Kudüs Hastanesi Müdürü yaptığı açıklamada, hastanede sivillerin dışında kimsenin olmadığını vurgulayarak, “Hastanede ne polis var, ne asker var, hiçbir şey yok. Burada sadece binlerce Filistinli var ve bunların çoğu evlerini kaybetmiş durumda. Binlerce kişi de UNRWA okullarına sığınmak istiyor. İsrail, Kudüs Hastanesi çevresindeki her binayı hedef alıyor. Nedenini kimse bilmiyor" dedi.
Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu tarafından yapılan açıklamada, "Hastaneler yardım ve sığınma yerleridir, ne pahasına olursa olsun korunmaları gerekir. Filistin Kızılayı, Kudüs Hastanesi’nde yüzlerce yaralı ve yatalak hastalar için bakım sağlıyor. Yoğun bakımdakiler, yaşam desteğindekiler ve kuvözdeki bebekler de dahil olmak üzere hastaların tahliyesi mevcut durumda imkansız olmasa da yakındır” denildi.
Hastanenin yakınlarına hava saldırıları düzenlendiği aktarılan açıklamada, "Ekiplerimiz ayrıca hastanenin çok yakınında şiddetli saldırıların ve bombardımanların insanları daha da tehlikeye attığını bildiriyor. Kudüs Hastanesi, Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Hareketi’nin bir bileşeni olan Filistin Kızılayı tarafından işletilmektedir ve diğer tıbbi misyonlar ve tesislerle birlikte uluslararası insancıl hukuk kapsamında korunmaktadır" denildi.
Açıklamada, sağlık çalışanlarının "hastaları geride bırakmak veya hastanede kalarak hayatlarını riske atmak gibi imkansız ikilemle asla karşı karşıya bırakılmaması gerektiği" vurgulandı.
Kudüs Hastanesi’nin şu anda 14 bin 500 yerinden edilmiş Filistinliye ev sahipliği yaptığı açıklandı.
KAYNAK VİKİPEDİ
Kudüs Hadassah Hastanesi (İbranice: מרכז רפואי הדסה) 1934 yılında kurulan, Kudüs’te bulunan Ein Kerem ve Scopus Dağı’ndaki iki üniversite hastanesini bünyesinde barındıran bir tıp kurumudur. Kurum, bu iki hastenin yanı sıra, Kudüs İbrani Üniversitesine bağlı tıp, diş hekimliği, hemşirelik ve eczacılık okullarını da yönetmektedir. Kurumun kendini tanıttığı misyonu, ‘ırk, din ve etnik köken gözetmeksizin herkese yardım eli uzatmak’ tır[1].
Hastane, Amerika Siyonist Kadınlar Örgütü, Hadassah tarafından kurulmuştur ve günümüzde kurumun finansmanının büyük bir kısmı, örgüt tarafından sağlanmaktadır. Hastane, boyutu ve kapasitesi açısından, İsrail’deki en büyük altıncı tıbbi merkezdir[2]. Sahip olduğu iki kampüste toplam 1000 yatak, 31 ameliyathane ve 9 yoğun bakım ünitesi vardır. Bunun yanı sıra beş farklı tıp okulunu da bünyesinde barındırmaktadır[1].
Tarihi
Osmanlı İmparatorluğu son dönemi (1912 – 1915)
Hadassah Örgütü 1912 yılında, Osmanlı yönetimindeki Kudüs’te sağlık hizmeti vermek için, New York’ta kuruldu[3]. 1913 yılında, Hadassah, Kudüs’e iki hemşire gönderdi[3]. Hemşireler, Kudüs’te bir halk sağlık merkezi kurarak, ebelik ve Orta Doğu’da çok görülen, kötü bir göz hastalığı olan trohoma karşı tedavisi hizmeti vermeye başladı[3]. I. Dünya Savaşı esnasında, Osmanlı yönetimi, Yahudilerin düşmanlara karşı sempati duyduğu şüphesiyle kurumlara baskı yapmaya başladı ve 1915 yılında, halk sağlık merkezi, baskılara dayanamayıp kapandı[3].
Filistin Mandası Dönemindeki Aktiviteler (1918 – 1948)
1918 yılında, Hadassah, 45 sağlık görevlisinin içinde bulunduğu, Amerikan Siyonist Tıp Ünitesi’ni (AZMU) kurdu. AZMU, Filistin’de altı hastanenin kurulmasına yardımcı oldu. Meir Rothschild Hastanesi, 1918 yılında Kudüs’te kuruldu[4]. Aynı yıl, Hadassah ayrıca bir hemşirelik okulu kurdu ve yerel personel yetiştirmeye başladı[3].
1919 yılında, Hadassah, Filistin’de ilk defa Okul Hijyen Departmanı organize etti ve Kudüs’teki okullarda okuyan çocuklara rutin sağlık kontrolleri sağlamaya başladı. 1920 Arap ayaklanmalarında Hadassah hemşireleri her iki taraftaki yaralılara sağlık hizmeti sağladı. Henrietta Szold aynı yıl Kudüs’e taşındı ve toplum sağlık ve önleyici bakım programları geliştirdi[3]. 1921 yılında, Hadassah hemşirelerinden, Bertha Landsman, ilk gebelik bakım merkezini (Tipat Halav) Kudüs’te kurdu ve Hadassah ayrıca Tel Aviv’de bir hastane açtı. Bir sonraki yıl, Hayfa’da başka bir hastane kurdu[3]. 1926’da Hadassah ilk tüberküloz tedavi merkezini Safed’de kurdu. 1929’da, örgüt Nathan ve Lina Straus Sağlık Merkezi’ni Kudüs’te kurdu. 1930'lar, 1888 yılında, Kudüs’teki Peygamberler Sokağı'nda kurulan Rothschild hastanesini yenileme planıyla başladı. Hadassah’nın altıncı başkanı Rose Halprin, Kudüs’e taşındı ve Amerikadaki ofisle, Filistin’deki Hadassah arasında iletişimi sağlama görevini üstlendi. Filistin’deli ilk eğitim hastanesi ve tıp merkezi olan Rothschild-Hadassah Üniversite Hastanesi, 9 Mayıs 1939 yılında açıldı[3].
Hadassah, Hebron’da bir revir işletmeye başladı[5]. Beit Hadassah kliniği, revirle birlikte üç kata sahipti. Diğer katlarda bir eczane ve Sinagog vardı[6]. Ücretsiz tıbbi hizmet hem Yahudilere hem de Araplara verilmekteydi[7]. Binanın Tarihi 1893 yılına gitmekteydi ve o zamanki adı Chesed L'Avraham kliniğiydi[8]. 1929 yılında bina Hebron Katliamının en kötü sahnelerine ev sahipliği yaptı[9][10].
Peel Komisyonu olarak da bilinen, İngiliz Kraliyet Komisyonu, 1937 yılındaki raporunda, Hadassah’nın aktivitelerini övdü: “Hadassah Tıp Kurumu, Yahudi yerleşim merkezlerinde geniş ağa sahip olan klinikler ve büyük şehirlerde hastaneler kurdu. Doğal olarak Yahudi nüfusu daha çok yararlandı bu sunulan hizmetlerden fakat tıp merkezleri, Filistinin bütün toplumlarına açıktı ve arapların en fakirleri bu merkezlerden yararlandı. Hadassah’nın bu yardımseverliği farkındalığı ve övgüyü hak etmektedir. Yapılanlar iki toplumun arasında iyi iletişimi destekleyen girişimlerdi[11].” Scopus Dağı’ndaki Hadassah Hastanesi 1939 yılında açıldı ve 1948 yılında kapanmak zorunda kaldı.
1948 – 1967
1948 savaşı sonucu, Scopus Dağı’ndaki Hadassah Hastanesi, İsrail’in dışta kalan bir parçası olarak kaldı ve İsrail ordusundan birkaç personel tarafından korundu. Bu kampüsteki bütün çalışmalara son verilip, kampüs terkedildi. Batı Kudüs’te birkaç alternatif yer bulundu ve Scopus’u terk etmek zorunda kalan tıp ekibi tarafından bu yeni yerlerde tıbbi çalışmalara devam edildi. 1961 yılında, Kudüs’ün dışındaki Ein Karem’de yeni bir tıbbi merkez kuruldu.
1967 sonrası
6 Gün Savaşı esnasında, İsrail Scopus Dağı etrafındaki bütün alanı ele geçirdi ve eski tıbbi kampüs tekrar çalışmaya başladı. Günümüzde iki kampüste çalışmaktadır ama Ein Karem’deki binalar daha büyüktür.
2005 yılından itibaren
2005 yılında, Hadassah, bütün hastalara karşı, etnik ve dini farklılıkları gözetmeden, eşit davranmasından ve barışa olan katkısından dolayı Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi[12][13].
Fransız baritone David Serero, 2011, 2012 ve 2013 yıllarında, İsrailli ve Filistinli çocuklar için çeşitli konserler verdi. Yaklaşık 1 milyar Şekele varan bütçe açığından dolayı, tıbbi merkezin yönetimin isteği üzerine, İsrail mahkemesi, Şubat 2014 itibarıyla kurumun faaliyetlerini 3 ay durdurması kararını aldı[14].
Scopus Dağı Kampüsü
Scopus Dağı’ndaki kampüse ait 1930'lardan fotoğraf
Hadassah hemşireleri Kudüs’te yürüyüş yapmaktalar, 1965
Scopus Dağı’ndaki hastane kampüsünün temeli, 1934 yılında atıldı ve beş yıl süren inşaatın ardından, mimar Erich Mendelsohn tarafından tasarlanan merkez, 1939 yılında kapılarını açtı[15].
Mart 1947’de Kudüs’teki arap güçlerinin lideri, Abd Al-Qadr Husayni, hastaneyi hava uçurma tehdidinde bulundu. Bu tehdit hayata geçmedi fakat hasteye gidiş gelişlerdeki trafikte saldırılar gerçekleştirildi. 13 Nisan 1948’de kalkanlı bir araç konvoyunda hemşireler, tıp öğrencileri ve diğer çalışanlar hasteneye doğru gidiyordu ve araç saldırıya uğradı. Hadassah Tıp Konvoyu Katliamı olarak anılan bu saldırıda 78 kişi öldürüldü[16].
1949 yılındaki Ürdün’le yapılan ateşkeş anlaşmasıyla birlikte, hastane askersizleştirilerek, İsrail’in bir parçası olarak kabul edildi ve böylece hastanenin aktiviteleri devam etti[17]. Çalışanlar Kudüs’teki geçici yerleşim alanlarına yerleşti ve daha sonra Ein Kerem’deki kampüs açıldı.
Altı Gün Savaşı sonunda, Doğu Kudüs’ün işgal edildiği dönemde, Scopus Dağı’ndaki Hadassah kampüsü oldukça büyük bir tamirat sürecine girdi ve 1975 yılında tekrar açıldı. 300’ün üzerinde yatak, 30 departman ve klinikle birlikte, hastane Kudüs’teki nüfusa ayrım yapmadan hizmet vermekte [18]. Genelde hastaların yaklaşık 40% ı Araptır[19]. 2011 yılında, Hadassah Scopus Hastane’sinda doğan, Yarı İsrailli ve yarı Amerikan oyuncu, Natalie Portman, hastane için yapılan bir bağış kampanyasında başrol aldı[20].
Ein Kerem Kampüsü
1948 ile 1962 yılları arasında, Hadassah Hastanesi, Kudüs’te kiralanan beş farklı yerde faaliyetlerine devam etti[21]. 1961 yılında, kurumun dönemdeki direktörü, Kalman Mann’ın yönetiminde, Ein Kerem’de yeni bir hastane kampüsü inşa edildi. Amerika’daki Hadassah Örgütü finansmanda yine yardımcı oldu. Lokasyon, şehir merkezinde uygun yer bulunamadığı için seçildi. Hastane, uluslararası stilin İsrail’deki ilk temsilcilerinden biri olan Joseph Neufeld tarafından tasarlandı[22].
2012 yılındaki 19 katlık kulenin açılmasından önce, Hadassah Ein Kerem’in 700 yatağı vardı. Hastanenin 22 binası bulunmaktadır ve bu binaların içinde, Kudüs İbrani Üniversitesi tıp okulları, dişçilik ve hemşirelik okulları, eczacılık okulu ve halk sağlığı merkezi bulunmaktadır. Hadassah’nın direktörü Profesör Yuval Weiss’tir. Meşhur doktorlar arasında, Hastane Travma Merkezinin kurucusu Avraham Riykind, Karaciğer ve Böbrek nakli ünitesinin başkanı Ahmed Eid ve estetik ameliyatı ve yanık ünitesi başkanı, Arie Eldad bulunmaktadır. Mart 2007’de, Yahudi Amerikan milyarder William Davidson, hastaneye 75 milyon dolar bağış yaptı [23]. 2012’de Sarah Wetsman Davidson Hastane Kulesi açıldı. İçinde 500 yatak ve 20 ameliyat odası bulunmaktadır[22].
2008 yılında, Yeni Zelanda Başbakanı John Key, hastaneye bağışta bulundu[24].
Nisan 2009’da, Puah Enstitüsü’nün bir girişimi olarak, hastane İsrail’de bir ilk olan, AIDS hastaları için bir üreme kliniği kurdu. Kliniği Profesör Doktor Shlomo Ma’ayan yönetmektedir[25][26].
Chagall Pencereleri
Ein Kerem Hastanesi’nin içinde bulunan sinagoğun, 12 İsrail kabilesini temsil eden mozaik camları, Marc Chagall tarafından tasarlanmıştır. Chagall, sinagoğu Yahudi kraliçeye verilecek bir taç olarak kafasında tasarladı ve penceleri de tacın mücevherleri olarak gördü. Bu pencereler Şubat 1962’de yerleştirildi. İthaf töreninde, Chagall, kutsal topraklara ilk adım attığından beri, tasarımdaki fikirlerinin kafasında olduğunu ve bu mütevazı hediyesini, binlerce yıldır o topraklarda yaşamış olan Yahudilere armağan ettiğini belirtti[27].