Güneydoğu’da yaşanan şiddetli deprem sonrasında, bölge halkı için adeta seferberlik başlatıldı. Vatandaşların mağduriyetleri bir bir giderilmeye çalışılmakta. Ancak bölgedeki fırsatçılar da boş durmadı.
Kahramanmaraş’ta yaşanan şiddetli depremlerden sonra, bölgede bulunan vatandaşlar akın akın Elazığ’a gittiler. Deprem mağdurlarının bölge gelmesini fırsat bilenler de kira gelirlerinde dudak uçuklata artış yaparak işleri zorlaştırdılar. Önceden 800 lira olan kiraların şimdi 4 bine kadar çıkartıldığı öğrenildi.
DEPREM SONRASI ELAZIĞ’A GİTTİLER
Yaşanan depremlerden sonra göçler başladı. Meydana gelen depremlerden sonra bilhassa Malatya, Kahramanmaraş ve Hatay’dan deprem mağduru olan vatandaşlar Elazığ’a taşındılar. Güvenirliği sebebiyle deprem mağdurları özellikle devlet tarafından yapılmış olan TOKİ konutlarını tercih ettiler.
TOKİ konutları, birçok vatandaş tarafından tercih edilmekte. Ancak kira gelirleri de korkunç derecede bir artış gösterdi. Şehir genelinde kira gelirli için ürkütücü fiyatlar ortaya çıktı. Kimi ev sahipleri, 800 TL’den veremediği daire için 4 bin TL kira istemeye başladı. Bu artış, vatandaşların tepkisine yol açarken, konuya dair Elazığ Valiliği de bir çalışma başlattı.
VALİLİK AÇIKLAMA YAPTI
Valilik tarafınca yapılan açıklama da şu ifadeler yer aldı; Kahramanmaraş merkezli olan depremlerden sonra şehrimizde ev kiralı için fahiş fiyat artışı gözlemlendi. Vatandaşlarımızın bu fiyat artışıyla ilgili şikayet başvurularını e-Devlet üstünden, diğer elektronik başvuru yöntemlerini de kullanarak gerekli başvuruda bulunabilirler. Ticaret İl Müdürlüğümüz de şikayet için başvurulabilir, ifadeleri kullanıldı.
VATANDAŞ KİRA ARTIŞLARI İÇİN VİCDANSIZLIK DEDİ
Vatandaşlardan Tuban Kaya, depremden sonra Malatya’dan deprem mağdurlarının Elazığ’a geldiğini söyledi. Oluşan kalabalık sonra, kiraların 4 bin TL’ye çıktığını, önceden 800 TL olduğunu ifade etti. Bunun fırsatçılık ve zalimlik olduğunu belirten Kaya, valiliğin duruma el atması gerektiğini, gelen kimselerin canını kurtararak geldiğini kiraların bu denli olmaması gerektiğini sözlerine ekledi. Bu durumu vicdansızlık olarak değerlendirdi.