İYİ Parti Gaziantep Milletvekili Prof. Dr. İmam Hüseyin Filiz, 2019-2020 eğitim ve öğretim yılının başlaması sebebiyle yazılı bir mesaj yayımladı.
Mesajında, yeni eğitim ve öğretim yılının öğrencilere, öğretmenlere, velilere ve ülkemiz için hayırlı olmasını dileyen Milletvekili Filiz, milletlerarası rekabetin olağanüstü bir şekilde devam ettiği dünyada var olabilmenin yegâne yolunun bilim ve teknolojide ileri gitmek olduğuna dikkat çekti. Filiz, "Bu ancak nitelikli eğitimle olur. O nedenle her şart altında ülkemizdeki eğitimin niteliğini gözetmek ve arttırmak zorundayız. Anaokulu, ilköğretim ve ortaöğretime devam eden öğrenci sayımız birçok Avrupa ülkesinin nüfuslarının toplamından fazladır. Örnek vermek gerekirse; söz konusu eğitim kurumlarındaki öğrenci sayımız İsveç, Norveç ve Finlandiya gibi ülkelerin nüfuslarının toplamına yakındır. Bu nedenle bu denli büyük olan potansiyeli iyi kullanmak zorunda olduğumuzun bilinciyle hareket etmemiz gerekmektedir" dedi.
2019-2020 Eğitim ve Öğretim yılının geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu dönemde sancılı bir şekilde başladığına işaret eden Milletvekili Filiz mesajında,"Yeni eğitim ve öğretim yılı ne yazık ki yine sancılı başlıyor. Kalıcı, etkin ve evrensellikten uzak, her göreve gelen bakanın her aklına geleni uyguladığı ve adeta deneme tahtasına dönen eğitim sistemi ve bu istikrarsız, belirsiz sistemin ürünü öğrencilerimizin çağdaş ülkelerle ne ilim ne de teknolojide boy ölçüşmesi beklenemez. PİSA Sonuçları bunun en güzel örneğidir" ifadelerine yer verdi.
Türk Eğitim sistemimizdeki fiziki sorunlar da belirli bir mesafe alınmasına karşın bütünüyle çözüme kavuşturulamadığına da vurgu yapan Filiz, mesajının devamında şunları kaydetti: "Son dönemde özellikle eğitim kurumlarımızda fiziki anlamda ilerleme kaydedildi. Ancak ne yazık ki bütünüyle çözüme kavuşturulabilmiş değil. Okul ve derslik sayısının azlığı öğrencilerimizin kaliteli eğitim almalarının önündeki en büyük engellerin başında geliyor. Yine var olan eğitim kurumlarındaki öğretmen-eğitmen açığı da sorunun giderilmesinin önündeki engellerden birisi. Sınıflarda örgenci sayısının fazlalığından bahsediyoruz. Bu sınıflarda öğrencilerimizin kaliteli ve üst düzey eğitim almalarını beklemek hayalcilikten öteye gidemeyecektir. Ülkemizin kurtuluşunun eğitim kurumlarımızda verilecek kaliteli eğitimle mümkün olabileceğini her fırsatta dile getiriyorum. Bunun gerçekleşmesi için kamu harcamalarından eğitime daha çok pay ayırarak ve eğitim yatırımlarına öncelik verilerek, okul - derslik sayıları artırılmalı, bu bağlamda okulların öğretim koşulları iyileştirilmelidir. Ayrıca, çocuklarımızı eğitecek öğretmenlerin iyi yetişmelerine azami dikkat sarf edilmelidir. Bu duygu ve düşüncelerle; 2019-2020 Eğitim ve Öğretim yılının tüm öğrencilerimize, velilerimize, öğretmenlerimize ve ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyor, başarılar diliyorum."