceğine inanıyorum. Sayın Valimiz Davut Gül'de gerçekten halka yakın, mütevazi bir yapısından dolayı Sayın Cengiz Müdürüm sizinde şanslı biri olduğunuzu Vali Gül gibi bir Vali ile çalışmanızdır. Şimdiden size başarılar diliyorum. Son uyarım da Gaziantep'te fazla kalmak istiyorsanız, konuştuğunuz, oturup-kalktığınız ve yanınıza gelip gidenleri çok iyi tanımalısınız. Çünkü adınızı da bazı insanlar kullanabilir. Sizin iyiniyetlinizden suistimal edebilirler. Ahbap-Çavuş ilişkilerinize dikkat etmeniz gerektiğini bana düşmese bile benden söylemesi. Gaziantep çok zor bir şehirdir. Hep söylenen bürokratlar için bir laf vardır; "Gaziantep'te postu deldirmeyen bürokrat, İstanbul dahil hiç bir yerde deldirmez" derler. Bizden hatırlatması. İyi çalışmalar diliyorum.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri