Gaziantep’in deprem haritasında durumu ne? Siyasette rakibini küçümsemek

Gaziantep’in deprem haritasında durumu ne? Siyasette rakibini küçümsemek

HABERİN VİDEOSU

Gündemdeki yoğunluk yine had safhada. Ne derseniz? Yine birinci sırada koronavirüs pandemi yerini korurken, İzmir depremi hemen en başa geçti. Artık televizyonlarda pandemi yerine artık Bilim Adamlarımız depremi konuşuyor. Depremle ilgili gündem ne kadar devam eder? Onu da bilmiyoruz. Neleri unutmadık ki, balık aklı gibi “Bir gündem en fazla 15 gün sürüyor” diyebiliriz. Tahmin ediyorum ki, bir kaç gün sonra yine depremden çıkarız, yeni gündemimiz tahmin ettiğim gibi Pandemi, Döviz ve Altın’daki artışı konuşuruz. Bir de sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın yaptığı şok açıklamalarda gündemimiz olabilir. Biz Gaziantep açısından bakarsak, İzmir depreminden ders çıkartıp, ne gibi tedbirler alacağımıza kendimizi endekslemeliyiz. Aynı şekilde çağın belası koronavirüsten nasıl kurtuluruz? Bir de buna ek olarak siyasette rakiplerini küçük görme hastalığıyla ilgili düşüncelerimi aktaracağım.

DEPREMDE GAZİANTEP’İN RİSK DURUMU NE?

Ben biraz araştırdım. Gaziantep 1900 yıllarından sonra ciddi deprem yaşayan bir şehir olmadığını öğrendim. Ancak, bu demek değil ki,yaşamıyacak.Gaziantep’in depremdeki Türkiye Haritasında Fay Hattı’nda da önemli bir konumda bulunuyor. Türkiye’deki Fay Hattı’na göre, Gaziantep 2. Deprem Riskli bölge olan başta Karadeniz’deki Samsun’dan başlayıp, Ordu, Giresun, Artvin, Mardin, Şanlıurfa, Kilis, Adana ve Gaziantep’i içine alan bir hatta bulunuyor. Gaziantep’in deprem hattındaki önemli yeri Gaziantep’in İslahiye ilçesidir. İslahiye ilçesi sürekli Hatay hattından gelen İskenderun bağlantılı deprem olan bir ilçemizdir. Geçmişte de depremin şiddeti 5’i de geçmemiştir. Bu nedenle, biz Gaziantep halkı olarak deprem olacak gibi alt yapımızı güçlü tutmak zorundayız. Bu nedenle, deprem toplanma alanları ve inşaatların sağlamlıkları açısından ilgili kurumların gerekli tedbirleri alması gerekiyor. Benim de gördüğüm kadarıyla İzmir depreminde müteahhit hatalarından kaynaklanıyor. Ortadaki bina gitmiş, yanındaki ve arkadaki binalar olduğu gibi duruyor. Buda neyi gösteriyor? Bina yapan müteahhit ve mühendislik firmalarının çok para kazanacağım diye malzemeden çalmaları yüzünden gerçekleşiyor. Bir de ünlü bir deprem Bilim Adamı, “Deprem yoksulları vuruyor. Zenginleri vurmuyor” sözcüğü de gerçekten de doğru olan bir sözdür. Gaziantep’in kırsalına baktığımız zaman yığma binalar çok. Bu binalarda çok tehlike yaratıyor. O nedenle, biz Gaziantep olarak depreme karşı her türlü tedbiri alıp, kendimizi eğitmemiz gerekiyor. Deprem içinde eğitim gerektiğini vurgulamamız doğru olur. Ben İzmir’de bulunan tüm vatandaşlara geçmiş olsun ve başsağlığı dilerken, İzmir’deki yaklaşık 22 bin Gaziantepli’ye de geçmiş olsun diyorum.

SİYASET KÜÇÜK GÖRME SANATI MI?

Siyaset öyle bir sanat ki, gerçekten de bu sanatı iyi anlamak gerekiyor. Kimilerine göre siyaset yalan sanatı olduğu söylenirken, sözlük anlamına bakıldığında da “Siyaset veya politika, devlet işlerini düzenleme ve yürütme” sanatıdır. Bu iki sözcükte bana göre tam doğrudur. Şimdi gelelim siyasetin geçmişte baktığımızda Cumhuriyetin kurulduğu günden bu yana seçimlerde ilginç sonuçlar ortaya çıkmıştır. “Hep küçük görülen” partiler sürprizler yaparak, iktidara gelmişlerdir. İktidarda olan partiler her zaman rakiplerini hor görürlerse, bir çok olayları da birlikte yaşarlar. Gelelim Türkiye siyasi tarihine. Hatırladığım kadarıyla; Atatürk döneminde tek partili dönem olduğu için o dönem tek parti yönetimi devam etmiştir. Çok partili döneme merhum İsmet Paşa, Türkiye’yi geçirmiştir. CHP içinden doğan Demokrat Parti kurulmuştur. Demokrat Parti’de ilk seçimlere 1946’da girmiştir. Çoğunluk sisteminde CHP’yi yıkmasa bile, yıkmanın alt yapısını da bir sonraki 1950 seçimlerinde Menderes ve Demokrat Parti iktidara gelmiştir. Neden olmuştur? Merhum İnönü, Demokrat Parti’yi hor görmüştür, küçük görmüştür. Sonucu da böyle oldu. Yine 1977 seçimlerinde Adalet Partisi Süleyman Demirel başkanlığında hükümeti idare ediyordu. Bülent Ecevit, CHP ile sürpriz yaparak, yine iktidara gelmişti. Aynı şekilde 1980 ihtilalinden sonra Milliyetçi Demokrasi Partisi Turgut Sunalp’ın seçimi kazanacağını herkes söylerken, Turgut Özal’la Anavatan yine sürpriz yaparak, askeri iktidarın desteklediği Turgut Sunalp’ı yenerek, Özal kazanmıştı. Yakın tarihimize baktığımızda 1999 seçimlerinde iktidara gelen Anavatan Partisi, Demokratik Sol Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi koalisyon kurmuştu. O zaman şu an MHP’nin Genel Başkanlığını yapan koailasyon ortağı Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, sürpriz bir şekilde 2002 yılında erken seçim kararı almıştı. 2001 yılında kurulan ve şu an 18 yıldır iktidarda bulunan, hor ve küçük görülen AK Parti tüm rakiplerini geçerek, % 35 bir oyla sürpriz yaparak, seçimi kazanmıştı. Üstelik dev partiler olan MHP, Anavatan, Doğru Yol, Saadet gibi partilerde baraj dışı kalmışlardı. Barajı aşan tek bir parti vardı. O da CHP’ydi. Bunlar bize neyi anlatıyor? İktidar hastalığına ve rakiplerini hor görme yapısına sahip olan iktidarlar sürprize hazır olması gerekir. Aynı şekilde son seçimlerde AK Parti’nin güçlü olduğu ve genellikle MHP’lilerin ağırlıkları olduğu seçim bölgelerinde başta İstanbul, Ankara, Antalya, Adana ve Mersin gibi iller seçimlerde CHP ve İYİ Parti’ye geçmiştir. O nedenle bunlardan AK Parti ders çıkarması gerekiyor. Bunu neden söylüyorum? Geçtiğimiz Cumartesi günü Gaziantep’e AK Parti’nin geçmişte ki en önemli Bakanlarından biri olan Ali Babacan, kurduğu Deva Partisi için Gaziantep’e gelmişti. Bende sayın Babacan’ı takip ettim. Gerçekten de il kongresinin salonuna baktığımda genellikle AK Parti’den ayrılan insanları gördüm. Bunlar AK Parti’nin bir zamanlar başarılı olması için herşeyi yapmış partililerdi. Salonda bana göre fena değildi. İktidarda olmayınca ancak bu kadar olabilir diyorum. Üstelik Deva Partisi il başkanı Ertuğrul Kaya’da genç yaşına rağmen partisini Gaziantep’te başarılı olması için iyi çalıştığını da söyleyebilirim. Yine aynı şekilde Gelecek Partisi Gaziantep il başkanı Bekir Öztekin’in geçmişi Milli Görüş ağırlığında. O da bir AK Partili. Kendi çapında o da partisini Gaziantep’te bir yere taşımaya çalışıyor. Oraya baktığımızda da, yönetiminde ve kadrolarında geçmişi AK Partili olanlarla dolu. Bir de buna AK Parti’den küskünleri düşünürsek ve gerçek AK Partililerde 2001 yılındaki bir çok emek veren insanlarında saf dışı edildiğini düşünürsek, o zaman AK Parti Gaziantep yöneticileri “Düşünmek” zorundalar. Kendini yenilemeyen kan hücreleri bir süre sonra “Kansere” dönüşür. O nedenle ben buradan başta AK Parti’nin hem Genel Merkezi’ni, hem de Gaziantep’teki sorumlularını uyarmak istiyorum. Bunu şu an hangi parti yaşıyor derseniz? Bana göre, MHP yaşıyor. Sayın Devlet Bahçeli, İYİ Parti’yi bu kadar başarılı olacağını hesaplamamıştı. Ve dikkate de almamıştı. Gaziantep’te az kalsın, İYİ Parti 2 vekil çıkartıyordu. Eğer, geçmişi Adalet Partili olan ve Doğru Yol Partisinde il başkanlık yapmış Sermet Atay olmasaydı, bana göre İYİ Parti 2 Milletvekili, MHP’de 1 Milletvekili çıkartırdı. Onun için diyorum ki, aman AK Partili yöneticiler sizden kopan Deva ve Gelecek Partisini bir de buna Saadet Partisini eklersek, yarın sıkıntı ve sürpriz yaşarsanız şaşmayın. Bizden uyarması.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri