Eylül ayında Azerbaycan ile Dağlık Karabağ'ı işgal eden Ermenistan arasında yaşanan gerilim kısa bir süre içerisinde çatışmaya dönüşmüştü.
Bölgede yüzlerce insan yaşamını yitirirken gece saatlerinde çok önemli bir gelişme yaşandı.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Ermenistan Başbakanı Paşinyan, savaşın 01:00 itibari ile sona ereceğini aktardı.
Paşinyan, “Anlaşma benim ve halkım için inanılmaz derecede acı.” ifadelerini kullandı. Ermeni Başbakan, kararı askeri durumun derin analizi sonrası aldığını vurguladı.
Anlaşmanın bir zafer olmadığını kaydeden Paşinyan, önümüzdeki günlerde bir ulusa sesleniş konuşması gerçekleştireceğini duyurdu.
Öte yandan yakın gelecekte Ermenistan’ın teslim olduğunu ilan eden bir belgenin imzalanması bekleniyor.
VLADİMİR PUTİN, ATEŞKESİ DUYURDU
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, imzalanan anlaşmaya ilişkin yaptığı açıklamada, “Rusya, Azerbaycan ve Ermenistan, Rus barış güçlerinin Karabağ’a gönderilmesi konusunda anlaştı. Karabağ anlaşması, meselenin adil bir şekilde Azerbaycan ve Ermeni halkının çıkarları doğrultusunda çözülmesine yardımcı olacaktır. Karabağ’daki Azeri ve Ermeni güçleri tuttukları mevzide kalacaklar” ifadelerini kullandı.
ALİYEV: BU BİLDİRİ İŞGALİ SONLANDIRIYOR
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, “Bu bildiri uzun süre devam eden işgali sonlandırıyor. Bu bildiri, Laçın ve Kelbecer bölgelerinin kan dökülmeden geri verileceğini gösteriyor” dedi.
‘KARABAĞ’A GERİ DÖNÜYORUZ, GÖZÜNÜZ AYDIN’
Çatışmalar sırada yapılan birçok ateşkes anlaşmasını ihlal eden Ermenistan’ın gerçekleştirdiği saldırılarda sivil vatandaşlar yaşamını yitirmişti. İlham Aliyev, konuşmasında Ermenistan ordusunun sivil vatandaşlara yönelik düzenlediği saldırılara da değinerek, “Herkes bizim demir yumruğumuzu anladı. Biz mülki vatandaşlardan intikam almadık, almayacağız. Onlar balistik roketlerle mülki vatandaşlara ateş açtılar. Mülki vatandaşları bombalarla vurmak alçak harekettir, cinayettir. İntikamımızı düşmandan aldık, mülki vatandaşlarla işimiz olmaz. Karabağ’a geri dönüyoruz, gözünüz aydın” dedi.
9 MADDELİK ANLAŞMA HAKKINDA BİLGİ VERDİ
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, 9 maddelik anlaşma hakkında kısa bilgi de verdi. Bu anlaşmayla Ermenistan´ın yenilgiyi kabul ettiğini ifade eden Aliyev, 27 Eylül´den bu yana 300 yerleşim yerinin Azerbaycan ordusu tarafından kurtarıldığını belirtti. Aliyev, anlaşma detayları kapsamında Ağdam bölgesinin 20 Kasım´a kadar, Kelbecer’in 15 Kasım, Laçın’ın ise 1 Aralık’a kadar Azerbaycan’a geri verileceğini ifade etti.
Anlaşma şartlarına göre:
1. 10 Kasım 2020’de tam bir ateşkes sağlanacak ve Dağlık Karabağ ihtilaf bölgesindeki tüm askeri operasyonlar Moskova saatiyle 00:00’dan itibaren durdurulacak. Bundan sonra, taraflar olarak adlandırılacak olan Azerbaycan Cumhuriyeti ve Ermenistan Cumhuriyeti daha önceden sahip oldukları mevkilerde duracak.
2. Ermenistan tarafının işgal edilen Ağdam bölgesi ve Gazah bölgesi toprakları 20 Kasım’a kadar Azerbaycan tarafına iade edilecek.
3. Dağlık Karabağ ve Laçin koridorundaki temas hattı boyunca Rusya Federasyonu’ndan 1.960 asker, 90 zırhlı personel taşıyıcı, 380 araç ve özel teçhizattan oluşan bir yangın söndürme barışı koruma birliği bulunuyor.Dağlık Karabağ ve Laçin koridorundaki temas hattı boyunca, 1.960 asker, 90 zırhlı personel taşıyıcı, 380 araç ve özel teçhizattan oluşan barış gücü yerleştirilecek.
4. Rusya Federasyonu barış gücü, Ermenistan güçlerinin çekilmesine paralel olarak konuşlandırılacak. Rusya Federasyonu barış gücü kalış süresi, taraflardan herhangi biri bu hükmü bu sürenin bitiminden 6 ay önce feshetme niyetinde olmadıkça, önümüzdeki 5 yıl için otomatik uzatma ile devam edecek.
5. Çatışmanın tarafları anlaşmaların uygulanmasının izlenmesinin etkinliğini artırmak amacıyla ateşkesi korumak amacıyla bir barışı koruma merkezi kurulacak.
6. Ermenistan, 15 Kasım 2020 tarihine kadar Kelbecer bölgesini Azerbaycan Cumhuriyeti’ne ve 1 Aralık 2020’ye kadar Ermenistan’ın Dağlık Karabağ ile bağlantısını sağlayacak olan Laçin bölgesi Azerbaycan'a geri verilir ve Şuşa şehrinden 5 km'den fazla yakın olmamak üzere Hankendi ve Ermenistan’ı Laçın koridoru boyunca birbirine bağlayan yeni bir ulaşım yolu inşa edilecek. Bu rotayı korumak için Rusya barış gücü yerleştirilecek. Azerbaycan tarafı her iki yönde Laçın koridoru ile vatandaşların, araçların ve yüklerin geçişinin güvenliğini sağlayacak.
7. Göçmenler ve mülteciler, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği gözetiminde Dağlık Karabağ’a ve çevre bölgelere dönecek.
8. Savaş esirlerinin ve diğer tutukluların ve ölülerin cesetleri değiş tokuş edilecek.
9. Bölgedeki tüm ekonomik ve ulaşım ilişkileri yeniden kuruluyor. Ermenistan Cumhuriyeti, vatandaşların, araçların ve malların her iki yönde engelsiz hareketini organize etmek için Azerbaycan Cumhuriyeti’nin batı bölgeleri ile Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti arasında ulaşım bağlantıları sağlayacak. Ulaşım bağlantıları, Rus Sınır Servisi tarafından kontrol edilecek. Tarafların rızası ile Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ni Azerbaycan’ın batı bölgelerine bağlayan yeni ulaşım koridoru inşa edilecek.
RUS ASKERİ DAĞLIK KARABAĞ’DA 5 YIL SÜREYLE KALACAK
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ulusa sesleniş konuşmasında Rus askerinin anlaşma gereği Dağlık Karabağ’da 5 yıl süreyle kalacağını, taraflar itiraz etmezse bu sürenin uzatılabileceğini duyurdu.
Karabağ’ahem Türk hem de Rus barış güçlerinin konuşlanacağı bilgisini paylaşan Aliyev, Kelbecer’in 15 Kasım, Laçın’ın ise 1 Aralık’a kadar Azerbaycan’a geri verileceğini kaydetti.
Paşinyan’ın anlaşmayı kendi isteğiyle değil Azerbaycan’ın ‘demir yumruğu’ sayesinde imzaladığını söyleyen Azerbaycan lideri,“Ağdam rayonu 20 Kasım'a kadar Azerbaycan'a teslim edilecek”dedi.
1960 askerden oluşan bir Rus birliği, Karabağ ve Laçin koridorundaki temas hattına konuşlandırılacak.
RUSYA SAVUNMA BAKANLIĞI: RUS BARIŞ GÜÇLERİ KARABAĞ’A YOLA ÇIKTI
Rusya Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Rus barış güçlerinin Il-76 tipi bir askeri kargo uçağıyla Karabağ’da doğru yola çıktığı bildirildi.
NE OLMUŞTU?
27 Eylül'de Azerbaycan ile Ermenistan arasında gerilim patlamıştı… Taraflar birbirini bölgeye saldırmakla suçlarken, yaşanan gerilimi masa başında çözmek için uluslararası çaba sarf edildi.
Fakat taraflar masaya oturmasına rağmen çatışma ve ölüm devam etti. Ermenistan ordusu, başta Azerbaycan'ın en büyük ikinci kenti Gence olmak üzere birçok yerleşim birimine saldırdı.
27 Eylül sabahı başlayan çatışmalar aralıklı olarak devam ederken şu ana kadar yaşanan gerilimde yaklaşık 140 sivil yaşamını yitirirken binlerce insan da yaralandı.
Yetkililer yaşanan çatışmada yaşamını kaybeden askerlerin sayısını açıklamazken bunun da 5 bine ulaştığı tahmin ediliyor.
GERİLİMİN SEBEBİ ERMENİ İŞGALİ
Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Karabağ, Ermenistan ve Azerbaycan arasında bir gerilim bölgesi haline geldi. Karabağ Ermenileri, Karabağ’ın Sovyet Azerbaycan’dan Sovyet Ermenistan’a geçmesi gerektiğini talep etmesiyle tırmanan gerilim 20 yılı aşkın bir süredir devam ediyor.
Dağlık Karabağ, Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası toplum tarafından Azerbaycan’ın bir parçası olarak tanınıyor. Ancak Azerbaycan’ın topraklarının yaklaşık yüzde 20’sine denk gelen Dağlık Karabağ ve civarındaki bazı bölgeler, 1990’ların başından bu yana Ermenistan işgali altında bulunuyor. Bölgede 1991 yılında ‘Dağlık Karabağ Cumhuriyeti’ ilan edildi. Ancak burayı uluslararası alanda Ermenistan dahil hiçbir ülke tanımadı.
Bölgedeki gerilim bölgedeki doğalgaz ve petrol boru hattı koridoru dolayısıyla uluslararası kamuoyu tarafından da yakından takip ediliyor.
KAN DONDURAN OLAY: HOCALI KATLİAMI
Hocalı Katliamı, Karabağ Savaşı sırasında 26 Şubat 1992 tarihinde Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında yaşanan ve Azeri sivillerin Ermenistan'a bağlı kuvvetler tarafından toplu şekilde öldürülmesi olayıdır.
Ermeni güçleri 1992 yılının 25 Şubatı 26 Şubat'ta bağlayan gecede bölgedeki 366. Alayın da desteği ile önce giriş ve çıkışını kapadığı Hocalı kasabasında, Azeri resmî kaynaklarına göre, 83 çocuk, 106 kadın ve 70'ten fazla yaşlı dahil olmak üzere toplam 613 sakin öldürülmüş, toplam 487 kişi ağır yaralanmıştır. 1275 kişi ise rehin alınmış ve 150 kişi ise kaybolmuştur. Cesetler üzerinde yapılan incelemelerde cesetlerin birçoğunun yakıldığı, gözlerinin oyulduğu, başları kesildiği görülmüştür. Hamile kadınlar ve çocukların da maruz kaldığı tespit edilmiştir.
Bütün dünyanın kanını donduran Hocalı Katliamı 1992’de yaşanmıştı.
Dağlık Karabağ bölgesinin en önemli tepelerinden birisinde olan Hocalı kasabası Ermeni güçleri için önemli bir askerî hedef niteliği taşımaktaydı. Kasaba Hankendi'yle Ağdam'ı bağlayan yolun üzerinde bulunup bölgenin tek havalimanı için üs konumundaydı. İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün raporuna göre Hocalı kasabası Hankendi'yi top ateşine tutan Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri tarafından üs olarak kullanıldığı için Ermeni kuvvetler tarafından top ateşine tutulmaktaydı.
Aralık 1991'de Hankendi çevresinde yerleşen ve Azerilerin yaşadığı Kerkicahan kasabasının alınmasından sonra, Hocalı kasabası tamamen Ermeni ablukasında kaldı. 30 Ekim'den itibaren karayoluyla ulaşım kapanmış ve tek ulaşım vasıtası olarak helikopter kalmıştı. 20 Kasım 1991'de Hocavend semalarında Mi-8 helikopterin Ermeni kuvvetler tarafından vurulması ve sonuçta birkaç Azerbaycan devlet resmileri, Rus ve Kazak gözlemciler dahil 20 kişinin ölümünden sonra, hava ulaşımı da kesilmişti. İşgalden önce 1991-1992 kış aylarında Hocalı sürekli olarak bombalanmıştır. Hocalı’dan çıkmış mültecilerin İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne söylediklerine göre, bazı durumlarda bombardımanlar açıkça sivil hedeflere karşı yönlendirilmiştir. Saldırı öncesi, birkaç aydır kasaba elektrik ve gazdan yoksundu.